1. OECD ULUSLAR ARASI TİCARİ İŞLEMLERDE
YABANCI KAMU GÖREVLİLERİNE RÜŞVET
VERİLMESİNİN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ
VE
VERGİ, DENETİM VE MUHASEBE
Namık Kemal Uyanık
Maliye Başmüfettişi
2. I-YOLSUZLUKLA MÜCEDELE AMAÇLI DEVLETLERARASI
BAZI ANLAŞMALAR VE PROGRAMLAR-1
1- Financial Action Task Force (FATF) Tavsiyeleri. (Kara para aklama ile
mücadele, terörün finansmanının engellenmesi)
2- Avrupa Birliği’nin Avrupa Toplulukları ve Üye Ülke Görevlilerinin Yolsuzluğa
Karşı Mücadele Sözleşmesi (AB üyesi ülkeleri kapsar)
3- AB komisyonunun Dolandırıcılıkla Mücadele Bürosu (OLAF)
4- Avrupa Konseyinin Yolsuzluğa Karşı Ceza Hukuku Sözleşmesi.
5- Avrupa Konseyinin Yolsuzluğa Karşı Özel Hukuk Sözleşmesi.
-3&4= GRECO The Group of States Against Corruption AVRUPA KONSEYİ 1999
-Yolsuzlukla mücadeleyi destekleyen programlar; Paco, Moneyval ve
-Avrupa Konseyi ve Komisyonun birlikte uyguladığı Octopus.
3. I-YOLSUZLUKLA MÜCEDELE AMAÇLI DEVLETLERARASI BAZI
ANLAŞMALAR VE PROGRAMLAR-2
6- Birleşmiş Milletler;
1-Yolsuzluğa Karşı BM Sözleşmesi
2-Sınır Aşan Örgütlü Suçlara Karşı BM sözleşmesi
3-Uluslar arası Ticari İlişkilerde Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Deklarasyonu
4-Yolsuzluğa karşı Eylem ve Kamu Görevlileri İçin Uluslararası Davranış Kuralları.
8- Dünya Bankası yolsuzlukla mücadele çalışmaları;
-Politik hesap verme sorumluluğunun artırılması, Sivil toplum desteğinin
güçlendirilmesi, Rekabetçi bir özel sektörün kurulması, Devlet kurumalarının
güçlerinin etkin bir şekilde kullanılması ve Kamu yönetiminin iyileştirilmesi
unsurlarına önem vermektedir.
7- Güney Afrika Kalkınma Topluluğunun Yolsuzlukla Mücadele
Protokolü.
9- Amerikan Devletleri Arası Yolsuzlukla Mücadele Sözleşmesi
4. II-YOLSUZLUKLA MÜCADELEDE ÖZEL SEKTÖR KURUMLARININ ÇALIŞMALARI
1-Uluslar arası sivil toplum kuruluşlarının faaliyetleri
1-Uluslararası Ticaret Odasının (IIC )Rüşvetin Önlenmesinde İşlem Kuralları (1997, 1999).
2-Transparency International ve Social Accountability International’ın geliştirdiği Rüşvetle Mücadelede
Ticari Kurallar.
2- Sektör faaliyetleri
1-Uluslar arası Danışman Mühendisler Federasyonu (International Federation of Consulting Engineers
(FIDIC)) FIDIC Dürüstlük Politikası Açıklaması yolsuzluğun önlenmesini içermektedir.
2- Wolfsberg Anti-Money Laundering Principles, 12 Uluslar arası bankanın karapara aklama
faaliyetlerinin önlenmesi konusundaki rehberidir. T.I. ile birlikte hazırlanmıştır.
3- International Association of Oil and Gas Producers (OGP), şeffaflık konusunda bir bildiri hazırlamıştır.
4-International Council on Mining and Metals (ICMM) Sürdürülebilir Kalkınma Bölümünde şirketlerin
genel sorumlulukları ve yolsuzluğa karşı tavır almaları önerilmektedir.
5-TRACE (Transparent Agents and Contracting Entities), UNICORN (trade union anti-corruption
network: TUAC, the International Confederation of Free Trade Unions and Public Services
International)
5. III- OECD RÜŞVETLE MÜCADELE ÇALIŞMALARI-1
1-OECD Yatırım Komitesi Uluslar arası ticari işlemlerde rüşvetin önlenmesi
Çalışma Grubunun kurulması ve görevlendirme kararının alınması(May 1994 );
2-Yabancı kamu görevlilerine verilen rüşvetin vergiden indirilemeyeceği
hakkında Konsey tavsiyesi (11.4.1996);
3-Resmi kalkınma yardımlarıyla fonlanan ihalelerde yolsuzluk karşıtı hükümler
bulunması hakkında Konsey tavsiyesi;
4-Uluslar arası ticari işlemlerde rüşvet verilmesinin önlenmesi hakkında gözden
geçirilmiş tavsiyeler ( 23.05.1997);
5-Uluslar arası ticari işlemlerde yabancı kamu görevlilerine rüşvet verilmesinin
önlenmesi sözleşmesi (OECD Rüşvet Sözleşmesi 21.11.1997);
6- Resmi Fonlarla Desteklenen İhracat Kredilerinde Rüşvet Verilmesinin
Önlenmesi Tavsiyesi ve 2000 Ve 2006 Harekat Beyanları
6. III-OECD DÜRÜSTLÜĞÜN ARTIRILMASI ÇALIŞMALARI-2
1-Kamu Yönetiminde Etik Değerlerin Geliştirilmesi Hakkında
Konsey Tavsiyesi;
2-OECD Şirket Yönetişimi Prensipleri;
3-OECD Uluslararası Şirketler Rehberi; (Chapter VI, 2000 Baskısı
rüşvetin önlenmesi kısmını içerir ve 2002 OECD Bakanlar
konseyi açıklamasında da vurgulanmıştır. Tanım çok geniş
olduğu için özel kişileri de kapsamaktadır. Rehber şirket içi
kontrol sistemi, muhasebe ve denetim kuralları da
içermektedir.
4-Kamu Yönetiminde Çıkar Çatışması Yönetimi Rehberi.
7. OECD BAKANLAR KONSEYİNİN ULUSLAR ARASI TİCARİ İŞLEMLERDE YABANCI KAMU
GÖREVLİSİNE VERİLEN RÜŞVETİN VERGİ İNDİRİMİ KONUSUNDAKİ TAVSİYELERİ 1996
“Konsey, 14 Aralık 1960 tarihli OECD sözleşmesinin 5 b fıkrasını dikkate alarak,
OECD konseyinin C(94)75/FINAL rumuzlu uluslar arası ticari işlemlerde rüşvet
verilmesinin önlenmesi tavsiyesini dikkate alarak, uluslar arası ticari işlemlerde
rüşvet verilmesinin yaygın bir olay olduğunu ahlaki ve politik kaygıları
arttırdığını ve uluslar arası rekabeti bozduğunu ve konseyin daha önceki
tavsiyesini hesaba katarak, Mali İşler Komitesi ve Uluslar Arası Yatırım ve Çok
Uluslu Şirketler Komitesinin önerisi doğrultusunda aşağıdaki tavsiyeyi kabul
etmiştir.
I. Yabancı kamu görevlilerine verilen rüşvetin yasal olarak vergiden
indirilmeyeceğini kabul etmeyen üye ülkelerin bu indirimin reddedilmesi
niyetiyle bu durumlarını gözden geçirmelerini tavsiye eder. Bu hareket
sonucunda yabancı kamu görevlilerine rüşvet verilmesinin yasal olmadığı kabul
edilir.
II. Mali İşler Komitesine, Uluslararası Yatırım ve Çok Uluslu Şirketler Komitesi ile
işbirliği yaparak, bu tavsiyenin uygulanmasını gözetlemek ve bu tavsiyenin üye
olmayan ülkelerde de kabul edilmesi için çaba göstermesi ve uygun bir şekilde
Konseye rapor etmesi görevini vermiştir.”
