3. DEMOKRASİDemokrasi Halkın kendini yönetme ”biçimidir.
Demokrasi için önemli olan temel yedi kural
Yönetimle ilgili kararları seçilmiş kişiler verir
Adil ve serbest seçimler belli aralıklarla yapılır
Genel oy ilkesi,
Devlet memurluğu ayrımcılık yapılmaksızın tüm
vatandaşlara açıktır
İfade özgürlüğü tam olarak sağlanır
Farklı bilgi kaynakları devlet, bir kişi ya da kurumlar
tarafından tekelleştirilmez, Bilgiye herkes ulaşabilir
Örgütlenme özgürlüğü (Siyasi partiler, STK ve çıkar
gruplarını kurma, üye olma, yönetme)
4.
5.
6.
7.
8. Zengininden yoksuluna,
makam sahibinden sokaktakine,
çalışanından çalışmayanına,
inançlısından inançsızına,
ailenizden yabancıya, karşınızdaki
ve hatta ötenizdeki istisnasız her
insan —ama her insan— aynı
onura sahip ve aynı saygıyı hak
eder.
Demokrasinin özü İNSAN ONURUdur
9. Demokrasinin temel özellikleri
• Hâkimiyetin asıl sahibi halktır.
• Kişi hak ve özgürlüklerine yer verilir
• Herkes tek ve eşit oy hakkına sahiptir
• Toplum içinde yaşayan insanlar eşit
haklara sahiptir
• Yönetenler halk tarafından belli
aralıklarla yapılan seçimler sonucunda
göreve gelir
• Azınlıkta kalanların haklarına saygılı bir
çoğunluk yönetimi sağlanır
10. Yönetime Katılma
Demokrasinin en vazgeçilmez
fonksiyonu halkın yönetime
katılmasıdır. Katılım kavramı,
demokrasinin özünü ifade etmesi
bakımından çok önemlidir. Ancak
diğer ilkelerden bağımsız olarak
alınırsa bu özelliğini kaybedebilir.
11. Hürriyet
İnsanların tercihlerini hür olarak
kullanamadıkları bir durum, gerçekte
onların hiç bir tercih yapmamaları ile
eşanlamlıdır. Yani hürriyet yoksa
demokrasi yoktur. Hür olmayan katılım,
demokratik değildir.
12. Çoğunluk İktidarı ve Azınlık
Hakları
Demokrasi; monarşi, oligarşi ve
aristokrasinin aksine çoğunluk
iktidarını savunur. İster temsili,
ister doğrudan yönetim olsun,
çoğunluk eğiliminin iktidar
olduğu, ama azınlıkların da siyasi
temsile hak sahibi bulundukları
yönetim.
13. Çoğulculuk
Demokrasi hür bir ortamda farklı
fikirlerin bir arada bulunmasını ve
serbestçe kendilerini ifade
etmelerini gerektirir. Burada
sistemin farklılıklara müsamahası
veya müsaadesi değildir. Söz konusu
olan, sistemin kendisi için
çoğulculuk gerekmektedir, çünkü
sistem buna dayanmaktadır.
14. Hukuk Devleti
Gerçek anlamda yalnız demokrasilerde idare
bütün eylem ve işlemlerinde kanuna
dayanmak zorundadır ve idare edilenler
yanında idare edenler de kanunlara uymaya
mecburdur. Demokraside idare edenler,
idare edilenlere karşı anayasa çerçevesinde
sorumludur. