2. “Filozoflar şimdiye kadar dünyayı sadece erkeklere göre yorumladılar.Fakat onun insanlık bakımından değiştirebilmesi kadınca da yorumlanmasını gerektirir.” IrmtraudMORGNER
11. Sonradan “cadı avı” olarak anılacak olan kanı susamışlık derecesine varan kadın düşmanlığının ilk kanlı kurbanı olmuştur.
12.
13. Ortaçağ’da Kadının Yeri; Ortaçağ kadınlara çok büyük baskıların yapıldığı bir çağ olarak tanınmıştır. Kilise egemendi.Bilim ve felsefe ile uğraşan kadınlar cadı olarak anılıyordu. Kadınlarının kendi çağlarının kültürel hayatının etkin şekilde katılma olanakları çok azdı.Çok az olanaklardan biri olan manastıra girmekle bu katılımı sağlayabiliyorlardı.
20. Rönesans - Reform İtalyan rönesansı süresince yani antikçağ kültür geleneğinin “yeniden doğuşu” ile,14. ve 15. yüzyılda yeni bir kadın tipi “Virago” kültürlü “erkek kadın” tipi ortaya çıktı. Rönesans felsefi tarihi bakımından hiçbir yeni sistemin ortaya çıkmadığı bir geçiş dönemi sayılır. Rönesans bütünüyle alındığında kadınlar için oldukça geriye atılmış büyük bir adımdı.Antikçağın düşünce dağarcığının yeniden doğuşu bu çağın kadın düşmanı düşüncelerinin de rönesansı olmuştur.
21. “ Cadı takipleri” adı verilen davalar yüzünden bir milyondan fazla kadın işkenceye uğradı ve yakıldı.”
25. Teresa vonAvila ‘Vida’ adlı eseri Montaigne’in keşfettiği düşünülen deneme formunun ilk örneğidir.
26.
27. Bu çağda kadınlar hala eskiden olduğu gibi, mal edinme, özgürlük ya da düşüncesini serbestçe söylemek hakkından yoksundu.
28. Aydınlanmanın birkaç erkek kuramcısı, örneğin Jean De Condorcet kadına da eşit haklara sahip olma olanağı verilmedikçe devrimin amacına ulaşmayacağını ileri sürmüştür
29.
30. Düşünsel romantik akım felsefenin büyük sistemler kurma geleneğinden ayrıldı.Romantik akım zaman bakımından aydınlanmanın son zamanlarıyla kesişip Alman idealizm felsefesiyle yapılan hesaplaşmalar içinde oluşmuş ve gelişmiştir.
31.
32. MaryAstell “Eğer Tanrı kadının anlayış yeteneğini kullanmasını istemeseydi, ona bunu vermezdi; çünkü o hiçbir şeyi boş yere yapmaz.”
33. MaryWollsonecraft İlk kez İngiltere’de kadınların toplumsal hakları üzerine bir kitap yayınladı. Böylece feminizmin temelleri atılmış oluyordu.
34. Olympe de Gouges ” Kadının idam sehpasına çıkma hakkı var; aynı şekilde bir konuşma kürsüsüne hakkı da verilmeli ona…”
36. 19.Yüzyılın sonlarında Aydınlanmanın başlangıçlarındaki kadının da erkek gibi akıl yeteneğine sahip olduğu düşüncesi silinerek,geleneksel kadın imgesine geri dönüldü.Bu durum,kadın haklarını savunanların harekete geçmesine neden oldu.