2. 1. DOSTLUK BULUġMASI
Her Ģey gönül insanı büyük Ģıh Sn. Yüksel BÜYÜKUÇAR’ ın
“Hadi arkadaşlar, yoğun istek üzerine Ankara’ da buluşuyoruz”
demesiyle baĢladı. Aslında biz hayatı proğramlamıĢ yaĢıyorduk.
Sonra proğramımıza en son bu buluĢma maddesini ekledik.
Ama bizim için bu buluĢma maddesi önemliydi. Çünkü, yıllar
önce Antalya seminerlerinde yaĢadığımız heyecanı, mutluluğu,
birlikteliği ve dostlukları yeniden yaĢama duygusu ağır basmıĢtı.
Bu yüzden listeyi tersine çevirip bir eylül sabahında demir
attığımız limanımızdan, dostluk denizinde buluĢmaya karar
verdik.
O gün içimizde bir heyecan, bir sevinç, bir özlem, bir hasret
vardı. O güne kadar bu buluĢmaya hepimiz mazinin ıĢıklı
penceresinden bakmıĢtık. Artık Ġçimize yeterince buluĢma
özlemi dolmuĢtu. Bayram sabahına çıkmıĢ bir çocuk gibi
sevinçliydik.
2
3. Yıllar sonra yüreği vefalı dost hasretiyle yanık bir nefer gibi
duyguluyduk. Çünkü, 4 yıl sonra dostluklarımızın anlam
bulduğu yetim kalmıĢ özlemlerimizi, hasretlerimizi, anılarımızı,
hatıralarımızı ve dostluk adına yeĢerttiğimiz umutlarımızı
saklamıĢ olduğumuz sandukamızdan çıkartarak dostluklarımızı
pekiĢtirecektik.
Herkes limanından demir alarak Ankara’ da birleĢti. Daha ilk
karĢılaĢmalarımızda gözlerimizdeki ıĢıltı, kalplerimizde ki
heyecanımız tarifsizdi. Gözlerimiz ve sözlerimiz net,
hiçbirimizde maske yoktu. Birbirimizin karĢısında olduğumuz
ve rahat ettiğimiz halimizleydik. Sırlar paylaĢıldı, birlikte
dertlenip birlikte kahkahalar atıldı. Birbirimize baktığımızda
hissettiğimiz ilk Ģey gurur duymaktı. Bu sahne çok gerçek ve
çok güven vericiydi, paha biçilemeyecek bir değerdeydi.
Kalpler ve eller birbirine açılmıĢ canımın içi gibilerdi.
3
4. Yolda olanlara, sabırsızlıkla, durmadan nerdesin, ne zaman
geleceksin, Çok özledik gibi cümlelerle kavuĢma anını
bekliyorduk. Hasretle birbirimize sıkı sıkı sarıldığımızda
harbiden özlediğimizi ve bir birimizi sevdiğimizi hissediyorduk.
KavuĢmanın bize vermiĢ olduğu duygularla sıralanan bu
cümleler, yoğun yaĢadığımız hislerimizin tam ifadesi değil
ancak bunlar ilk dökülen damlalar…
22.09.2012
Birinci Dostluk BuluĢma yeri olan Mola Otel’ e sevgiyi, özlemi
ve dostluğu paylaĢmak isteyen arkadaĢlar tek tek gelmeye
baĢlamıĢtı. Cumartesi günü sabah kahvaltısının yanında
vefakar arkadaĢımız Mehmet ÇOPURSAN’ ın getirdiği sac
böreği ile yapılan kahvaltı’ dan sonra Ecevit Bey’ in rehberlik
ediĢiyle gezintimiz baĢladı.
4
5. Bu gezintide amacımız hatıralarımıza hatıra katarak
dostluğumuzu paha biçilemeyecek Ģekilde pekiĢtirmekti.
