2. Funda Mumcuoğlu kendini modaya,
Sırma Umur Procter&Gamble& a,
Canan Ediboğlu Shell Türkiye’ye adamış üç isim ve Ortak özellikleri,
sektörlerinde sıkı birer iş kadını olmaları.
Karşınızda perakende, akaryakıt ve moda sektörlerinin leydilerinden kariyer sırları...
3. Funda Mumcuoğlu
Müşterilerim Marc Jacobs, Donna Karan, Catherine Malandrino....
New York’ta moda sektöründe, tanıtım tasarımcılığı yapan
Funda Mumcuoğlu, heyecan verici bir işe sahip olmanın tadını
çıkarıyor. Marc Jacobs, Donna Karan, Catherine Malandrino gibi
ünlü markalar için özel etkinlik ve tanıtım projeleri gerçekleştirirken, bir etkinliğin
marka stratejisinden, grafik tasarımlarına, tema ve konsept geliştirmekten, servis
elemanlarının kıyafetlerine kadar konseptler hazırlıyor.
4. Tanıtım tasarımcılığı nedir?
Fiyat ve ürün kalitesi bakımından rekabet etmenin çok güç olduğu lüks ürünler
sektöründe farklılık yaratmak büyük bir ihtiyaç. Tıpkı kendilerini rakiplerinden ayrıştırmak için
ürün tasarımını öne almaları gibi, marka değerini hedef kitleye etkili bir şekilde ulaştırmak
isteyen şirketler, marka tanıtımında da tasarımı ön plana çekmeyi hedefliyorlar.
Bu anlayışla orjinal adıyla event marketing designer yani; tanıtım tasarımcıları; ortaya çıktı.
Son zamanlarda Amerika’da yeni akım olarak kabul edilen bu meslek, Avrupa kapitallerinde
de hızla gelişiyor.
5. Nasıl gelişti bu meslek?
Rekabetin artmasıyla farklılaşma ve tasarım olguları etki gücünü arttırırken, şirketler sektörde öncü olmak
için standart dışı, çarpıcı ve etkili fikirlerle marka iletişiminde farlılık yaratmaya önem vermeye başladılar.
Bu doğrultuda katma değer sağlayacak, hedef kitlelerini kategorize ederek niş pazarlama yapabilecek proje
ve etkinliklere konstanstre olmaya başladılar.
Müşterileriniz kimler? Çalıştığınız projelerden bir örnek verebilir misiniz?
Müşterilerim genellikle lüks sektöründen. Aralarından en bilinenleri Marc Jacobs, Donna Karan,
Catherine Malandrino, Leigh Bantivoglio. Projelerimiz genelde müşterinin amacına ve markasının ihtiyacına
uygun olması açısından çok çeşitli. Sözgelimi bir parfüm markasının özel tanıtımı, bir giyim markasının özel
Müşterilerine hazırladığı alışveriş ve gezi programı ya da aynı sektörde marka kirliğinden boğulan ürünlerin
rakiplerinden farklılaşması gibi çeşitli çalışmalarımız oluyor. Tüm bunları çalıştığımız firmanın
ajans ve medya şirketleri ile birlikte gerçekleştirerek tanıtım kampanyasını pekiştiriyoruz.
Peki, bir tanıtım tasarımcısı ne yapar, nasıl çalışır?
Kendi adıma kurduğum şirket ve ekibimle beraber, öncelikle firmanın sektörüne yönelik pazar
araştırmalarını değerlendiriyoruz. Çalıştığımız markanın misyon ve vizyonu ışığında bir konsept geliştirip,
marka iletişimine yönelik tanıtım tasarlıyoruz ve strateji belirliyoruz.
Çalışmalarımızdaki en can alıcı nokta kime neyi satıyor olduğumuzu iyi bilmek, günün trend ve ihtiyaçlarını
bu doğrultuda projeye entegre etmek ve hepsinden daha önemlisi yenilikçi bir
anlayışla şaşırtmak ve kitlesel heyecan yaratabilmek .
