1. İSTANBUL JEOFİZİK
SEKTÖRÜNE GENÇ
BAKIŞ
Jeofizik Mühendisliği Öğrencileri
İstanbul Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Saha Sismolojisi Dersini alan öğrenciler İstanbul
Jeofizik Sektörüyle farklı kanallardan iletişim kurdular. Jeofizik Sektörünün durumu, sorunu ve
yarınıyla ilgili rapor hazırladılar
Editör: Prof. Dr. Ali Osman ÖNCEL
2. İstanbul Jeofizik Sektörüne Genç Bakış
Youth Perspective to Private Sector of Geophysics, Istanbul
Elif Durmaz,GülşahGür,KıvançSabuniş,MustafaHürben,Hamit Mürşit
Istanbul Üniversitesi, Jeofizik Mühendisliği
ÖZET
Jeofizik mesleği kıymetli bir meslek olmasına rağmen
ülkemizde henüz hak ettiği değeri görememiştir.
Sektörle yaptığımız görüşmelerde edindiğimiz bilgiler
de bu görüşü desteklemektedir. Mesleğimizi ve sektörü
geliştirmekte ve hak ettiği değeri kazandırma yolundaki
en büyük görev bu mesleğin geleceğini oluşturacak olan
biz gençlere düşmektedir. Bizlerin gelişim sürecinde ise
en önemli pay bizleri yetiştiren değerli hocalarımıza,
ardından bizi sektörün gerçekleriyle destekleyecek aktif
sektör çalışanlarına düşmektedir. Sektörün ekonomik
kaygılarla bilimin gerçeklerinden uzaklaşması sektöre
zarar vereceği gibi bizlerin gelişimine de engel olacaktır.
Geleceğin Jeofizik Mühendisleri olarak bunu
değiştirmeli, araştırmalar, projeler ve doğru
uygulamalarla bilimin ve sektörün gelişimine katkı
sağlamamız gerekmektedir. Bu doğrultuda Jeofizik
ilerleyecek ve gelişecektir.
GİRİŞ
Jeofizik mühendisliği ders kapsamında yürütülen Prof.Dr
Ali Osman ÖNCEL’in katkılarıyla verilen saha
sismolojisi dersinin asıl amacı olan mühendislik
jeofiziğinin tanınması, bunun için İstanbul jeofizik
sektörünü tanıma ve yapılan mühendislik jeofiziğini
yakından takip edilmesi fırsatını değerlendirmek üzere
şehrimizde bulunan özel sektör ile e-mail ve telefon
ortamındairtibata geçtik. Görüşme talebimizi kabul eden
şirket yetkililerini makamlarında ziyaret ettik.
Kendilerine yönelttiğimiz sorulara verdikleri cevaplarla
ve bizler ile paylaştıkları deneyimlerle bizlere destek
olmak istediklerini görmek sevindiriciydi.Bu fırstı biz
jeofizik öğrencilerine veren Prof.Dr. Ali Osman
ÖNCEL’e sonsuz teşekkürleri kendimize borç biliriz.
YÖNTEM
Sektör ile yapılan iletişim e-mail,telefon ve ziyaretlerden
oluşmaktadır.Gönderilen maillere 48 saat sonra dönüş
olmadığı takdirde kendileri aranıldı ve ziyaret için
randevu talep edildi.Yapılan aramaların sonunda ziyaret
tarihleri belirlenerek şirketlerde yerlerinde ziyaret edildi
ve toplamda 5 farklı şirket ziyareti tamamlamış
olduk.Fakat bir kısım özel sektör ile ziyaret tarihi
belirlenemedi,gerekçe olarak öğrenciye açık olmadan
Şekil 1: Ziyaret posteri
yapılan işlerin mevcut olduğu veçalışan güvenliği
açısından sigortalanmak zorunda oldukları söylendi.