Ġlk ziyaretimiz Anıtkabir’ di. Ziyaretimiz, Gönül dostu Ecevit
Bey’ in yürüyerek 5 dk. sürer demesiyle baĢladı. Hayata dair
kahkahalarla, kararlı ve yavaĢ adımlarla yürümeye baĢladık.
Anıtkabir’ e 15 dk. ulaĢtık. Ecevit Bey’ in 5 dk. sürer demesine
rağmen yürüyüĢümüz 15 dk sürdü. Birbirimize anlatacağımız
çok Ģeyler olduğundan mı ne, bu sürenin bile farkına
varamadık.
Anıtkabir’ i ziyaret ederken içeride savaĢ yılları ile ilgili
gördüğümüz her bir ayrıntı bizleri büyülüyordu. Ecdadın
büyüklüğünü, vatanın ne kadar kutsal olduğunu ve baĢka
gidecek ülkemizin olmadığını anlatmaya yetiyordu.
5
6. Günümüz gençliğinin hali aklımıza geldikçe utancımızdan ATA’
ya bakamıyorduk.
Zamanımız kısıtlı olduğu için programa uymalı ve dolu dolu
yaĢamamız gerektiğini biliyorduk. Bu yüzden Nurtop Hanım,
Ata’ nın huzurda, Ģıh Yüksel Bey’ in elini öperek bağlılığını
bildirdi. Ayrıca Nurtop Hanım hem bir hatıra ve hem zamanı
artık Atatürklü saatten bakayım diye bir saat aldı. Toplu
resimlerden sonra kalplerimizi Anıtkabir de bırakarak Kızılay’ a
doğru yol aldık. Bize özel Anıtkabir servis otobüsünde
giderken Yücel Bey bu buluĢmaya katılan arkadaĢlara teĢekkür
ederek Ģunları söylüyordu. “ Amacımız, Antalya seminerlerinde
yaşadığımız heyecanı, mutluluğu, birlikteliği, paylaşma
duygusunu ve dostluğu yeniden yaşamaktır. Gayemiz bir nebze
olsun yoğun iş hayatından uzaklaşıp, sosyal hayatta
dostlarımıza zaman ayırmaktır.
6
7. Bu buluşmamız biraz Nasirettin Hocanın köylülerle, filler için
Timur’ un karşısına çıkmasına benzedi. Ben Nasirettin Hocayla
birlikte, Timur’ un huzuruna çıkan bu vefakar köylülere
teşekkür ederim” demesi yüzlerde tebessümlere neden oldu.
Sonra yüreklerimizi sarıp sarmalayıp gençlik parkında Ġsmet
Abi’ nin gelmesini bekledik. Tabi ki onsuz proğramlara devam
edilemezdi. Ufak bir park gezintisi ve fotoğraf çekiminden
sonra yemeğimizi yedik. ġıhın köfteleri atıĢtırmasını gördükçe
bizimde iĢtahımız açıldı. Ne de olsa Ģıh Adana’lıydı ve etten iyi
anlıyordu.
Bu köftelerin üzerine üç semaver çay iyi geldi. KonuĢmaya
baĢlayan meraklı çocuklar gibi birbirimizle sohbetler ederken,
kahkahalarımız semaverden çıkan buhar gibi sıcaktı.
7
8. Sonra Ġsmet abi geldi. Yüzündeki hayat çizgileri tebessümüne
eĢlik ediyordu. Yine aynı mütevaziliği, ağır baĢlılığı ve
beyefendiliği üzerindeydi. Baktığımız zaman güven veren bir
dostluğu vardı. Her arkadaĢımızın bir özelliği olduğu gibi belki
de onu da “Ġsmet Abi” yapan bu özelliğiydi.