6. Siz bu işe nasıl başladınız?
Medya eğitimi almak üzere Amerika’ya geldiğim günden bu yana karşıma çıkan her fırsatı
değerlendirmek için çok çaba harcadım. Çok staj yaptım, çok müşterisi olan firmalarla çalıştım.
Profesyonel geçmişimdeki reklam, pazarlama ve marka danışmanlığı alanlarındaki iş
deneyimlerimde çok etkili oldu. Konsept geliştirme, yönetim, strateji belirleme ve uygulama,
Pazarlama deneyimlerimin yanı sıra müşterilerle bire bir çalışma fırsatı bulduğumdan alt yapı
Hazırlanmış oldu. Tanıtım tasarımcılığı da tüm bu birikimlerin sinerjisinden oluşuyor.
BAŞARI SIRLARI
Araştırmacı, yeniliklere açık, aktif hayatı ve sıra dışı yaşamayı seven kişiliklere çok uygun bir iş dalı.
Kariyer gelişimi için ise, çok yeni bir meslek olduğu için sistemleşmiş gelişim yolu yok henüz,
ancak halkla ilişkiler, medya veya marka danışmanlığı eğitimi alan kişilerin tanıtım tasarımcılığına
geçişi daha kolay olabilir.
7. CANAN EDİBOĞLU
Kendimi dar bir alana hapsetmedim...
Shell Türkiye Genel Müdürü Canan Ediboğlu, akaryakıt gibi erkek
egemen bir sektörde ilk kadın Genel Müdür olarak dikkati çekti.
Göreve geldiğinden beri önemli başarılara imza atarak hep gündemde
kalan Ediboğlu, bugün Türk iş dünyasının en güçlü kadınları arasında
üst sıralarda yer alıyor.
8. Bir kadın yönetici şirkete erkeklerden farklı ne katabilir?
Kadın ve erkek arasında iş dünyasında bir fark yok. Ancak kadın yöneticilerin insanlar arası
ilişkilere daha esnek, çatışmadan çok uzlaşmaya yatkın bir boyut getirebileceğini düşünüyorum.
Akaryakıt gibi özellikle erkek egemen bir sektörde kadın patron olmanın zorluklarını
yaşadınız mı?
Gerçekten de hem Shell Türkiye’nin, hem de Türk petrol sektöründe de ilk kadın genel müdür
olmak gibi ilginç bir deneyim yaşadım ve yaşamaya devam ediyorum. Basından da, sektörden de,
sürekli ilişki içinde olduğum kamu yöneticilerinden de büyük destek ve beni çok motive eden bir
ilgi gördüm. Toplumumuz, kadını yönetim pozisyonlarında görmek istiyor. Söylediğiniz bir bakıma
doğru. Akaryakıt sektörü maskülen bir sektör olagelmiş.
Kabul görmek için bir erkekten daha çok çaba sarf etmeniz gerektiğini hissetmediniz mi?
Bu konuda Shell ailesinin bir üyesi olarak kendimi çok şanslı görüyorum. Dünyanın her köşesinde
Shell şirketleri kadına karşı ayrımcılık konusunda en uzlaşmaz tavrı alan şirketlerden biridir ve
bu konuya büyük önem verir. Ben Shell;in modern ortamında kariyer yapmak gibi bir ayrıcalığa
sahip oldum. Bu yüzden cinsiyet ayrımcılığına karşı mücadele etmekle zaman kaybetmedim,
profesyonel olarak kendimi geliştirmeye ve sürekli öğrenmeye odaklandım.
9. AB ile birlikte iş dünyasında neler değişecek?
AB, ülkemizin sosyal konulardaki çıtasını yükseltecek, uluslararası normların hayata geçirilmesini
sağlayacaktır. Bu, kadınların çalışma ve toplumsal yaşama katılımı için de geçerli.
Aile yaşamınız, yoğun iş temponuzdan etkileniyor mu?
Tabii ilk başta ailem geliyor. Bunun yanı sıra sosyal yaşamım da benim için önemli; çünkü kendimi
dar bir alana hapsetmekten hep kaçınmışımdır. Spor aktivitelerine, özellikle de tenise hayatımda
her zaman yer var.