BULGULAR
Şirketlerle yapılan iletişim sonucu mühendislik
jeofiziğinin neredeve ne kadar doğru yapıldığı,işin
kimlerden alınıp kimlere sattığı ve muhatap olunan
sektörler hakkında bilgi sahibi olduk,yapılan sektör
gezilerinin sonucunda jeofiziğin ticarette kullanılan alanı
olduğu yani jeofizik ile jeofizik mühendisin arasındaki
farkı görmemizi sağladığınısöyleyebiliriz.Mühendislik
her ne kadar hem hizmet hem mal üretmek
olsada,Jeofiziğe bu açıdan bakıldığında hizmet üretimine
daha yakın bir mühendislik dalı olduğunu görüyoruz.
Sektörde en sık olarak karşılaşan sorunlardan biri ise,
jeoloji ile jeofizik arasında hangi dalın daha güvenilir
olduğu ve hangisinin hangi alanda daha geniş bilgilere
sahip olduğu tartışmasıydı. Bunun için bu iki dalın
arasındaki genel farklarıbelirleme gereğini gördük.
Yüzey üzerinde ya da yukarılarında fiziksel ölçümler
kullanarak Yer Küre’nin incelenmesini biz "jeofizik"
olarak tanımlarız.Jeofizik ve jeoloji arasındaki çizgiyi
belirlemek hiçte kolay olmamasına rağmen, bu iki bilim
dalı arasındaki farklılık öncelikle her birinin başlangıç
3. olarak seçtiği veri türüdür.Yer bilimlerinin bu iki dalı
arasındaki fark kesin çizgilerle belirlenmemiştir. Örneğin
kuyu logları jeofizik bir yöntem olmasına rağmen geniş
olarak jeoloji çalışmalarında da kullanılmaktadır. Bu
sebepten görünüyor ki jeoloji ile jeofizik aynı çatı altında
çalışınca daha verimli sonuçlar elde edilebilir.
Vardığımız bu sonuca inanmamızı sağlayan durum
iseziyaret ettiğimiz şirketlerin çoğunda jeoloji
mühendislerinin çalışıyor olması oldu.
Diğer bir sorun ise ülkemizdeki jeofizik mühendisinin
kalitesinin düşüklüğüdür. Bir uzman için yalnız çalışmak
mümkün olduğu halde çoğunlukla bir grup personelle
çalışmak daha yaygındır. Bu grup mühendis, teknoloji
uzmanı ve işçilerden oluşur. Bu listenin en üstünde
mühendis bulunur. Karar verici ve düzenleyici olduğu
gibi mühendislik takımının liderliği görevini üstlenir.
Daha sonra, planlamada, inşaatta ve mühendislik
aktivitelerinde mühendise yardımcılık yapan teknisyen
gelir.Maalesef bizim alanda, bizim bir altımız
olmadığından bütün angarya işleri bile mühendisler
yapınca bu mesleğe itibar ve saygı kalmıyor.Böylece
kalitesiz bir meslekmiş gibi görünebiliyor (Gören,S
kişisel iletişim).
Bize verilen tavsiyeler arasında en çok, farklı yöntemlerin
arazi çalışmalarında ve veri-işlem aşamasında mümkün
olduğu kadar bulunmamız ve kendimizi geliştirerek
yöntem yelpazemizi geliştirmemiz üzerinde duruldu.
Bize aktarılan ve ziyaret ettiğimiz şirketlerin neredeyse
hepsinde değinilen bir diğer problem ise mesleğin
ekonomik kaygılardan ötürü tam performans ile
yapılmaması ve bunun sektöre verdiği zarardı. Sektör
tarafından Jeofiziğin bilimsel tarafının göz ardı edildiği
gözlemlendi. Bunun sebebi olarak ticari kaygılar ve
maliyet düşürme politikaları ilk bakışta aklımıza gelen
faktörlerdi. Bu tutumun sektördeki çalışma ve sonuç
kalitesini düşüreceği yönünde fikir beyanında bulunuldu.
