2. TOLMAN
• Edward Chace Tolman 1886’da doğmuştur.
• Ünlü bir Amerikan psikoloğudur.
• Davranış psikoloji üzerine yaptığı araştırmalarla ünlü
olmuştur.
• Geştalt Psikolojisiyle ilgilenmiştir.
• Tolman sıçanlar kullanarak bilenen deneysel bir
labirentin içinde onları gözlemlemiş ve en etkili
makalesini yazmıştır.
• Tolman psikolojide kaygıyı oluşturan tekrar eden insan
problemlerini incelemiştir.
• Ayrıca Drives Toward War adlı bir kitabı vardır.
3. TOLMAN’IN
ÖĞRENME KURAMI
• Tolman'ın amaçlı davranışçılığı
• Bütüncü davranış
• Tolman'a göre öğrenme
• Zihinsel deneme yanılma
• Performansa karşı öğrenme
• Tepki öğrenmeye karşı Amaç Öğrenme Kartları
4. • Tolman, "Hayvanlarda ve İnsanlarda Amaçlı
Davranış" adlı temel çalışmasında kuramını
amaçlı davranışçılık olarak nitelendirmektedir.
Daha sonra, bu kuramı işaret-gestalt ya da
beklenti kuramı olarak adlandırmıştır.
• Tolman'ın öğrenme kuramı davranışçılık ile
Gestalt'ı birleştiren bir kuramdır. Tolman,
davranışçılar gibi psikolojinin tamamıyla objektif
bir bilim olmasını savunmuş, içebakış yöntemini
reddetmiştir. Tolman, insan ya da hayvan
davranışlarının, onların amaçları, niyetleri,
bilgileri, düşünmeleri, planlamaları,
anlamlandırmaları ile nasıl ilişkili olduğu
açıklamaya çalışmıştır.
5. • (Gestalt Psikolojisi:Gestalt psikolojisi bilişsel
süreçler içerisinde özellikle "algı" ve "algısal
örgütlenme" konularında yoğunlaşmış psikoloji
teorisidir.)
• (İçe Bakış Yöntemi:Psikolojide bir insanın kendi
kendini incelemesine,bir olay yada etki
karşısında duydukları,düşündüklerini
açıklamasına içe bakış (iç gözlem) denir.
İçebakış yönteminde inceleyen ve incelenen
aynı varlıktır.)
6. • Tolman küçük davranış birimleriyle değil,
bütüncü davranışlarla çalışmak gerektiğini
savunmuştur.
• Tolman, davranışçıların, davranışı çok küçük
birimlere analiz ederken, bütünü gözden
kaçırdıklarını ifade etmiştir.
• Ona göre davranış;
Amaca yöneliktir; davranış, ulaşılacak amaç
doğrultusunda, çevre koşullarına göre
değiştirilebilir, uyum sağlayabilir bir özelliğe
sahiptir.
7. TOLMAN'IN
AMAÇLI DAVRANIŞÇILIĞI
• Tolman, davranışçılığın objektifliğini
benimsemiştir
• Tolman’a göre davranış amaca yönelik
etkinliktir.
• Labirent içindeki fare için amaç yiyeceği elde
etmek ise, onun yiyeceği arama davranışı
yiyeceği buluncaya kadar sürecektir.
8. (Amaç;Yiyeceği elde etmek Davranış;Yiyeceği
aramak Süreç; Yiyeceği elde edene kadar
sürecektir.)
(Örnek; Ortam;Oda Amaç; Çorabın tekini bulmak
Davranış; Çorabı aramak Süreç; Çorabı bulana
kadar sürecektir)
• Bu durumdaki farenin veya insanın davranışı
amaçsaldır; yani amaca yöneliktir.
• Tolman'a göre davranış amaca yönelik ise,
organizma çevreyi araştırma ve amaca ulaşma
çabasını sürdürecektir.
• Yani davranış belli bir amaca yöneliktir.