BAŞARI SIRLARI
Kendini sürekli geliştirmek, sorumluluk ve inisiyatif almak, iyi bir takım oyuncusu olmak, takım
çalışması ve liderlik becerilerini sürekli geliştirmek başarı sırlarımın başında geliyor.
Ancak kadınların üstlendikleri ailevi sorumluluklar, kimi zaman onların kendi zihinlerindeki
koşullandırmalar ya da önyargılar, gelişmeleri önünde önemli bir engel oluşturabiliyor.
Bu yüzden kadınların kendilerine güvenmelerini, özgüvenlerini sürekli geliştirmelerini, çalışma
hayatında kadın kimliklerinin ön plana çıkartılmasını reddetmelerini öneririm. Kadınlar, tüm
yönetim kadrolarından, kadın ya da erkek olarak değerlendirilmelerini değil, başarı açısından
değerlendirilmelerini yüksek sesle dile getirmeliler.
10. SIRMA UMUR
Patron ve eleman idare etmesi önemli...
168 yıllık 300 markalı bir dünya devi, dünyanın en büyük
şirketlerinden biri olan Procter&Gamble’ın ilk kadın genel
müdürü o.
11. Robert Kolej ve Boğaziçi Üniversitesi;nde okumuşsunuz. Başarılı bir öğrenci miydiniz?
Okul bizi çok değişik yönlerde geliştirdi. Kendime güvenmeyi, çekinmeden konuşmayı, kendimi
doğru ifade edebilmeyi, fikirlerimi savunmayı orada öğrendim. Notlarım iyi değildi. Ama kendimi
kötü bir öğrenci gibi hissetmedim hiç. Değişik kulüp üyelikleri, voleybol takımı, edebiyattan zevk
alma ve hala çok sıkı devam eden arkadaşlıklar arasında mükemmel bir 7 sene geçirdim lisede.
Bu gün başarılı bir iş kadını olarak addediliyorsam lise hayatımın bunda rolü çok büyük
.
P&G’yi seçmenizin sebebi neydi?
Benim için Procter&Gamble pazarlama kitaplarında örnek verilen başarılı bir şirketti. Pazarlama,
reklam alanında çalışmak istiyordum. Orada çalışan bir arkadaşımın sayesinde başvurdum. Beni
iyi tanıyan arkadaşlarımın olması ne iyi. Daha görüşmeye gittiğim günden şirketi sevdim. O zaman
öyle şık ofisleri filan da yoktu. Ama çalışanlar sıcakkanlıydılar, herkes çok dostça davranıyordu,
bana sorulan sorular çok akıllıcaydı. O sıralarda Procter Türkiye;de çok yeniydi. Rejoice piyasaya
yeni sürülmüştü, reklamları yeni yeni başlamıştı ve stratejilerine hayran kalmıştım. Anlayacağınız
her şey güven uyandırıyordu. İlk tanışmada sevdim yani, sonra da yıllar geçtikçe daha çok
bağlandım.
12. P&G Türkiye'de neler öğrendiniz?
Çok şey. İş dünyasını, pazarlamanın ne olduğunu, iş ilişkilerini, patron ve eleman idare
etmesini öğrendim. İş dünyasının dedikleri gibi acımasız olmak zorunda olmadığını gördüm.
Procter için okul gibi diyorlar Amerika’da,doğru hakikaten. Şirket, Türkiye’de yeni olduğu için
müdürler hep yabancıydı o zaman. Bir grup yabancı yöneticinin dilini bile bilmedikleri bir ülkede
rekabet etmelerini ve başarılı olmalarını takip ettim. Benim için en önemlisi bu oldu herhalde.
Bu sayede ben de daha sonra dilini bile bilmediğim ülkelerde başarılı olabildim. Aynı zamanda
eleman yetiştirmesini öğrendim. Bu P&G;nin en önem verdiği konulardan biri. Bu sayede 15
senede hiç Türk olmayan bir şirketin şimdi bütün kademelerini Türkler oluşturuyor, yurt dışına
yönetici gönderebiliyor ve başarılı oluyor.