Türkiye’de jeofizik mühendisinin çok olmasına rağmen
neden yeraltı kaynaklarımızı daha fazla çıkartamıyoruz,
deprem bölgesi olmamıza rağmen neden en küçük
depremden can kaybımız en fazla ve neden yapılan
binalar sağlam değil?Jeofizik Mühendislerinin Ülkelere
göre Dağılımı;1989'da yapılan araştırmalara göre
dünyada toplam 72.000 jeofizik mühendisi
bulunmaktadır. Yapılan araştırmalara göre ülkemizde
Jeofizik Mühendisleri Odası'na kayıtlı 5000 üyenin ve
toplamda 12000 Jeofizik mühendisinin yüzde 40'ı işsizdir
(www.jeofizik.org.tr). Dünyadaki Jeofizik
mühendislerinin ülkelere göre dağılımına baktığımızda en
yüksek rakam Rusya'da (Eski Sovyetler Birliği) olup
daha sonra Çin gelir. En düşük sayı ise Afrika'dadır. Bu
durum ülkelerin nüfusu ve ekonomik gelişmesi ile
ilgilidir.Ülke ekonomisi diğer bir değişle bir ülkede kişi
başına düşen yıllık gelir miktarına göre ülkeleri üç gruba
ayırabiliriz. Bunlar gelişmekte olan, gelişmiş fakat yeraltı
kaynağı açısından fakir, gelişmiş ve kaynakça zengin
ülkelerdir. İlk gruba giren ülkelere Hindistan ve Kenya,
ikinci gruba Almanya, Fransa, Japonya, Hollanda, üçüncü
gruba ise Avusturalya, Kanada, Norveç, Rusya ve ABD
gibi ülkeleri örnek gösterebiliriz.Yani buradan yola
çıkılacak olunursa ülke gelişiminde jeofizik
araştırmaların önemli bir yeri bulunmaktadır.
SONUÇ
Ülkemizin gelişiminde de önemli rol oynayan jeofizik
mühendisliği ve var olduğumuz sürece devam eden
deprem,toprak kayması vb. olayların önlenmesi, yapıların
sağlam ve insan hayatını tehlikeye atmayacak şekilde
üretilmesi, ayrıca üzerinde yaşadığımız gezegenin
dinamiklerini ve işleyişini anlamak için biz jeofizik
mühendislerinin bilinçli ve işini doğru yapma konusunda
ısrarcı olup,bir mimarın,inşaat mühendisinin ve
müteahhittin işi ucuza yaptırma konusundakitalepleri
karşılamayıp bunun daha sonradan çok daha büyük
maddi ve manevi zararlar doğurabileceğini
açıklamamızın, bizim de kar elde edebileceğimiz etüd
çalışmaları yapmamızın, mesleğimizin önemini her
platformda belirtmemizin gerekliliği; sonuç olarak ticari
kaygılardan kurtulmuş, bilimi ve insan sağlığını her
zaman en ön planda tutan bir sektörün yeterince reklam
yapıldığı takdirde gelişeceği ve hakkettiği değeri göreceği
gözlemlendi.
KATKI BELİRLEME
Öncelikle bu deneyimlere sahip olmamızı sağlayan
mühendislik jeofiziğinde neler yapabileceğimiz
konusunda arkamızda duran;İ.Ü.Öğretim üyesi Prof.Dr.
Ali Osman ÖNCEL’e ve kapılarını sonuna kadar açan ve
bilgilerini bizlerle paylaşan İz Mühendislik Jeofizik Müh.
Zafer DEMİR,Yer Mühendislik Jeofizik
Müh.ErdalÜREK,İstanbul Zemin Jeofizik Müh.Kasım
ÖZTÜRK, Geometrik Mühendislik Jeofizik Müh.Rıza
Çetin TÜRKMEN,Tektik Mühendislik Jeofizik
Müh.UfukAKÇAY’a teşekkür ederiz.