4. Enterococcus cinsi, insan ve
hayvan doğal florasında
bulunduğu gibi bazı yiyecek ve
içeceklerde de bulunabilir. (süt,
peynir, et, sebze gibi )
5. Enterococcus cinsi, hastane
enfeksiyonlarında büyük tehlike
oluşturmaktadır. Örneğin; ürüner
enfeksiyon, endokardit, kanda
iltihap, yara iltihapları gibi önemli
hastalıklara neden olmaktadır.
Buna ek olarak, antibiyotik direnç
genlerini ve virulans faktörlerini
kazanabilme yeteneği vardır.
6. Jelatinaz, ekstrasellüler çinko-
endopeptidazdır ve birçok çalışmada
virulans faktörü olduğu belirlenmiştir.
Jelatinazı kodlayan gen, gelE’ dir.
gelE yaygın olarak E.faecalis’ te fsr
geni ile birlikte bulunur. Jelatinaz;
jelatini, kazeini, hemoglobini ve diğer
biyoaktif peptidleri hidrolize eder.
7. Hemolizin(sitolizin) birçok Gram(+)
bakteride, bakterisidal etkiye ve
hemolitik aktivitesi vardır.
Bu enzim cylA, cylB, cylM genlerinin
etkileşimi ile aktivitesini oluşturur.
8. Enterococcus yüzey proteini (Esp),
üriner enfeksiyonlar gibi birçok
enterekok enfeksiyonlarının
devamlılığını ve konalizasyonunu
sağlarken ayrıca biofilm oluşumunu da
sağlar.
9. Virulans faktörleri E.faecalis’ te
genellikle E.faecium’ a göre daha
yaygındır. E.faecalis entrekok
bağlantılı hastane enfeksiyonlarının
%80’den daha fazla bir oranda
sorumludur. E.faecalis’ in virulans
faktörleri genel durumu iyi olan
hastalarda daha zararsız olmasına
rağmen hastanede yatan genel
durumu kötü hastalardan daha
etkilidir.
10. Enterokok klinik izolatları, immün
sistemi zayıf hastalarda potansiyel
hastalık etmenidir.
E.feacalis virulans belirleyicileri
hastalığın şiddetiyle yakından
ilişkilidir ve bu virulans faktörlerinin
etkisi hayvan modellerinde ve
hücrelerde gösterilmiştir. Ancak,
hayvan ve gıda orijinli enterokok
virulans faktör çalışmaları azdır.
11. Bu nedenle, bu çalışmada Kore’de
bulunan tavuklardan ve
domuzlardan elde edilen E.faecalis
izolatlarının üzerinde durulmuştur.
13. E.faecalis izolatları daha önceki
çalışmalarda olduğu gibi Kore’ deki
mezbahalarda izole edildi. Özellikle
de fekal örnekler bile-esculin azide
broth (BD BBL, Spark, MD, USA)’ da 24
saat 35°C’ de inokule edildi ve izolatlar
Enterecoccus agara (BD BBL) ekilip, 24
saat boyunca 35°C’ de inkübe edildi.
E.Faecalis’ in identifikasyonları VITEK
system (bioMérieux,Hazelwood, MO,
USA) kullanılarak yapıldı. E.Faecalis PCR
ile teyit edildi.
14. 22 tanesi tavuktan, 19 tanesi domuzdan
olmak üzere toplam 41 tane E.faecalis
izolatı ve bu izolatlarda virulans
faktörlerinin varlığı araştırıldı.
15. Jelatinaz aktivitesi ve hemolizin aktivitesinin
gelE, fsr , esp, cylA, cylB, cylM genlerinin
ekspresyonu ile paralel olduğu anlaşılmıştır.
16. Jelatinaz aktivitesinin belirlenmesi için,
%1.5’ luk skim milk (Difco,MD,USA) içeren
triptik soy agar plakalarına hazırlanıp 37°C’
de gecelik inokulasyona bırakıldı.Daha
sonra soğutulup 2 saat oda sıcaklığında
bekletildi ve jelatinaz aktivitesi belirlendi.
17. Jelatinaz aktivitesi gösteren kolonilerin etrafında şeffaf halde haleler
belirlenmiştir.