Artık yediklerimizi eritme zamanı gelmiĢti. ġıh Yüksel Bey’ in,
içten ve aktif sekreteri Yücel Bey’ in teklifi üzerine Burdur
Tanıtım Günleri” ne katılmaya karar verdik. Rehberimiz Ecevit
Bey’ in yürüyerek 5 dk sürer demesi üzerine yediklerimiz erisin
diye yürümeye karar verdik. Bilmiyorduk ki yine gideceğimiz
yerin yürüyerek 15 dk süreceğini Burdurluların stantlarını
gezdik. Daha ilk giriĢte Burdur ġiĢ ve Sac Kavurmalarını
görünce keĢke burda yeseydik ve akĢam yemeğini burda
yiyelim önerileri geldi.
8
9. Bizim gözlerimiz yemekte içmekte ya da hediyelik eĢya
üzerindeyken, yeni ĠĢ adamı Ģıhımızın gözü ticari amaçlı
eĢyalardaydı. Burdur Ceviz Ezmesi, ġiĢi, Sac Kavurması,
Burdur Sipsisi, Yöresel Halk Oyunları ve Salep’ i ilk dikkat
çekenlerdendi. Geziyi bitirip dıĢarıda bekleyen arkadaĢların
yanına sonradan gelen Yüksel ve Yücel Bey biraz daha
kalsaydık diyorlardı. Meğerse yemiĢler ceviz ezmesini, içmiĢler
salepleri ve çektirmiĢler teke zortlatması oyun figürlü resimleri.
ġıh ve avanesi buğulu dana etlerinden gözlerini ayıramayınca
teselliyi ocak baĢında resim çektirmekte buldular. Tadına da
bakıp çıkıĢa doğru yol aldılar.
Artık bir Ģeyi tecrübe edinmiĢtik. Rehberimiz Ecevit Bey’ in her
gideceğimiz yerin mesafesinin yürüyerek 5 dk. diye
söylemesine rağmen gerçekte 15 dk. sürdüğünü biliyorduk.
9
10. Bu yüzden Ecevit’ Bey’ e “Burası 5 dk. mı sürer Ecevit Bey”
diye takılmak günün konusu olmuĢtu.
Vakit artık otele dönme vaktiydi. Yeni rehber adayımız Gizem
Hanım’ ın ilk deneyimi ile taksilerle otele geldik. ġıhın 15 yıldır
kaldığı Otelin salonunu enerji kaybederek zor bulsakta,
kaybettiğimiz enerjiyi yediğimiz Burdur Ceviz Ezmesi, MaraĢ
Dondurması, Kastamonu Helvası’ yla giderdik.
AkĢam olduğunda “melbo” bizi bekliyordu. Çünkü artık
eğlence vakti gelmiĢti. Gecenin iyi geçeceği Ġçeri girdiğimizde
belliydi. SipariĢlerde herkes içecek bir Ģeyler söylerken Yücel’
in Ģaka olsun diye “Benimkisi Ģerbet olsun” demesi garsonu
ĢaĢırtmıĢtı. Servisler açılıp sipariĢler geldi ve yemekler
yenmeye baĢladı. ġıh içtikçe ve yüzümüzdeki maskesiz
gülücükleri gördükçe gururlanıyor ve ellerini hava kaldırıp kem
10
11. gözlere ve nazarlara karĢı duasını ediyordu. Yüzünde
tebessümü hiç eksik etmeyen Fatma Hanım ve açık sözlülüğü
ile bildiğimiz Meral Hanımların dansları, Samimi dost Orhan
babanın Ģarkılara eĢlik etmesi, Erzurum’ un harbi delikanlısı
Bahadır’ ın espirileri, Mehmet abinin çocuklarının mutlulukları
ile gurur duyan bir baba tavrı ile Ecevit ile Yücel’ in ne
konuĢuyorsunuz diye sormamıza karĢı Ģakasına Ģıh gidince bu
tarikatın geleceği ne olacak diye cevap vermeleri ilk dikkatimizi
çekenlerdi. Vakit geçtikçe eğlence doruklara çıkıyordu. Artık
dünyayı unutma vaktiydi. Herkes kendini sahnede buldu.