8. OECD BAKANLAR KONSEYİNİN ULUSLAR ARASI TİCARİ İŞLEMLERDE
“Giriş RÜŞVETİN ÖNLENMESİ GÖZDEN GEÇİRİLMİŞ TAVSİYELERİ 1997-1
Uluslararası Ticari İşlemlerde Yabancı Kamu Görevlisine Rüşvetle Mücadele 1997 Gözden Geçirilmiş Tavsiyeleri bu
alandaki OECD çabalarının sonucu olarak ortaya çıkmıştır. Bu tavsiyelerle yabancı kamu görevlisine rüşvetin suç
haline getirilmesi, muhasebe, kamu ihaleleri, uluslararası işbirliği rüşvetin vergiden düşülmesinin yasaklanması,
rüşveti önleme ve mücadele konularını da içerir.
Gözden geçirilmiş tavsiye ceza hukuku sistemlerinin derinlemesine analizine ve bu sistemlerin etkili unsurlarının
sentezine dayanır, bunun yanı sıra farklı hukuk sistemlerinin bu suçla etkili mücadeleyi zayıflattığını öngörür.
OECD Bakanlar Konseyi bu metni 23 Mayıs 1997 tarihinde onaylamış ve Uluslararası Ticari İşlemlerde Yabancı Kamu
Görevlisine Rüşvetle Mücadele tavsiyelerini oluşturmuştur.
Bakanlar Konseyi
OECD 14 Aralık 1960 tarihli kurucu Sözleşmesinin 3, 5a) ve 5 b) maddelerini dikkate alarak,
Rüşvetin uluslararası ticari işlemlerde yaygın bir kavram olduğunu ve bunun uluslararası rekabeti bozduğunu
dikkate alarak;
Uluslararası ticari işlemlerde rüşvetle mücadelenin tüm ülkelerin sorumluluğunda olduğunu gözönüne alarak,
Çok uluslu şirketlere ilişkin OECD rehber ilkelerde açıklandığı üzere yabancı kamu görevlisi rüşvetinden
kaçınılmasının açıklandığını nazara alarak,
Konsey’in 27 Mayıs 1994 tarihli ve C(94)75/FINAL rumuzlu Uluslararası Ticari İşlemlerde Rüşvet Konsey Tavsiyesinin
uygulanmasında kat edilen ilerlemeleri ve konu ile ilgili diğer tavsiye olan ve 11 Nisan 1996 tarihli ve C(96)27/FINAL
sayılı Yabancı Kamu Görevlisine Rüşvetin Vergiden Düşürülmesine İlişkin Tavsiyeleri ve 7 Mayıs 1996 tarihli
Kalkınma Yardımı Komitesi’nin üst düzey toplantısında kabul edilen İkili Yardım İhalelerinde Rüşvet Karşıtı Önerileri
de gözönüne alarak,
Mayıs 1996 tarihinde yabancı kamu görevlisine rüşvetin suç haline getirilmesine ilişkin Bakanlar Konseyinin bu
konudaki taahhütlerini de göz önüne alarak,
Aşağıdaki tavsiyeleri kabul etmiştir.
9. OECD BAKANLAR KONSEYİNİN ULUSLAR ARASI TİCARİ İŞLEMLERDE
RÜŞVETİN ÖNLENMESİ GÖZDEN GEÇİRİLMİŞ TAVSİYELERİ 1997-2
Genel olarak
I- Üye ülkelerin sözleşme gereği ülkelerin yabancı kamu görevlilerine verilen rüşvetin cezasını etkin, orantılı ve caydırıcı cezalarla temin
edecek etkin önlemlerin alınmasını tavsiye eder.
II- Üye ülkelerin, kendi temel kanuni ilkeleri ve hükümranlık hakları ile uyumlu olarak, aşağıdaki alanlardaki durumlarını gözden
geçirmelerini ve bu amacı sağlayacak anlamlı ve sağlam adımlar atmalarını tavsiye eder:
i-Ceza kanunu ve uygulaması, III bölüm ve bu tavsiye eklerine göre uygulanmalıdır.
ii-Vergi kanunlarında, düzenlemelerde ve uygulanmasında, IV bölümle uyumlu olarak rüşveti dolaylı olarak
destekleyen hükümleri ortadan kaldırmalıdır.
iii-Şirketler ve ticari muhasebe kurallarında, dış denetim ve şirket içi denetim kuralları ve uygulamasında V
bölümle uyumlu tedbirleri almalıdır.
iv-Bankacılık, finansal ve diğer ilgili düzenlemelerde uygun kayıtların yapılmasını sağlamak ve denetim ve
soruşturmalarda ibrazını sağlamalıdır.
v-Yabancı kamu görevlilerine rüşvet verilmesi halinde, VI bölümündeki yardım ve ihale sözleşmeleri uyumlu
olarak, kamu yardımları, lisanlar, kamu ihaleleri sözleşmeleri ve diğer kamu desteklerinin verilmesi uygun
durumlarda bir ceza olarak reddedilmelidir.
vi-Medeni, ticari ve idari kanun ve düzenlemelerde yabancı kamu görevlilerine rüşvet verilmesinin suç olduğu
kabul edilmelidir.
vii-Soruşturma ve diğer yasal işlemlerde, VII bölümle uyumlu olarak, uluslar arası işbirliğinde bulunmalıdır.
Yabancı kamu görevlisine rüşvet verilmesinin suç olarak kabul edilmesi
III- Üye ülkelerin, bu tavsiyeye ek üzerinde anlaşma sağlanmış konularla uyumlu olarak, yabancı kamu görevlisine rüşvet verilmesinin
suç olarak kabul edilmesine yönelik tasarı tekliflerini 1 Nisan 1998 tarihine kadar yasama organlarına sunmalarını ve 1998 yılı
sonuna kadar bu tekliflerin kabul edilmesini tavsiye eder:
Bu kapsamda, üzerinde anlaşılan ortak konularla uyumlu olarak yabancı kamu görevlilerine verilen rüşvetin suç sayılmasını öngören
uluslar arası sözleşmenin yapılması için görüşmelerin başlamasına, sözleşmenin 1997 yılı sonuna kadar imzaya açık olmasına ve
kabul edilmesinden 12 ay sonra yürürlüğe girmesi görüşü ile karar vermiştir.
10. OECD BAKANLAR KONSEYİNİN ULUSLAR ARASI TİCARİ İŞLEMLERDE
RÜŞVETİN ÖNLENMESİ GÖZDEN GEÇİRİLMİŞ TAVSİYELERİ 1997-3
Vergi indirimi
IV. Üye ülkeleri “yabancı kamu görevlilerine verilen rüşvetin yasal
olarak vergiden indirilmeyeceğini kabul etmeyen üye ülkelerin bu
indirimin reddedilmesi niyetiyle bu durumlarını gözden
geçirmelerini tavsiye eder” ifadesini uygulamaları konusunda
uyarır.
Muhasebe gereklilikleri, dış denetim ve şirket içi kontroller
V. Üye ülkelere, muhasebe gereklilikleri, dış denetim ve şirketi içi
kontroller konusundaki kanun, kural ve uygulamalarının uluslar
arası ticari işlemlerde yabancı kamu görevlilerine rüşvet
verilmesini tespit edecek ve önleyecek şekilde ve aşağıdaki
prensiplerle uyumlu olacak şekilde teminini sağlayacak adımların
atılmasını tavsiye eder.
11. OECD BAKANLAR KONSEYİNİN ULUSLAR ARASI TİCARİ İŞLEMLERDE
RÜŞVETİN ÖNLENMESİ GÖZDEN GEÇİRİLMİŞ TAVSİYELERİ 1997-4
A. Uygun muhasebe gereklilikleri
i- Üye ülkeler şirketlerinin, şirketlerin tahsil ettikleri ve
şirketler tarafından harcanan paraların bu tahsilat ve
harcamaların hangi olayla bağlantılı olduğunu açıkça
ortaya koyacak şekilde muhasebe kayıtlarını uygun
biçimde tutmalarını zorunlu tutmalıdır.
ii- Üye ülkeler şirketlerinden finansal raporlamalarında
şartlı tüm maddi yükümlülüklerinin açıklanmasını
zorunlu tutmalıdır.
iii- Üye ülkeler muhasebe hataları, yolsuzlukları ve
hilelerine uygulanacak cezaları etkili şekilde
cezalandırmalıdır.
12. OECD BAKANLAR KONSEYİNİN ULUSLAR ARASI TİCARİ İŞLEMLERDE
RÜŞVETİN ÖNLENMESİ GÖZDEN GEÇİRİLMİŞ TAVSİYELERİ 1997-5
B. Bağımsız dış denetim
i- Üye ülkeler şirketlerin dış denetim zorunluluğunun uygun olup
olmadığını değerlendirmelidir.
ii- Üye ülkeler ve profesyonel mesleki birlikler, dış denetçinin şirket
hesaplarının, finansal raporlarının ve iç kontrollerinin durumu
hakkında objektif değerlendirmeler yapmasına imkan verecek
şekilde bağımsızlığını sağlayacak ilkeleri kabul etmelidir.
iii- Üye ülkeler denetçilerine muhtemel yasa dışı rüşvet fiilleri
belirtilerini şirket yönetimi ve uygun bulunması halinde şirket
denetleme kurullarına bildirilmesi zorunluluğunu getirmelidir.
iv- Üye ülkeler denetçilerine muhtemel yasa dışı rüşvet fiilleri
belirtilerini yetkili makamlara bildirilmesi zorunluluğunu getirmeyi
değerlendirmelidir.
13. OECD BAKANLAR KONSEYİNİN ULUSLAR ARASI TİCARİ İŞLEMLERDE
RÜŞVETİN ÖNLENMESİ GÖZDEN GEÇİRİLMİŞ TAVSİYELERİ 1997-6
C. Şirket içi denetim
i- Üye ülkeler, şirketlerin işlem standartlarını da kapsayacak şekilde
uygun şirket denetimlerinin kabul edilmesini ve geliştirilmesini
teşvik etmelidir.
ii- Üye ülkeler, şirket yönetimlerini rüşveti önleyen önlemler dahil
şirket içi denetim mekanizmaları konusunda yıllık raporlarında
bilgi vermeye teşvik etmelidir.
iii- Üye ülkeler, şirket yönetiminde bağımsız şekilde denetim kurulu
veya yönetim kurulu komitesi gibi denetleme kurullarının
kurulmasını teşvik etmelidir.
iv- Üye ülkeler, şirketleri, profesyonel kuralları veya ahlaki değerleri
ihlal etmek istemeyen çalışanları yüksek yöneticilerin baskısından
koruyacak haberleşme kanalları ve koruma yöntemlerini kabul
etmeleri konusunda teşvik etmelidir.
14. OECD BAKANLAR KONSEYİNİN ULUSLAR ARASI TİCARİ İŞLEMLERDE
RÜŞVETİN ÖNLENMESİ GÖZDEN GEÇİRİLMİŞ TAVSİYELERİ 1997-7
Kamu ihaleleri
VI. tavsiyeler
i- Üye ülkeler, Dünya Ticaret Örgütünün kamu ihalelerinde şeffaflık anlaşması çabalarını desteklemelidir.
ii- Üye ülkelerin kanun ve düzenlemeleri, kamu ihale otoritelerinin üye ülkenin kanunlarına aykırı olarak
yabancı kamu görevlisine rüşvet verdiği tespit edilen şirketlerin kamu ihalelerinden yasaklamasına
izin vermelidir. Yurtiçinde rüşvet veren şirketlerin kamu ihalelerinden yasak olduğu üyeler bu kuralı
aynı şekilde yurtdışı rüşvete de uygulamalıdır.
iii- Üye ülkeler, Kalkınma Asistanlığı Komitesi tavsiyeleri ile uyumlu olarak, hibelerle finanse edilen
ihalelerde yolsuzluk karşıtı hükümler bulunmasını zorunlu tutmalı, uluslar arası kalkınma
kurumlarında bulunan yolsuzluk karşıtı hükümlerin uygun şekilde uygulanmasını ileri götürmeli ve her
türlü kalkınma işbirliği çabalarında yolsuzlukla mücadelede kalkınma ortakları ile yakın işbirliği
yapmalıdır.
Uluslar arası işbirliği
VII. Üye ülkeleri, uluslararası ticari işlemlerde kamu görevlisine rüşvetle mücadele için iç hukuklarındaki
yargı yetkisi ve temel hukuki prensiplere de uygun olarak;
i) Bu tür bir suçun işlenmesi halinde suçluların geri verilmesi, delil sağlama ve bilgi paylaşımı dahil olmak
üzere muhatap ülke yetkili makamları ile danışma ve işbirliği yapılması,
ii) Bu amaçla adli yardım konusunda var olan sözleşmelerden ve düzenlemelerden tam yararlanılması ve
gerekirse yenilerinin akdedilmesi ve yürürlüğe konulmasının sağlanması;
iii) Bu tür bir işbirliği için iç hukukun yeterli bir temel oluşturmasının sağlanması,
izleme önlemlerini almalarını tavsiye eder.
15. OECD BAKANLAR KONSEYİNİN ULUSLAR ARASI TİCARİ İŞLEMLERDE
RÜŞVETİN ÖNLENMESİ GÖZDEN GEÇİRİLMİŞ TAVSİYELERİ 1997-8
İzleme ve Kurumsal Düzenlemeler
VIII. Uluslararası Yatırım ve Çokuluslu Teşebbüsler Komitesi, kendisine ait Uluslararası Ticari İşlemlerde Rüşvetle
Mücadele Çalışma Grubu vasıtası ile ve Mali İşler Komitesi ve Kalkınma Yardımı Komitesi ve diğer olabilecek OECD
organları ile işbirliği içinde, tavsiyenin tam yerine getirilmesinin takibi için bir izleme mekanizması oluşturmalıdır.
Bu izleme özellikle aşağıdakileri içerecektir;
i) Bildirimlerin ve taraf ülkeler tarafından sunulan diğer bilgilerin alınması,
ii) Tavsiyenin yerine getirilmesi için üye ülkeler tarafından atılan adımların düzenli izlenmesi, gerekli hallerde önerilerde
bulunulması ve gerekirse yardımda bulunulmasını sağlayacak şekilde izleyen tamamlayıcı sistemleri de
kapsayacaktır;
-Tavsiyenin yerine getirilmesini değerlendirme temelli ve üye ülkelerin yanıtlarını içeren bir sualnameye dayalı bir
kendi kendini değerlendirme sistemi
- Dönüşümlü olarak her bir üye ülkenin taraf ülkeler tarafından çalışma grubu ile birlikte tavsiyelerin yerine
getirilmesinin incelendiği objektif değerlendirmesi esası üzerinden Karşılıklı değerlendirme sistemi,
iii) Uluslararası ticari işlemlerde rüşvetle ilgili özellikli hususların incelenmesi;
iv)OECD’nin uluslararası rüşvetle mücadelesine özel sektör rüşvetinin dahil edilmesi ve işi elde etme ya da elde edilmiş
işi kaybetmeme dışındaki nedenlerle yabancı kamu görevlisine rüşvet verme konularını da kapsayacak şekilde
çalışmanın genişletilmesinin uygulanabilirliği konusunun incelenmesini,
v)Çalışmaları ve faaliyetleri ile tavsiyelerin yerine getirilmesi süreci hakkında kamuya bilgi sağlaması konusunda bir
hükmü,
IX. OECD kurucu sözleşmesinin 3. maddesi uyarınca, üye ülkelerin bu izleme programı konusunda yakın işbirliği yapma
yükümlülüğü bulunduğunu not eder.
X. Uluslararası Yatırım ve Çokuluslu Teşebbüsler Komitesine Konseye bu tavsiyelerin yerine getirilmesine ilişkin olarak
tavsiyenin kabulünü takip eden üç yıl içinde bir rapor sunması talimatını verir.
16. OECD BAKANLAR KONSEYİNİN ULUSLAR ARASI TİCARİ İŞLEMLERDE
RÜŞVETİN ÖNLENMESİ GÖZDEN GEÇİRİLMİŞ TAVSİYELERİ 1997-9
İzleme ve kurumsal anlaşmalar
VIII. tavsiyede, Mali İşler Komitesi, Kalkınma Asistanlığı Komitesi ve diğer OECD komiteleri ile işbirliği halinde
Uluslararası Yatırım ve Çok Uluslu Şirketler Komitesine, Uluslar arası Ticari İşlemlerde Rüşvetin Önlenmesi
Çalışma Grubu aracılığıyla bu grubun hazırlayacağı sistematik bir programla tavsiyenin uygulanmasını denetlemek
amacıyla verilen geniş yetkiler verilmiş ve denetleme sisteminin özellikleri vurgulanmıştır. (izlemeye ilişkin
işlemler tadadi olarak sayılmış olup tercümede yer verilmemiştir)
IX. Sözleşmenin 3. Maddesi hükmü gereği üye ülkelerin bu izleme programlarındaki yakın işbirliği yükümlülüğü not
edilmiştir.
X. Uluslararası Yatırım ve Çok Uluslu Şirketler Komitesine III bölümdeki uygulamanın gözden geçirilmesi ve Mali İşler
Komitesi ile işbirliği halinde bu tavsiyenin IV bölümdeki uygulamanın gözden geçirilmesini ve 1998 yılı Bakanlar
Konseyine ve ilk gözden geçirmeden sonra ve uygun gördüğü durumlarda Konseye ve gözden geçirilmiş
tavsiyenin kabul edilmesinden üç yıl sonra gözden geçirilmesinin raporlanması görevi verilmiştir.
Üye olmayan ülkelerle işbirliği
XI. OECD üyesi olmayan ülkelerin bu tavsiyeyi kabul etmesi ve uygulama mekanizmalarında ve kurumsal izlemelerde
yer alması tavsiye edilir.
XII. Uluslararası Yatırım ve Çok Uluslu Şirketler Komitesine, Rüşvet Çalışma Grubu aracılığıyla bu tavsiyeyi kabul
etmeyen ülkelerle değerlendirme için bir forum düzenlemesi ve Grubun hazırlayacağı sistematik bir programla
OECD üyesi olmayan ülkelerin tavsiyeyi uygulamasının teşvik edilmesi tavsiye edilir.
Uluslararası hükümetler arası ve sivil toplum kuruluşları ile ilişkiler
XIII. Uluslararası Yatırım ve Çok Uluslu Şirketler Komitesine, Rüşvet Çalışma Grubu aracılığıyla uluslar arası kuruluşlarla
işbirliği yapması tavsiye edilmektedir. Bu tavsiye ve devamlarında yer almalarını teşvik etmek amacıyla bu
tavsiyeleri kabul etmeyen ülkelerle değerlendirme ve istişare etmek için bir forum oluşturması tavsiye edilir.”
17. ULUSLARARASI TİCARÎ İŞLEMLERDE YABANCI KAMU GÖREVLİLERİNE
VERİLEN RÜŞVETİN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ -1
GİRİŞ
Âkit Taraflar,
Rüşvetin, ticaret ve yatırım alanları dahil olmak üzere, uluslararası ticarî işlemlerde ciddî ahlakî ve siyasî kaygılara
sebep olan, kamu idaresini ve ekonomik gelişmeyi etkileyen ve uluslararası rekabet şartlarını bozan yaygın bir
olgu olduğunu dikkate alarak,
Uluslararası ticarî işlemlerde rüşvetle mücadelenin sorumluluğunun bütün ülkelerden beklendiğini dikkate alarak,
Uluslararası ticarî işlemlerde, yabancı kamu görevlilerine verilen rüşvetin caydırıcı, rüşveti önlemek ve mücadele
etmek için etkin önlemler alınmasını ve özellikle bu nev’i rüşvetin, ortak unsurlar ve yetki ilkeleri ile her ülkede
uygulanabilen diğer temel hukuk ilkelerine uygun şekilde süratle cezalandırılabilirliğini talep eden İktisadî İşbirliği
ve Gelişme Teşkilâtının (OECD) 23 Mayıs 1997 tarih ve C (97) 123 Nihaî Sayılı Kararını da gözönünde
bulundurarak,
Bilhassa, Birleşmiş Milletler, Dünya Bankası, Uluslararası Para Fonu, Dünya Ticaret Örgütü, Amerika Devletleri Örgütü,
Avrupa Konseyi ve Avrupa Birliği tarafından yürütülenler olmak üzere, kamu görevlilerine rüşvet verilmesi ile
mücadeledeki ittifak ve işbirliğini geliştiren son zamanlardaki diğer girişimleri memnuniyetle karşılayarak,
Kuruluşların, işveren ve sendikal örgütlerin ve diğer hükümetler dışı örgütlerin rüşvete karşı mücadeledeki gayretlerini
kutlayarak,
Hükümetlerin, birey ve kuruluşların uluslararası ticarî işlemlerdeki bahşiş talepleri ile mücadeledeki rolüne minnettar
olarak,
Bu alandaki her türlü aşamanın, sadece ülkelerin tek başlarına çabalarını değil, aynı zamanda çok taraflı düzeyde bir
işbirliği, denetim ve takibini de gerektirdiğinin bilincinde olarak,
Âkit Tarafların almaları gereken önlemler arasındaki denkliğin sağlanmasının, sözleşmeyi, bu denkliği etkileyecek
aykırılık şerhi öne sürmeksizin onaylamaları gerektiği hususunun, bu sözleşmenin başlıca konu ve amacını teşkil
ettiğinin bilincinde olarak,
Aşağıdaki hususlarda anlaşmışlardır.
18. ULUSLARARASI TİCARÎ İŞLEMLERDE YABANCI KAMU GÖREVLİLERİNE VERİLEN
RÜŞVETİN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ -2
Madde 1- Yabancı kamu görevlilerine rüşvet verme suçu
1. Her Âkit Taraf, uluslararası ticaretin yürütülmesinde bir işin veya haksız bir yararın elde edilmesi ve
muhafazası gayesiyle resmî görevlerin ifası zımnında hareket etme veya hareket etmekten kaçınması için,
yabancı bir kamu görevlisine kasıtlı olarak doğrudan veya aracılar vasıtasıyla hak edilmemiş para veya
diğer yararlar öneren, vaat eden veya veren kişi için, o kamu görevlisi veya üçüncü kişi için hukukları
kapsamında suç ihdas edilmesini teminen gerekli tedbirler alacaktır.
2. Her Âkit Taraf, teşvik, yardım veya yetkilendirme sureti de dahil olmak üzere, yabancı bir kamu görevlisine
rüşvet verilmesine ortak olma fiilinin suç teşkil etmesi için gereken önlemleri alır. Yabancı bir kamu
görevlisine rüşvet verme amaçlı teşebbüs veya suç ortaklığı, teşebbüs veya suç ortaklığının o Âkit Tarafın
ulusal kamu görevlisine rüşvet verilmesinin de suç teşkil ettiği ölçüde, suç olarak addedilecektir.
3. Yukarıdaki 1 inci ve 2 nci paragraflarda belirtilen suçlar, bundan sonra “yabancı bir kamu görevlisine rüşvet
verme” olarak anılacaktır.
4. Bu Sözleşmenin amaçlarına uygun olarak,
a. “Yabancı kamu görevlisi” yabancı bir ülkede, seçilmiş ya da atanmış olsun, yasama, idarî veya adlî bir görevi
uhdesinde bulunduran, bir kamu kurum ya da kuruluşu da dahil olmak üzere, yabancı bir ülke için kamu
görevi ifa eden her şahıs ve uluslararası bir kamu kuruluşunun memur veya görevlisini belirtir;
b. “Yabancı ülke” tabiri ulusal düzeyden mahallî düzeye kadar Hükümetin bütün seviyeleri ve alt bölümlerini
kapsar;
c. “Resmî görevlerinin ifası zımnında harekete geçmek veya görevini ihmal” tabiri, kamu görevlisinin resmî
konumunun icap ettirdiği görevini, kendisine verilen yetkiler dahilinde olsun veya olmasın kullanışını
belirtir.