18. Hemolizin aktivitesinin belirlenmesi için,
Columbia Blood Agar (Oxoid, UK)’ a %5lik
defibrine at kanı içeren plakalarda 37°C’ de
48saat inkübe edilmiştir.
Kolonilerin etrafındaki beyaz zonlar ß-
hemolitik aktiviteyi göstermektedir.
19. Virulans genlerinin PCR ile
belirlenmesinde jelatinaz; gelE, fsr, esp
ve sitolizin ekspresyonlarıyla ilgli genler
belirlenmiştir.
20. Primer setleri ve PCR koşulları tabloda gösterilmiştir.
E. faecalis’ in ATCC 51299 nolu suşunun DNA’ sı PCR
reaksiyonlarında pozitif suş olarak belirlendi.
21. 41 örnek arasında belirlenen virulansların
dağılımı jelatinaz ve ß-hemolitik aktiviteleri
tablo-2 de gösterilmiştir.
22. Toplam izolatların %85.4’ünde jelatinaz
aktivitesi, %12.2’inde ise ß-hemolitik
aktivite görülmüştür.
Tavuk izolatlarının %91’inde jelatinaz
aktivitesine rastlanmıştır. Kümes hayvan
orijinli izole edilen daha önceki raporlarda
bu oran %88di.
Domuz izolatlarında %79 oranında
jelatinaz aktivitesine rastlanmıştır.Bu oran
domuzlarda daha önce %68.4 idi.
23. Genel olarak jelatinaz aktivitesinin yaygınlığı
bu çalışmada gıda ve klinik enterokok izolat
raporlarınkinden daha çok bulunmuştur.
(Gıda da %56, klinikte %33-55)
24. Jelatinaz ile ß-hemolitik aktiviteyi
karşılaştırırsak 41 izolatın, 5’ inde ß-
hemolitik aktivite gösterilmiştir.
5 örneğin 4’ü domuz orijinli olup, tavukta
22 izolattan yalnızca 1’inde ß-hemolitik
aktivite gözlemlenmiştir.
25. PCR ile entrekok surface proteini (esp)
kodlayan gen, 41 izolattan yalnızca 10
tanesinde belirlenmiştir. Domuzdan izole
edilen 19 tane izolatın, 8inde esp genine
rastlanmıştır.
İnsan izolatların da bakteremi ve endokardit
hastalıklarında esp içeren Enterococcus
belirlenebilir.
26. Tabloda, ß-hemolitik aktiviteye sahip enterokokların
hepsinin esp geni barındırdığını fakat jelatinaz aktiviteye
sahip olanlarda esp geninin barındırmağı görülmektedir.
27. ß-hemolizimin prevalansı (%12.2),(5) diğer
raporlara göre çok daha düşüktür. (Klinik ve
gıda izolatlarında %17-22)
Tüm E.faecalis’ler yalnızca esp geni
içermektedirler ve jelatinaz aktivitesinden
yoksundurlar.
Diğer kalan 36 izolatta tüm sitolizin genlerinin
hepsine rastlanmamış ve hemolitik aktivite
gözlemlenmemiştir.
28. Jelatinaz aktivitesi ve gelE ve fsr
lokularının(fsrA, fsrB, ve fsrC) genotipi
lokularının
arasındaki korelasyon tabloda
gösterilmiştir.
29. 35 pozitif jelatinaz suşlardan 31 tanesi
gelE ve fsrABC genlerini içermektedir.
Geriye kalan 6 jelatinaz negatif suştan 2
tanesi fsrABC ve gelE genlerini
içermektedir. Fakat bu durum henüz
açıklanmamıştır. Diğer yazarlarda bazı
enterokok türlerinin genotip ve fenotip
tutarsızlığını rapor etmiştir.
30. Bu çalışmadaki bilgiler Kore’ nin çitflik
hayvanlarının Enterococcus virulans
faktörlerinin prevalansının
gözlemlenmesinde yardımcı olabilir.
Enterococcus türlerinin hayvan kaynaklı
gıda ürünlerinde rezervuar olabileceği göz
önüne alınabilir.