9. • Davranış aynı zamanda organizmayı amaca
ulaştıracak şekilde değişen koşullara göre
değişir, uyum sağlar.
• Örneğin; Birey işyerine kendi otomobiliyle
gidebilir. Otomobili o gün yoksa taksiyle,
otobüsle, bisikletle gidebilir.Ya da yürüyebilir.
• Organizma değişen çeşitli koşullara,
sınırlamalara göre kendi bilgisini kullanarak
amaca ulaştıracak en uygun davranışı seçer ve
uygular.
10. • Davranış amaca yönelik olduğunda, amaç bazı
şeylerden çıkmak, bazılarını da elde etmek
olabilir.
• Örneğin; Kafesteki kuş, kafesten kaçmak için
çabalarken; bir satıcı malının satışından kar
elde etmeye uğraşır.
• Sonuçta davranış, organizmanın ulaşmak
istediği ürün yani amaç tarafından yönlendirilir.
• Tolman davranışı amaç etrafında organize ettiğinden,
kuramına amaçlı davranışçılık adı verilmekle birlikte,
parçacı davranış değil, bütüncü (molar) davranış
üstünde çalışmak gereğini de vurgulamıştır.
11. BÜTÜNCÜ (MOLAR) DAVRANIŞ
• Bütüncü davranışın ana niteliği amaçlı
oluşudur.
• Tolman'a göre davranışı küçük parçalara,
elementlere ayırarak çalışmak, davranışın
anlamını kaybettirmektedir.
• Bütüncü davranış, anlamı olan nisbeten
büyükçe bir birimdir. Örneğin; farenin labirentte
yiyeceği bulması, işe arabayla gitme, yemek
pişirme, çamaşır yıkama, sınavda cevapları
yazma vb. davranışlar bütüncü davranışlardır.
12. MOLEKÜLER DAVRANIŞ:
Fizyolojik davranışlardır. Uyumak, yemeği
midede hazmetmek vb.
MOLAR DAVRANIŞ:
• 1. Tamamen psikolojik bir davranıştır.
• 2. Bir başlangıcı ve bir sonucu vardır.
• 3. İhtiyaçlarla başlar, ihtiyaçlarla hedefe
yönelir. İhtiyaç ve hedef kesinlikle birbirinden
ayrılmaz. Örnek: Bir köpeğin gizlediği kemiği
bulup yemesi, molar davranıştır. Ancak kemiği
midede sindirmesi ise moleküler bir davranıştır.
13. • Tolman, açıkça bütüncü davranışların
çalışılması gerektiğini, davranışı moleküler olan
hareketlere düşürerek çalışmanın davranışın
bütünlüğünü ve anlamını kaybettirebildiğini
düşünmüştür.
• Kısacası Tolman'ın amaçlı davranışçılık
kuramında davranış; amaçlıdır, bütüncüdür,
bilişseldir.
14. TOLMAN’A GÖRE ÖĞRENME
• Tolman'a göre öğrenme temel olarak çevreyi
keşfetme sürecidir.
• Tolman'ın temel inancına göre, organizma
kendini amaçlarına ulaştırabilecek çevre
hakkında bilgi edinmektedir
• Organizma bir işaretin diğer bir işarete
sürdüğünü keşfeder ve bunları kullanarak
amacına ulaşır.
• Örneğin bir öğrenci gündüz saat 12:00
olduğunda bunu öğle yemeğinin izleyeceğini
öğrenir.
15. • Öğrenci için saat 12.00 olduğunda öğle yemeği
yeme beklentisi oluşur.
• Bu nedenle Tolman uyarı-tepki kuramcısı değil
uyarı-uyarı kuramcasıdır.
16. •Beklenti: Kapı ziline basıldığında zil sesinin
duyulması beklenir. Kapı ziline basıp da zil
sesinin duyulmasını beklemek bir beklentidir.