19. ULUSLARARASI TİCARÎ İŞLEMLERDE YABANCI KAMU
GÖREVLİLERİNE VERİLEN RÜŞVETİN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ -3
Madde 2- Tüzel kişilerin sorumluluğu
Her, Âkit Taraf, kendi hukuk ilkelerine uygun olarak, yabancı bir kamu görevlisine rüşvet
verilmesi halinde tüzel kişilerin sorumluluğunu sağlamak için gereken önlemleri alır.
Madde 3- Yaptırımlar
1. Yabancı bir kamu görevlisine rüşvet verilmesi, etkili, orantılı ve caydırıcı cezaî
yaptırımlarla cezalandırılabilir kılınacaktır. Cezai yaptırımların baremi, Âkit Tarafın
kendi kamu görevlisine rüşvet verilmesi halinde uygulanabilir yaptırımlarla kabil-i kıyas
olacak ve gerçek kişilerle ilgili olarak, etkili karşılıklı adlî yardımı ve iadeyi mümkün
kılacak yeterli hürriyeti kısıtlayıcı cezaları içerecektir.
2. Eğer, bir Âkit Tarafın hukuk sisteminde cezaî sorumluluk tüzel kişilere uygulanabilir
değilse, o Âkit Taraf, yabancı kamu görevlilerine rüşvet verilmesi halinde, tüzel kişilerin
para cezaları da dahil olmak üzere, etkili, orantılı ve caydırıcı diğer yaptırımlara maruz
kalmalarını sağlayacaktır.
3. Her Âkit Taraf, yabancı kamu görevlisine verilen rüşvetin ve bundan kaynaklanan
kazancın veya bu kazançla eş değerdeki mal varlığının, el koyma ve müsadereye tabi
tutulmasını veya aynı etkileri parasal yaptırımların uygulanmasını sağlamak için gerekli
tedbirleri alacaktır.
4. Her Âkit Taraf, yabancı bir kamu görevlisine rüşvet vermekten dolayı yaptırıma tabi her
şahıs için ilave medenî ve idarî yaptırımların uygulanmasını gözönünde bulundurur.
20. ULUSLARARASI TİCARÎ İŞLEMLERDE YABANCI KAMU
GÖREVLİLERİNE VERİLEN RÜŞVETİN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ -4
Madde 4- Yetki
1. Yabancı bir kamu görevlisine rüşvet verilmesi suçunun tamamının ya da bir
bölümünün kendi ülkesinde işlenmesi karşısında her Âkit Taraf yargı yetkisini
ihdas etmek için gereken tedbirleri alacaktır.
2. Yurtdışında işledikleri suçlar nedeniyle vatandaşlarını kovuşturma yetkisine
sahip bulunan her Âkit Taraf, aynı ilkelere göre, yabancı bir kamu görevlisine
rüşvet verilmesi ile ilgili aynı yetkiyi ihdas etmek için gereken tedbirleri
alacaktır.
3. Bu Sözleşmede tanımlanan bu suça ilişkin birden fazla Âkit Tarafın yargı
yetkisinin mevcudiyeti halinde, aralarından birinin talebi üzerine, ilgili
Taraflar, kovuşturma için en uygun yargı yetkisinin belirlenmesine yönelik
istişarede bulunacaklardır.
4. Her Âkit Taraf yabancı kamu görevlilerine rüşvet verilmesi ile mücadelede,
yargı yetkisinin mevcut dayanaklarının etkili olup olmadığını gözden
geçirecek, etkili değilse telafi edici girişimlerde bulunacaktır.
21. ULUSLARARASI TİCARÎ İŞLEMLERDE YABANCI KAMU
GÖREVLİLERİNE VERİLEN RÜŞVETİN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ -5
Madde 5 - Uygulamaya koyma
Yabancı bir kamu görevlisine rüşvet verilmesi durumunda, soruşturma ve
kovuşturmalar her Âkit Tarafın uygulanabilen kaide ve ilkelerine göre
yapılır. Kovuşturmalar ulusal ekonomik çıkar mülahazaları, diğer bir
Devlet ile ilişkilere olası etkileri ya da bahse konu gerçek ya da tüzel
kişilerin kimliğinden etkilenmeyeceklerdir.
Madde 6 - Zamanaşımı
Yabancı bir kamu görevlisine rüşvet verilmesi suçuna uygulanabilecek
zamanaşımı, bu suçun soruşturulması ve kovuşturulması için yeterli bir
süreye cevaz verecektir.
Madde 7 - Para aklanması
Kendi kamu görevlisine rüşvet verilmesini, kara para aklama mevzuatının
uygulanması amacıyla mesnet suç haline getiren Âkit Taraf, rüşvet
vermenin gerçekleştiği yere bakmaksızın, bunu yabancı kamu görevlisine
rüşvet verilmesi durumu için de aynı şartlarla uygulayacaktır.
22. ULUSLARARASI TİCARÎ İŞLEMLERDE YABANCI KAMU
GÖREVLİLERİNE VERİLEN RÜŞVETİN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ -6
Madde 8 - Muhasebe kuralları
1. Yabancı kamu görevlilerine rüşvet verilmesi ile etkili mücadele için her
Âkit Taraf, kendi kanun ve yönetmeliklerine tabi şirketlerce, yabancı
kamu görevlilerine rüşvet vermek veya bu rüşveti gizlemek amacıyla,
sahte belge kullanılmasını, kayıt dışı hesap oluşturulmasını, kayıt dışı
veya yeterince belirtilmeyen işlemler yapılmasını, mevcut olmayan
giderler kaydedilmesini, ne olduğu doğru olarak belirtilmeyen borç
girişinin yapılmasını önlemek için, defterlerin ve kayıtların, malî bilanço
açıklamalarının, muhasebe ve denetleme standartlarının sürdürülmesine
ilişkin kendi kanunları ve yönetmelikleri çerçevesinde gerekli tedbirleri
alacaktır.
2. Her Âkit Taraf, bu şirketlerin defterlerinde, belgelerinde, hesaplarında ve
malî bilançolarında bu nev’iden eksiklik veya hilelerin bulunması halinde,
etkili, orantılı ve caydırıcı medenî, idarî ve cezaî yaptırımlar öngörür.
23. ULUSLARARASI TİCARÎ İŞLEMLERDE YABANCI KAMU
GÖREVLİLERİNE VERİLEN RÜŞVETİN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ -7
Madde 9 - Adlî yardımlaşma
1. Her Âkit Taraf, yürürlükteki yasalarının ve uluslararası belgelerin elverdiği
ölçüde, diğer Tarafa, bu Tarafın tüzel kişilere karşı açtığı cezaî olmayan
davalar da dahil olmak üzere, bu Sözleşmeye konu suçlara ilişkin soruşturma
ve ceza davaları ile ilgili hızlı ve etkili bir adlî yardım sağlayacaktır. Talep edilen
Taraf talep eden Tarafı adlî yardıma dayanak olacak, takdimi gerekli her veri
ve ek belgeden ve talep üzerine bu adlî yardım talebinin akibetine ilişkin
olarak gecikmeksizin haberdar eder.
2. Âkit Taraflardan birinin adlî yardıma konu suçu her iki ülkede de
cezalandırılabilir bir suç olarak görmesi durumunda, eğer suç bu Sözleşmeye
konu ise, her iki ülkede cezalandırılabilme şartı var olmayı sürdürecektir.
3. Bu sözleşme çerçevesindeki adlî yardım talebi Taraflarca banka sırrı öne
sürülerek reddedilemez.
24. ULUSLARARASI TİCARÎ İŞLEMLERDE YABANCI KAMU GÖREVLİLERİNE
VERİLEN RÜŞVETİN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ -8
Madde 10 - İade
1. Yabancı bir kamu görevlisine rüşvet verilmesi, Âkit Tarafların hukuku ve aralarındaki iade
sözleşmeleri gereğince iadeyi konu bir suç olarak addedilir.