Solistlerin ve tüm salonun gözü bizim üzerimizdeydi. Özel
istekler, Ģarkılara eĢlik etmeler, danslar ve Ģıhın “Onursal
Başkan Yüksel BÜYÜKUÇAR ve mali müşavir müdürleri için
özel istiyoruz” diyerek
11
12. istekte bulunması salondakilerin gözünde bizi ayrıcalıklı
kılıyordu. Bir ara Ģıhın kendini kaptırıp Orhan Bey ile dansa
kalkması bizleri ĢaĢırtmıĢtı. Artık büyük Ģıha ilham gelmiĢ o
merhametli ve kerametli ellerini sabırsızlıkla bekleyen Fatma ve
her zaman yardım severliği, mütevaziliği ve içtenliği ile
tanıdığımız AyĢegül Hanım ile yardımcı Ģıh Ecevit Bey’ e
öptürmüĢ ve masalarımıza mumlar yakılmıĢtı. Solistlerin
muhteĢem performansları ve bizim onlara eĢlik etmemiz
karĢında solistler biz giderken kapı da durarak uğurlaması
geceyi farklı kılıyordu.
Otele dönüĢte herkes oyuncaklarına kavuĢmuĢ çocuk misali
mutluydu. Gecenin karanlığını yüzlerimizdeki tebessümler
aydınlatıyordu. Gecenin 24.30’ unda Kızılay’ da karanlığa inat
resim çekilmiĢtik.
12
13. Sonra mutluluklarımıza mutluluk katmak için otele uyumaya
döndük lakin Anadolu’ nun yiğit delikanlısı Kadir Bey’ in
kokareç yemek istemesi üzerine uykuyu biraz bekletmiĢ olduk.
23.09.2012
Ertesi gün yeni günün doğması ile yeni heyecanlara yelken
açtık. ġıhın eĢliğinde sabah kahvaltımızı yaparken ismi gibi
kalbi “nur” dolu, Nurtop ve yüreği sevgi dolu Gizem Hanımın
Ankara simidi ikram etmeleri kahvaltı zenginliğimize zenginlik
kattı. Kahvaltı sonu Meral Hanım’ ın Ģıhın elini öpmesi ve Ģıhtan
keramet beklemesi üzerine Yücel Bey’ in “Şıhların kerameti
hemen zuhur etmez bu zamanla olur en çokta öldükten sonra
kerametini gösterir.” demesi üzerine bazı arkadaĢlar, Ģıh ne
zaman öleceksin diye takılmaya baĢladılar.
13
14. Grubumuzun gezgin kızı Fitnet Hanımın kahvaltıya biraz geç
gelmesi otele gelirken yaĢamıĢ olduğu taksici muhabbetini
aklımıza getirdi. Acaba taksici para üstü vermeye mi geldi ??
soruları aklımıza takıldı. Sonra uzun uzun iĢ ve özel
hayatlarımızdan yaĢama dair güzelliklerden bahsettik.
Anlattığımız her mevzuu karĢımızdakinde bir anlam buluyordu.
BakıĢ açımız ve görüĢ ufkumuz değiĢiyordu. Birbirimizde, bizi
biz yapan ve insan olmamızın farkındalığını hissediyorduk.
Kahvaltıdan sonra Gizem Hanım’ ın rehberliğin alıĢveriĢe
çıktık. Lakin o da Ecevit Bey gibi gideceğimiz yer çok yakın
demesine rağmen hep uzun sürdü. Yücel Bey ayak parmağı
ağrısı nedeniyle rehberimiz Gizem Hanıma takılıyordu. “Sebebi
sensin.”