•Denence: Yaşantı geçirmeden önceki ilk geçici
beklentilere denir. Yaşantılarla doğrulanır yada
doğrulanmaz. Doğrulandığında beklenti devam
eder. Doğrulanmadığında ise terk edilir. Örneğin
lezzetli bir yemek yeme beklentisiyle lokantaya
giden kişi eğer yemeği beğenmemişse denence
doğrulanmamıştır. Ve gelecek sefer aynı
lokantaya gitmez.
17. • Güdülenme: Organizmanın çevredeki hangi
olaylara dikkat edeceğini belirler. Örneğin aç bir
organizma çevredeki yiyeceklere, susuz bir
organizmada çevredeki su ile ilgili uyarıcılara
dikkat eder.
• En az çaba ilkesi: Organizma bilişsel haritasını
kullanarak diğer koşullar eşit olduğunda
kendisini en kısa şekilde amaca ulaştıran yolu
seçmektedir. Buna denir.
18. • Zihinsel Deneme Yanılma
Tolman organizmanın seçimden önce seçme
noktasında durup karar verme öğelerini bilişsel
olarak gözden geçirdiğini belirtmektedir. Bu
sürece de zihinsel deneme-yanılma adını
vermektedir. Fare labirentte yiyeceğe en kısa
yoldan nasıl gidebilirim gibi çözümler ararkenki
hareketleri, alternatif bir yol araması zihinsel
deneme yanılmadır. Bu deneme-yanılma
çözüm bulununcaya kadar devam etmektedir.
19. • Performansa Karşı Öğrenme
Öğrenilenlerin gerek duyulduğunda gözlenebilir
davranışa dönüştürülmesine performans denir.
Örneğin T bankasının nerde olduğunu biliriz
ancak bankaya ihtiyaç duyduğumuzda bu bilgiyi
kullanırız.
20. • Tepki öğrenmeye karşı:
Amaç Öğrenme Kartları
Tolman’a göre organizma sonuçta elde edeceği
ödülü yada pekiştirme koşullarını bilerek
hareket eder ve ona ulaşma yollarını öğrenir.
Örneğin karmaşık bir labirentte organizma
hareket değil, amaca götürecek yolları
öğretmektedir. Ödül beklentisi, yer öğrenme ve
örtük öğrenme ile ilgili deneyler Tolman’ın
beklenti öğrenme kuramına güçlü kanıtlar
sağlamaktadır.
21. • Ödül beklentisi:
Organizma belli bir yere giderse belli bir
pekiştireci elde edeceğini öğrenir. Tolman
hayvanın almayı beklediği pekiştireç
değiştirilirse performansının düşeceğine
inanmaktadır.
Örnek olarak da maymunun gözü önünde iki
kutudan birinin altına muz yerleştirilmiştir.
Ancak maymunun kutuyu ve muzu hemen
alması engellenmiştir. Birkaç saniye sonra
maymun hiç yanılmadan doğru kutuyu seçerek
22. • Bu davranış kazanıldıktan sonra deneyin diğer
aşamasında, önce muz bir kabın altına
saklanmış sonra maymun görmeden muz kabın
altından alınarak, yiyecek olarak sevilmeyen
marul yaprağı konmuştur. Maymun yiyeceğin
saklandığı doğru kabın bulunmasına rağmen
tercih ettiği muz yerine marul yaprağını görünce
şaşkınlık ve kızgınlık göstermiş, yiyeceği
reddetmiştir.
23. • Yer öğrenme: Yer öğrenme deneyleri
organizmanın içinde bulunduğu koşullara göre
uygun alternatif davranışı seçerek amacına
ulaşmayı öğrendiğini göstermek üzere
düzenlenmiştir. Bir labirentteki fare yiyeceğe
ulaşabilmek için tüm yolları dener en kısa yolu
bulduğu zaman hep o yolu kullanır.