2. İadeyi bir iade sözleşmesinin mevcudiyeti koşuluyla yapan Taraflardan biri, kendisi ile iade
sözleşmesi bulunmayan bir diğer Taraftan bu nev’i bir talep alırsa, yabancı bir kamu
görevlisine rüşvet verilmesi suçu ile ilgili olarak, bu Sözleşmeyi, iade için hukukî temel olarak
addedebilir.
3. Her Âkit Taraf, yabancı bir kamu görevlisine rüşvet verilmesi suçundan dolayı vatandaşları
hakkında kovuşturma yapmak veya onları iade etmek için gerekli önlemleri alır. Yabancı bir
kamu görevlisine rüşvet verilmesi suçundan ötürü, o şahsın iade talebini, tek neden olarak,
şahsın vatandaşı olması sebebiyle reddeden Taraf, meseleyi kovuşturmanın yapılabilmesi
amacıyla yetkili makamlarına tevdi etmelidir.
4. Yabancı bir kamu görevlisine rüşvet verme suçundan iade, ulusal hukuka ve her Âkit Taraf için
uygulanabilir sözleşme ve uzlaşma ile belirlenen şartlara tabidir. Taraflardan biri iadeyi her iki
ülkede de cezalandırabilir bir suç olma şartına bağlarsa ve suç bu Sözleşmenin 1. maddesinde
yazılı suçlardan ise, bu şart yerine gelmiş sayılır.
Madde 11 – Sorumlu makamlar
4. maddenin 3. paragrafındaki istişarenin, 9. maddede öngörülen adlî yardımlaşmanın ve 10.
maddede öngörülen iadenin amaçlarına uygun olarak, her Âkit Taraf, OECD Genel Sekreterine,
aralarında mevcut diğer düzenlemelerden ayrı olarak, o Taraf için bu konulara ilişkin
25. ULUSLARARASI TİCARÎ İŞLEMLERDE YABANCI KAMU GÖREVLİLERİNE
VERİLEN RÜŞVETİN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ -9
Madde 12 - Denetim ve takip
Bu Sözleşmenin tam olarak uygulanmasının denetimi ve geliştirilmesi amacıyla Taraflar düzenli bir
takip programı ortaya koymak üzere işbirliği yaparlar. Tarafların aldıkları aksine bir karar
haricinde, bu çalışma karşılıklı rıza ile, OECD’nin Uluslararası Ticarî İşlemlerde Rüşvet Çalışma
Grubunun bünyesinde, bu gruba tevdi edilen vazife doğrultusunda ifa olunur ya da anılan
kurumun görevlerini üstlenebilecek bir başka kurum tarafından yerine getirilir. Taraflar, bu
kurumun uygulanan kuralları doğrultusunda programın masraflarını üstlenir.
Madde 13 - İmza ve katılım
1. Bu Sözleşme, OECD üyesi ülkeler ve Uluslararası Ticarî İşlemlerde Rüşvet Çalışma Grubunun
faaliyetlerine tam katılımcı olarak davet edilen üye olmayan ülkelerin imzalarına yürürlüğe
giriş tarihine kadar açıktır.
2. Yürürlüğe girmesinden sonra, bu Sözleşme, İmzacı olmayan OECD üyelerine ve Uluslararası
Ticarî İşlemlerde Rüşvet Çalışma Grubuna veya onun yerini alan oluşuma tam katılımcı
olanlara, katılım için açık olacaktır. İmzacı olmayanlar için Sözleşme, katılım belgesinin tevdiini
takip eden altmışıncı gün yürürlüğe girecektir.
Madde 14 - Onay ve onay belgelerinin tevdii
1. Bu Sözleşme, İmzacıların her birinin hukukuna uygun olarak, kabul, uygun bulma veya
onaylamasına tabidir.
2. Kabul, tanıma, onay ve katılım belgeleri bu Sözleşmenin Depoziteri olan OECD Genel Sekreterine
tevdii olunur.
26. ULUSLARARASI TİCARÎ İŞLEMLERDE YABANCI KAMU GÖREVLİLERİNE VERİLEN
RÜŞVETİN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ -10
Madde 15 - Yürürlüğe girme
1. Bu Sözleşme ek belgede öngörülen en büyük ihracat payına sahip on ülke arasından, bu on ülkenin
birleşik toplam ihracatının en az yüzde altmışını temsil eden beşinin, kabul, uygun bulma veya
onay belgelerini tevdi tarihini takip eden altmışıncı gün yürürlüğe girecektir. Bu şekilde yürürlüğe
giriş sonrası, Sözleşme, ilgili belgesini tevdi eden her İmzacı için tevdii takip eden altmışıncı gün
yürürlüğe girecektir.
2. Sözleşme, 1 no. lu paragrafa uygun olarak 31 Aralık 1998’e kadar yürürlüğe girmemiş olursa, kabul
veya onay belgesini tevdi eden her imzacı ülke yazılı olarak Sözleşmenin yürürlüğe girmesini
kabule hazır olduğunu mevcut 2 no. lu paragrafa uygun olarak Depozitere bildirebilirler. Sözleşme,
böyle bir bildirimin en az iki İmzacı tarafından yapılmasını takip eden altmışıncı gün yürürlüğe
girecektir.
Madde 16 - Değişiklik
Her Âkit Taraf bu Sözleşmenin değiştirilmesini teklif edebilir. Teklif edilen değişiklik, Tarafları bir
toplantıya davet için en az altmış gün önceden diğer Taraflara bunu ileten Depozitere sunulacaktır.
Tarafların konsensusu ile veya Tarafların konsensus ile belirleyecekleri bir yöntem ile kabul edilen
değişiklik, tüm Tarafların onay, kabul veya uygun bulma belgelerini tevdiinden sonraki altmışıncı
gün veya değişikliğin Taraflarca kabulü sırasında tespit edecekleri diğer başka şartlara göre
yürürlüğe girecektir.
Madde 17 - Çekilme
Bir Âkit Taraf, Depozitere yazılı bildirimde bulunmak suretiyle bu Sözleşmeden çekilebilir. Bu çekilme,
bildirimin alınmasından bir sene sonra hüküm doğuracaktır. Çekilmenin hüküm doğurma
tarihinden önce sunulan ve sonuçlanmayan adlî yardım ve iade talepleri için Taraflar ve çekilen
Taraf arasındaki işbirliği çekilmeden sonra devam edecektir.
Onyedi Aralık bindokuzyüzdoksanyedi tarihinde Paris’te, Fransızca ve İngilizce olarak
hazırlanmıştır, her iki metin eşit şekilde geçerlidir.
28. SÖZLEŞME VE TAVSİYELERİN GENEL
ÖZELLİKLERİ
• OECD Rüşvet Sözleşmesi yabancı kamu görevlilerine verilen rüşveti
ülkelerin kendi ceza kanunu hükümleri ile önlemeye çalışır.
• Sözleşme rüşvetin aktif tarafını, rüşvet veren kişiyi, cezalandırmayı
amaçlar.
• Rüşveti veren ve alan kişinin aynı ülkede bulunması halinde
uygulanmaz.
• Rüşvet alan kişinin kamu görevlisi olmadığı hallerde uygulanmaz.
• Sözleşmenin konusunu ticari işlemlerle sınırlı rüşvet oluşturur.
• Sözleşme gözden geçirilmiş tavsiyelerle güçlendirilmiştir; Tavsiye
taraf ülkelerin vergi, muhasebe, denetim, lisans ve kredi verilmesi
ve kamu ihaleleri kurallarını içerir.
29. MUHASEBE KURALLARI
• Sözleşmenin 8. madde hükmü ile yine aktif rüşvet verme suçunu önleyici bir tedbir
olarak uygulanacak muhasebe ve denetim kuralları esasları ortaya konulmaktadır.