14
15. Artık gitme vakti yaklaĢmıĢtı. Bazı arkadaĢlarımız yeniden
kavuĢacak olmanın heyecanı ile evlerine dönerken, kalanlarda
“Burdur Tanıtım Günleri”nde Burdur ġiĢ ve Sac Kavurma
yemeğe gidiyorlardı. Harika Burdur sofrasından sonra kalanlar
da ayrılmanın hüznü ve yeniden kavuĢmanın heyecanı ile
memleketlerine döndüler.
Biz bu arkadaĢlarla bu güne kadar bazen daha sık, bazen daha
seyrek ama her durumda mutlaka görüĢmeyi baĢardık. Güzel
günleri ve zor zamanları paylaĢtık. Kurduğumuz hayatlarda
birbirimize mutlaka yer açtık. Zaman ve konum ne olursa olsun
baĢımız sıkıĢtığında, yüreğimiz daraldığında hemen birbirimize
koĢtuk ve gördük ki Birinci Dostluk BuluĢması' na katılan her
arkadaĢımız, harbiden bu tabloyu özlemiĢ. Çünkü bu tabloda
kibir yok, sahte gülücükler ve maskeli yüzler yoktu.
15
16. Bu tabloda paylaĢılan anılar, hatıralar, umut dolu yarınlar ve
saçak atmıĢ çınar ağacı misali dostluklar vardı. Herkes baktığı
kiĢide kendini görüyordu. Sağlam iki göz gibiydiler, bakıĢ açıları
aynı, baktıkları yer ve gördükleri renkler aynıydı. Bu yüzden bu
tablo bize güven verdi. Biz bu tablonun aynı gözlerle
renklenmesini ve büyümesini istiyoruz. Bu nedenle katılamayan
arkadaĢlarla birlikte her yıl eylül ayının ilk haftasonunda
buluĢmak dileğiyle.
24.09.2012
BĠRĠNCĠ DOSTLUK BULUġMASI KATILANLARI ADINA
YÜCEL ÇAĞLAR
2. Dostluk BuluĢması Proğramı; Tarih : 7-8 Eylül 2013 Yer: Antalya
16
17. 1. Dostluk BuluĢması
Birinci Dostluk BuluĢması' na katılan her arkadaĢımız harbiden bu
tabloyu özlemiĢti. Çünkü bu tabloda kibir yok, sahte gülücükler ve
maskeli yüzler yoktu. Bu tabloda paylaĢılan anılar, hatıralar, umut dolu
yarınlar ve saçak atmıĢ çınar ağacı misali dostluklar vardı. Herkes
baktığı kiĢide kendini görüyordu. Sağlam iki göz gibiydiler, bakıĢ açıları
aynı, baktıkları yer ve gördükleri renkler aynıydı. Bu yüzden bu tablo
bize güven verdi. Biz bu tablonun aynı gözlerle renklenmesini ve
büyümesini istiyoruz. Bu nedenle katılamayan arkadaĢlarla birlikte her
yıl eylül ayının ilk haftasonunda buluĢmak dileğiyle.
&
.
22-23 Eylül 2012
Ankara
17
18. Amacımız; Antalya seminerlerinde dostluk adına yaĢadığımız,
heyecanı, mutluluğu, birlikteliği ve paylaĢma duygusunu
yeniden yaĢamak
18
31. Sanki benim
DüĢünüyorumda
Hah hah için her yer 5
benim için her
yer 5 dk
hahaaa !!! dk değil …
hıh
Rehberlerin masumiyeti
31
32. Ankara’ yi gördüm ya
acaba
gelecek sefere
Milletvekiliğine mi
aday olsam?
Muhtarım seçimleri düĢünüyor
32
33. Müritlerimle ġıh biraz da
gurur ben gurur
duyuyorum duyayım.
ne zaman el
vereceksin?