13. Amerika'ya gelinceye kadar hangi görevlerde bulundunuz?
Belçika’da, çok kısa bir süre Almanya;da ve İsviçre;de çalıştım. Bu görevlerin hepsi Batı Avrupa
pazarlarını içeriyordu. Belçikadayken ev temizlik ürünleri, Almanya ve İsviçre;deyken kadın bakım
ürünleri pazarlama direktörlüğü yaptım.
Kendinizi 168 yıllık, 300 markalı bir dünya devinin tepelerinde gibi hissediyor musunuz?
Genellikle hayır. Hala annemin küçük kızıyım ben. Ama bazen sorumluluk duygusunu yüklü bir
şekilde hissediyorum. Özellikle de önemli bir karar almam gerekirken.
Hangi özelliklerinizle P&G Kişisel Temizlik ve Bakım Ürünleri ABD ve Kanada Genel Müdürü
oldunuz sizce?
Öncelikle bir önceki görevlerimdeki sonuçlar tabii. Onlar iyi olmasa mümkün olmazdı. Birlikte
çalıştığım ekip açısından her zaman çok şanslı oldum, birbirine güvenen, akıllı, atak insanlardan
oluşan ekiplerim oldu hep. Böylece iyi sonuçlar elde ettik. En önemli özelliğimin fırsatları
yakalayabilmek olduğunu düşünüyorum. Fırsatları ya da iyi fikirleri kendim yaratmasam bile
gördüğüm zaman yakalayabiliyorum.
14. Bir gününüz nasıl geçiyor?
Toplantılarla geçiyor genellikle. Reklam ajanslarıyla, toptancılarla, üretimle ilgili, bazen de yeni
ürün geliştirme projeleri... Her sabah, günlük ajandama ve kimlerin ne konuda görüşmek
istediğine bakıp, hangi konuda zaman harcayıp hangisinde harcamayacağıma karar veririm.
Buna karar verince günün geri kalan kısmı ne yaptığımı fark etmeden geçip gider. Akşamları
arkadaşlarla yemeğe gitmeyi filan isterim, ama yorgunluktan eve gelip kendimi elimde bir dergi
kitapla televizyon önünde bulurum.
Kadın yönetici olmakla erkek yönetici olmak arasında fark var mı sizce?
Benim gözlemlediğim en büyük fark şu; büyük çoğunlukta erkekler için iş, hayatın merkezi.
Çoğu erkek için iş hayatında başarı en önemli şey. İş, zor bir karar almaya geldiğinde kadınlar
çok daha sağduyu sahibi oluyorlar, erkekler çok daha duygusal, çünkü kadınların daha dengeli bir
bakış açıları oluyor. Yine aynı sebepten erkekler daha fazla sadece sonuç alma düşüncesiyle
hareket ediyorlar. Kadınlar için ise bazen işlerin ;nasıl; yapıldığı sonuçlar kadar önemli oluyor.
15. Bundan sonra ne yapmak istiyorsunuz?
Geçtiğimiz 10 sene içinde bayağı değişik yer ve çalışma çevresi gördüm. Bundan sonra en
sevdiğim yerlerde çalışmayı istiyorum. Dolayısıyla Amerika;da 2- 3 sene çalıştıktan sonra,
Türkiye’ye ya da Avrupa'ya dönmek istiyorum.
BAŞARI SIRLARI
Mümkün olduğu kadar hiyerarşiden uzak olmaya çalışıyorum. Zaten, P&G de genel olarak
seviyeler daraltıcı şekilde değil. Bay, bayan, Mr. ya da Mrs. yok. Herkes birbirine ilk adıyla hitap
ediyor. Buraya geldiğimde ilk yaptığım iş, ofisimin duvarlarını kaldırtmak oldu. Açıkta orta yerde
büyük bir masam var, böylece kalın duvar ve kapıların arkasında değilim. Mümkün olduğu kadar
gelip geçenle konuşuyorum, böylece ;patron; imajı da azalıyor tabii. Mümkün olduğu kadar
herkesin benimle rahat olmasına çalışıyorum. Böylece her şeye daha yakın oluyorum, haberler
iyisiyle kötüsüyle bana ulaşıyor. Kimse sır saklamaya çalışmıyor. Ya da ben öyle olduğunu
düşünüyorum.