• Akit devletler kendi kanun ve yönetmeliklerine tabi şirketlerce, yabancı kamu
görevlilerine rüşvet vermek veya bu rüşveti gizlemek amacıyla, sahte belge
kullanılmasını, kayıt dışı hesap oluşturulmasını, kayıt dışı veya yeterince belirtilmeyen
işlemler yapılmasını, mevcut olmayan giderler kaydedilmesini, ne olduğu doğru olarak
belirtilmeyen borç girişinin yapılmasını önlemek için, defterlerin ve kayıtların, malî
bilanço açıklamalarının, muhasebe ve denetleme standartlarının sürdürülmesine ilişkin
kendi kanunları ve yönetmelikleri çerçevesinde gerekli tedbirleri alacak ve şirketlerin
yasal defterlerinde, belgelerinde, hesaplarında ve mali bilançolarında bu nev’iden
eksiklik veya hilelerin bulunması halinde, etkili, orantılı ve caydırıcı medenî, idarî ve
cezaî yaptırımlar uygulayacaklardır.
• Bu husus özellikle ikinci aşama incelemelerinde dikkatle incelenen konulardan birisidir.
Bu kapsamda muhasebe ve denetim standartları üzerinde durulmaktadır.
– TMSK ve TMS
– Denetim standartları
30. VERGİ İNCELEMESİ YAPANLARIN TESPİT ETTİKLERİ RÜŞVET OLAYLARINI
SAVCILIKLARA BİLDİRİM YÜKÜMLÜLÜĞÜ
1-VUK 367: VUK’nun Bazı Kaçakçılık Suçlarının Cezalandırılmasında Usul başlıklı 367 maddesi hükmüne göre
yaptıkları inceleme sırasında 359 uncu maddede yazılı suçların işlendiğini tespit eden maliye müfettişleri, hesap
uzmanları ile bunların yardımcıları ve gelirler kontrolörleri ile stajyer gelirler kontrolörleri tarafından doğrudan
doğruya ve vergi incelemesine yetkili olan diğer memurlar tarafından ilgili vergi dairesinin bağlı bulunduğu vergi
dairesi başkanlığının veya defterdarlığın mütalaasıyla, keyfiyetin Cumhuriyet başsavcılığına bildirilmesi mecburidir.
2- TCK 279: Türk Ceza Kanunu’nun Kamu Görevlisinin Suçu Bildirmemesi kenar başlıklı 279. maddesinin 1.
fıkrasında, kamu adına soruşturma ve kovuşturmayı gerektiren bir suçun işlendiğini göreviyle bağlantılı olarak
öğrenip de yetkili makamlara bildirimde bulunmayı ihmal eden veya bu hususta gecikme gösteren kamu
görevlisinin, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağını, aynı maddenin 2. fıkrasında da, suçun adli
kolluk görevini yapan kişi tarafından işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkraya göre verilecek cezanın yarı oranında
arttırılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre, vergi denetim elemanlarının yaptıkları incelemeler esnasında,
gerek rüşvet ve gerekse yolsuzlukla ilgili bir işlemi öğrenmeleri durumunda, ilgili mercileri haberdar etmeleri yasal
bir zorunluluk olmaktadır.
3- Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla
Mücadele Kanunu: Kanunun 17'nci maddesinde irtikap ve rüşvet suçlarından veya bu suçlara
iştirak etmekten sanık olanlar hakkında 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında
Kanun hükümlerinin uygulanmayacağı, 18 inci maddesinde bu suçlardan dolayı müfettiş ve muhakkiklerin de
soruşturma neticesinde delil veya emare elde ettikleri taktirde, işi yetkili ve görevli Cumhuriyet Başsavcılığı’na
ihbar ve evrakı tevdi edecekleri, 17'nci maddede yazılı suçlardan dolayı delil veya emare elde eden müfettiş ve
muhakkiklerin durumu yetkili ve görevli Cumhuriyet Başsavcılığı’na ihbar ve evrakı tevdi etmedikleri taktirde bunlar
hakkında da yapılacak takibattan dolayı Memurun Muhakematı Hakkında Kanunu Muvakkat hükümlerinin
uygulanmayacağı, hüküm altına alınmıştır.
31. DENETÇİLERİN BİLDİRİM YÜKÜMLÜLÜĞÜ
-TCK 278. Maddesi kapsamında öğrenilen suçu bildirim yükümlülüğü her Türk vatandaşını kapsar.
Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler yaptıkları iş nedeniyle kamu
görevlisi addedilmektedir. 3568 sayılı Kanunun 43. Maddesinin 1. fıkrasına göre meslek
mensuplarının görevlerini icra ederken öğrendiği bilgileri ifşa etmesi yasaktır. Ancak aynı
maddenin 2. fıkra hükmüne göre suç teşkil eden hallerin yetkili mercilere duyurulması mecburidir
ve 3. fıkra’da adli veya idari her türlü inceleme ve soruşturmalar 1. fıkra hükmü dışındadır.
-Bankacılık Kanunun 33. Maddesine göre bağımsız denetim kuruluşları, bu Kanun uyarınca
yaptıkları faaliyetler dolayısıyla üçüncü kişilere verdikleri zararlardan sorumludurlar. Bağımsız
denetim kuruluşları denetim esnasında, bankanın varlığını tehlikeye sokabilecek veya
yöneticilerin Kanun veya esas sözleşmeyi ihlâl etmiş olduklarını gösteren hususları tespit ederse,
durumu derhal BDDK’ya bildirmekle, BDDK da daha sonra Başsavcılığa bildirmekle yükümlüdür.
Bağımsız denetim kuruluşu tarafından BDDK’ya yapılacak bu bildirim, meslekî gizlilik
prensiplerinin ve anlaşmalarının veya gizlilikle ilgili yükümlülüklerin ihlâl edildiği anlamına
gelmemektedir.
-“Sermaye Piyasasında Muhasebe Standartları hakkında Tebliğ”in 7. Bölümü denetçilerin Sermaye
Piyasasında bildirme yükümlülüğünü düzenlemektedir. Denetçilerin dikkatini çeken kasıtlı ve
maddi usulsüzlükler “gecikmeden” üst düzey yönetime bildirilmelidir. Denetçi üst düzey yönetim
üyelerinin usulsüzlüğe karıştığından şüphelenirse denetçi konuyu denetimden sorumlu komiteye
veya yönetim kuruluna bildirmelidir. Eğer denetçi raporun bir etkisinin olmayacağını düşürse veya
denetimden sorumlu komite üyelerinin veya yönetim kurulu üyelerinin de bu usulsüzlüğe
karıştığından şüphelenirse denetçi bu konuyu derhal Sermaye Piyasası Kuruluna ve şirket özel bir
düzenlemeye tabi ise ilgili kuruma bildirmelidir.
32. OECD SÖZLEŞMESİ VE VERGİ İNDİRİMİ
Sözleşme öncesi rüşvetin vergiden indirimi; Sözleşme öncesi İskandinav
ülkelerinde rüşvet ödemeleri belgelendirilir ve eğer alan memurun
bulunduğu ülke yasalarına göre yasak değilse gider yazılabilmekte, buna
karşın Avusturya, Fransa, Almanya, Hollanda, Portekiz, İsveç Avustralya gibi
ülkelerde ise prensip olarak diğer ticari giderler gibi indirime konu
olabilmekteydi.
Sözleşme sonrası rüşvetin vergiden indirimi; Ülkeler vergi yasalarında rüşvetin
vergiden indirilemeyeceğini açıkça belirten düzenlemeler yapmışlardır.
Rüşvet ve kolaylaştırma/hızlandırma ödemeleri : 1. Maddenin yorumunda
aşağıdaki yabancı kamu görevlisine sağlanan maddi avantajların rüşvet
olmadığı kabul edilmiştir.
-kanunlarda yer alan veya izin verilen ödemeler
-küçük tutarlı kolaylaştırıcı ödemeler
Rüşvet ve finansal aracılar: Finansal aracılar kullanılarak rüşvet verilmesi en
önemli engeller arasında gösterilmektedir.
33. 3 seri nolu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği
(20 kasım 2008 3 seri nolu Kurumlar Vergisi Genel Tebliği)
4 – “11. Kabul Edilmeyen İndirimler” başlıklı bölümün sonuna aşağıdaki alt
bölüm eklenmiştir.