24. Örtük öğrenme: Performansa dönüştürülmeyen
öğrenmedir. Öğrenme, performansa
dönüştürülünceye kadar bellekte saklı
kalmaktadır. Örneğin bir organizmaya yaptığı
davranıştan dolayı ödül verilmiyorsa bu
organizmanın davranışında hiçbir farklılık
meydana gelmez ancak ödül veriliyorsa daha iyi
bir performans gösterir.
25. Örtük Sönme:
•Tolman'ın kuramına göre, organizma kendisine
verilen gözlem yapma fırsatlarıyla Tepki-Uyarıcı
beklentisini öğrenmektedir.
•Örneğin, belli bir tepkinin kendisini yiyeceğe
götürdüğünü öğrenir. Daha sonra organizma,
artık bu tepkinin, yiyeceğe götürmediğini
gözlerse, bu gözlemler sönmeyi meydana getirir.
Bu koşullarda meydana gelen sönmeye örtük
sönme adı verilmektedir.
26. ÖĞRENMENİN DEĞİŞKENLERİ
• Tolman, öğrenmenin bağımsız değişkenleri
olarak çevresel değişkenleri ve bireysel farklılık
değişkenlerini ele almaktadır. Tolman ayrıca
psikolojiye ara değişken kavramını getirmiştir.
Bireysel farklılık ve çevresel değişkenler ara
değişkenlerle etkileşerek bağımlı değişkeni
yönlendirmektedir.
27. ÇEVRESEL DEĞİŞKENLER
• Tolman'a göre bağımlı değişkeni etkileyen
çevresel değişkenlerden bazıları şunlardır:
• 1. Beslenme programı: Bu kavram hayvanın yoksun bırakılına
tarifesine işaret etmektedir. Örneğin; hayvanın yemek
yemesinden itibaren geçen zaman miktarı.
• 2. Amaç nesnenin uygunluğu: Verilecek pekiştirici uyarıcının
hayvanın dürtü durumuna uygun olmasıdır. Örneğin; susuz bir
hayvan için yiyecek pekiştirici olamaz.
• 3. Verilen uyarıcıların tür ve biçimleri: Öğrenme durumunda
hayvana sağlanan işaret ve ipuçlarının uygunluğu, açıklığıdır.
28. • 4. Öğrenme durumunda gerekli olan motor
tepkilerin türü: Örneğin; koşma, keskin dönüşler
vb.
• 5. Labirentte ilerleme ve başarılı olma biçimi:
Deneyi yapan kişi tarafından belirlenen, bir
labirenti çözümlemek için gerekli olan yol,
dönüş biçimi
• 6. Deneme sayısı ve bu denemelerin birikik
doğası.
29. BİREYSEL FARKLILIK
DEĞİŞKENLERİ
• Tolman, davranışı etkileyen çevresel
değişkenlere ek olarak bireysel farklılık
değişkenlerini ele almıştır. Bireysel farklılık
değişkenleri, her bir çevresel değişkenle
etkileşimde bulunur ve ara değişkenlerin de
etkisiyle bağımlı değişken olan davranış
meydana getirilir.
30. • Tolman'ın ele aldığı bireysel farklılık
değişkenleri şunlardır:
• (H) 1. Kalıtım
• (A) 2. Yaş)
• (T) 3. Önceki eğitim
• (E) 4. Organizmanın hormon, ilaç ve vitamin
koşullan
31. ARA DEĞİŞKENLER
• Organizma, verilen bir hedefe tek bir yolu
kullanarak değil, çok çeşitli alternatif yolları
değerlendirerek ulaşmaktadır. Bu durumda
Tolman, amaca ulaşmada kullanılan karmaşık,
bütüncü davranış çeşitliliğinin nedenlerini
açıklamaya çalışmıştır.
32. • Tolman, bu sorunu ara değişken kavramını
kullanarak cevaplamıştır. Ara değişken,
bağımsız değişken ve bağımlı değişken
arasındaki ilişkiyi açıklamaya yardımcı olmak
üzere oluşturulmuş bir yapıdır. Bu yapı kuramcı
tarafından geliştirilmiş soyut bir betimlemedir.