ġıhların Büyüsü
33
34. ġurda
durayımda
Fitnet’ i
taksici
görmesin
Gözlerdeki renkler farklı olsa da bakıĢlar aynı
34
35. ġıh ezmeyi Allah’tan Ben de horoz
Acaba Kızılay da
çok 2 kutu mu
5 dk’ da 5 dk
yemese dondurma getirseydim
nereye gençlik
bari sonra getirmiĢim. ne!!! amaaan o
götürebiliri parki da 5dk
zapdetmesi bak Ģıh malı da çiğ yenmez
m?
zor olur götürüyor ki !!!!
Mutluluğun tarifi
35
36. BaĢa
ĠĢallah
fazlamı oturmak
taksici
yedik ne harikaymis
gelmez
? Neyse ben en iyisi
çaktırma- seçilince
yayım bakan
olayım
Salonu zor bulsakta, Burdur Ceviz Ezmesi,
K.MaraĢ Dondurması ve Kastamonu Helvası
güzeldi
36
37. Acaba
seçimde de
böyle bir
Ģey mi
yaptırsam
Muhtarımız Mehmet Abi’ nin gözlemelerini
afiyetle yedik.
37
38. Yerimde Bu kızda
Acaba duramıyorum Acaba eğlenceyi
eğlence hadi artık eğlence ne kadar
kaç dk baĢlasın 5 dk’ da seviyormu
sürer, eğlence biter s ya hu
5 dk??? mi??
Eğlenmek için sabırsızlanılıyor
38
44. Oğlum
Dayagi bak git
yiyeceği !!!
m belli arkada
oldu durma
topuklara
kuvvet
Hadi gali, hadi gali, sende gel
44
45. Aferin
yavru
kurtlarim
a
ġıh ve Mürid teke zortlatması oynarken
45
46. ĠĢte
istediğim
tablo
maĢallah
müritlerime
Yüzlerde tebessüm yürekler de sevgi
46
47. KITLATMA
ÇAYI
var mıki
acaba
Masa da kimin kahvaltısı yok???
47
48. Müritlere Rehber
Ayrılmak Bir Yeğenlere
bir Ģey Otobüsü bizi zengin
zor, bileti ayakkabı bir elbise
mi kaçırmasam çocuğu
erteletse beğenebil baksaydı
alıverse bari mu
m mi ne!!! -seydim m
m zannetti ?
Rehberin getirdiği yer
48
49. Allahım
bir araba
birde
ayakkabı
istiyorum
Abla
aradan
çekilse de
ben de bir
oyuncak
istesem
Veee kerametini göstermek için ġıh elini
öptürmeye baĢladı
49
50. Allah
baĢımızdan
eksik
etmesin
AyĢegül Hanım’ da coĢtu valla
50
51. Ġlk
öpmede ġıh’ı
ev aldım. yakalamıĢke
ġimdi de n ben de bir
araba Ģey istesem
olsun
Fatma Hanım Ģıhın kerametini görünce
dayanamadı
51
52. ġıh ne
mubarek
ellerin
varmis be
El öpme yarıĢına Meral Hanımda katıldı
52
53. Eco, El
Kalpten almanın
bağlanarak zamanı
öpeceksin geldi
Ecevit Bey’ de el aldı
53
54. Bu
ve
tabloda Dostluk Umutl Sevgi
Maske- Vefalı Yürek- KarĢılık geleceğ Güven
Birlik ve a dolu
siz yürek- ten -sız edair veren
ve kardeĢli bakan kalple
yüzler ler gülüĢler sevgiler umutlar yarınlar
berabe k gözler r
rlik var
Gençlik parkının gençleri
54
55. Onursal ġıhımız;
Yüksel BÜYÜKUÇAR
Bu Dostluk BuluĢması’ nı organize eden, emekli olmasına rağmen
hep bizden biri olan ve bir araya gelmemizi sağlayan, gönül insanı
duayenimiz, Ģıhımız, ıĢığımız YÜKSEL Bey’ e teĢekkür ederiz.
55
56. Katkılarından
dolayı;
Yücel Bey’ e
teĢekkürler
ġerefti
ben
teĢekkür
ederim
56