“11.12. Kanunen yasaklanmış fiiller nedeniyle katlanılan giderler
Kanunen yasaklanmış fiiller nedeniyle katlanılan
giderler ticari kazancın elde edilmesi ve idame
ettirilmesi ile ilgili giderler niteliğinde olmadığından,
bu giderlerin gelir ve kurum kazancından indirilmesi
mümkün değildir. Dolayısıyla, rüşvet verme fiili Türk
Ceza Kanununun 252 nci maddesinde suç olarak
tanımlandığından, rüşvet ve rüşvet ile ilgili her türlü
gider, vergiye tabi ticari kazancın tespitinde gider
olarak dikkate alınmayacaktır.”
34. İNDİRİLECEK GİDER VE ÖDEMELER
VUK 228: tevsiki zaruri olmayan kayıtlar
Aşağıdaki giderler için ispat edici kağıt aranmaz:
1-Örf ve teamüle göre bir vesikaya istinat ettirilmesi mutad olmayan müteferrik
giderler;
2-Vesikanın teminine imkan olmayan giderler yapılan ödemeler
3-Vergi kanunlarına göre götürü olarak tespit edilen giderler
1 ve 2 numaralı fıkralarda yazılı giderlerin gerçek miktarları üzerinden kayıtlara
geçirilmesi ve miktarlarının işin genişliğine ve mahiyetine uygun bulunması
şarttır.
Gelir Vergisi Kanunu - İndirilecek Giderler
Madde 40-
Safi kazancın tespit edilmesi için, aşağıdaki giderlerin indirilmesi kabul edilir:
1-Ticari kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi için yapılan genel giderler;
(4108 sayılı Kanunun 19'uncu maddesiyle eklenen hüküm Geçerlilik; 1.1.1995
Yürürlük: 2.6.1995) (İhracat, yurt dışında inşaat, onarma, montaj ve taşımacılık
faaliyetlerinde bulunan mükellefler, bu bentte yazılı giderlere ilaveten bu
faaliyetlerden döviz olarak elde ettikleri hâsılatın binde beşini aşmamak şartıyla
yurt dışındaki bu işlerle ilgili giderlerine karşılık olmak üzere götürü olarak
hesapladıkları giderleri de indirebilirler.)
35. VERGİ İNCELEMELERİ VE OECD RÜŞVET REHBERİ
1-Rüşvet Ödeme Yöntemleri Örnekleri
– Meşru işyeri vasıtası ile fonların mübadelesi:
– Sahte işyeri aracılığıyla fonların devri :
– Kampanya Harcamalarının Ödenmesi:
– Kamu görevlilerine yapılan dolaylı ödemeler:
– Kar amacı gütmeyen vakıflara yapılan ödemeler:
– Gerçek piyasa fiyatıyla karşılaştırıldığında abartılı bir tutarla fatura verilmesi:
– Vergi cennetlerindeki banka hesaplarına yapılan ödemeler:
– Royalti gelirleri;
2-Profesyonel Hizmetler İçin Yapılan Ödemeler:
3-Seyahat ve Eğlence Masrafları:
4-Hayali (Uydurma) Çalışanlar
36. VERGİ İNCELEMELERİ VE OECD RÜŞVET REHBERİ
Rüşvetin Göstergeleri: Defter ve Kayıtlar
• Çift defter tutmak veya hiç defter tutmamak
• Defterlere yanlış kayıtlar girmek veya kayıtlar
üzerinde oynamak, geçmiş tarihli veya ileri
tarihli belgeler, sahte faturalar, usulsüzlükler,
beyanlar, diğer hatalı belge ve uygulamalar.
• Gerekli kayıtları yapmada ihmal, kayıtları
gizleme veya kesin ve doğru kayıtları
yapmaktan kaçınmak vs.
37. VERGİ İNCELEMELERİ VE OECD RÜŞVET REHBERİ
Rüşvetin Göstergeleri: Mükellefin Tutumu
• İncelemeyi engellemeye kalkışmak veya
incelemeden kaçınmak; sorulara yanlış cevaplar
vermek, randevu iptalleri veya kayıtları temin
etmeyi reddetmek.
• Çalışanların, mükellefin gayri tabii işlemlerine ilişkin
verdiği ifadeler.
• Defter ve kayıtların yok edilmesi.
• Kamu görevlileri için yapılan olağandışı harcamalar
• İnceleme elemanına rüşvet vermeye teşebbüs
etmek.
38. VERGİ İNCELEMELERİ VE OECD RÜŞVET REHBERİ
Rüşvetin Göstergeleri: Rüşveti Gizleme
Yöntemleri
• Normal iş akışının dışındaki işlemler,
• Gizli işlemler,
• Para transfer eden veya edilenin defterlerindeki
yanlış kayıtlar,
• Gizli banka hesapları,
• Hamiline hesaplar veya
• Şirket işlemlerinin sahte isimler altında
yürütülmesi.
39. VERGİ İNCELEMELERİ VE OECD RÜŞVET REHBERİ
Komisyon ve Benzeri Ödemelerin Zorunlu
Olarak Rapor Edilmesi
• Lehtarların vergi cennetlerinde bulunması,
• Şimdiye kadar küçük tutarlarda ödeme yapılan
bir lehtara yüksek tutarda ödeme yapılması,
• Ödemelerdeki ve lehtar sayısındaki artış,
• Yurt dışındaki avukatlara ve meslek
mensuplarına önemli tutarlarda ödeme
yapılması,
• Şirketin hiç bir faaliyetinin bulunmadığı coğrafi
bölgelerdeki kişilere ödemede bulunması.
40. VERGİ İNCELEMELERİ VE OECD RÜŞVET REHBERİ
• İnceleme Planı ve Uyum Kontrolleri
-İç denetim raporları ve çalışma belgelerinin incelenerek,
örtülü şirket sermayesinin oluşumuna dair bir
emarenin bulunup bulunmadığının tespit edilmesi.
-Diğer kamu kurumlarına verilen raporların mükellef
kopyasının incelenmesi
-Yabancı varlıkların, işlemlerin, akdi veya fiyat
düzenlemelerinin, fon transferlerinin uygunluğu ile
vergi cennetlerinin kullanımının göz önüne alınması.
• Diğer Kamu Kurumlarından Sağlanan Bilgiler
• Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşması
Taraflarından Elde Edilebilecek Bilgiler
• Eşzamanlı Vergi İncelemeleri
41. VERGİ İNCELEMELERİ VE OECD RÜŞVET REHBERİ
Rüşveti Tespit Etmeye Yönelik Kanıt Toplama Yöntemleri :
1-Analitik Testler – Yüksek tutarlı, olağandışı veya şüpheli hesapların, bilanço
kalemlerinin analiz edilmesi yöntemidir.
2-Belgelendirme – Örneğin, mükellefin defter ve kayıtlarının muhteviyat
itibariyle doğruluğunun belirlenmesi ve verilen beyannamelerde beyan
edilen vergilerin doğruluğunun ispatı için incelenmesi yöntemidir.
3-Soruşturma ve görüşmeler–Bu yolla, bağımsız 3. şahıslardan alınan bilgilerle,
mükelleften alınan bilgilerin doğruluğu pekiştirilebilir veya doğru olup
olmadığı sınanabilir.
4-Test - Muamelelerin, mükellefin belge ve defterlerinde doğru kayıt edilip
edilmediğinin tespit edilmesidir.
• Görüşmelerde Amaç
• Kimlerle Görüşme Yapılması Gerekir
• Görüşmelerin Belgelendirilmesi
• Görüşme Teknikleri ve Soru Hazırlama:ucu açık, ucu kapalı,
sınama ve yönlendirme soruları
42. VERGİ İNCELEMELERİ VE OECD RÜŞVET REHBERİ
Mükellefin İç Denetim Sisteminin
Değerlendirilmesi
– Denetimin Çevresi
– Muhasebe Sistemi
– Denetim Prosedürleri
– Örtülü Fonlar