• Tolman, ara değişken olarak bilişi görmektedir.
Biliş, hem uyarıcıya hem de tepkiye müdahale
eden bir öğedir. Bireyin çevresindeki dünyaya
ilişkin algıları, inançları onun etkinliklerini
etkilemektedir.
33. ÖĞRENME TÜRLERİ
• Tolman‘a göre öğrenme türleri:
• Kateksis (Cathexes)
• Eşdeğer İnançlar
• Alan Beklentileri
• Alan-Biliş Yolları
• Dürtü Ayırımları
• Hareket Biçimleri
34. KATEKSİS
• Organizmanın içinde bulunduğu kültürel
özelliklere bağlı olarak belli dürtü durumlarıyla,
belli nesneleri ilişkilendirme eğiliminin
öğrenilmesidir.
ÖR: İtalyanlar açlığını makarna ya da pizza ile
giderme eğiliminde olabilir.
Organizmanın belli dürtü durumlarında belli
nesnelerden kaçınmayı öğrenmesine ise
olumsuz kateksis demiştir. ÖR: Bir Müslüman
açlığını gidermek için domuz eti yemez çünkü
açlık ile domuz etini ilişkilendirmemiştir.
35. EŞDEĞER İNANÇLAR
• Alt amaç (not) esas amaçla (sevgi - saygı) aynı
etkiye sahip olduğunda, alt amaç eşdeğer inanç
oluşturmaktadır. Olman, bu öğrenme türünün,
fizyolojik dürtülerden çok sosyal dürtülerin
doyurulmasıyla ilgili olduğunu ilgili olduğunu
düşünmektedir.
ÖR: yüksek not alma saygı ihtiyacını doyurur.
● Tolman, pekiştirme olarak, sevgi – saygı ihtiyacının
karşılanmasını görürken, U-T kuramcıları açlık,
susuzluk gibi fizyolojik dürtülerin doyurulmasını tercih
etmektedirler.
36. ALAN BEKLENTİLERİ
• Organizma neyin neye götüreceğini öğrenir.
Belli bir işaret gördüğünde onu, belli bir diğer
işaretin izleyeceğini bekler. Bu öğrenmeye
uyarıcı-uyarıcı öğrenmesi de denir. Bu tür
öğrenmenin gerçekleşmesi için tek pekiştirme
beklentinin doğrulanmasıdır.
ÖR: Zil çalması dersin başlaması için bir
işarettir.
37. ALAN BİLİŞ YOLLARI
• Problem çözme yaklaşımı ya da yolu da
denebilir. Tolman’a göre en az güvenli öğrenme
türüdür. Bir problemi çözmede kullandığı
stratejiyi diğer problemlerde de kullanmadır
38. DÜRTÜ AYIRIMLARI
• Bu öğrenme türü, organizmanın kendi dürtü
durumunu belirlemesini ve buna uygun tepkide
bulunmasını kapsamaktadır. Örneğin; bir T
labirentinde hayvana aç olduğunda bir yöne,
susuz olduğunda diğer yöne dönme
öğretilmiştir. Organizma, kendi dürtü durumunu
açıkça belirlemedikçe onunla ilgili biliş
haritasını kullanamaz. Organizma ihtiyacını
bilmediğinde, amacını belirleyemez ve sonuçta
da uygun davranışı gösteremez.
39. • Tolman, fizyolojik dürtülere olduğu kadar sosyal
dürtülere de önem verdiğinden onun için dürtü
ayırımı kavramı önemlidir. Örneğin; sevgiye
ihtiyaç duyan birisinin davranışı farklı olacaktır,
yiyeceğe ihtiyaç duyan birisinin davranışı farklı
olacaktır.
40. HAREKET BİÇİMLERİ
• Tolman kuramından esas olarak fikirlerin
ilişkilenmesiyle ilgilenmiştir. Bu nedenle hareket
biçimini öğrenme, bir eksiği gidermeye
dönüktür.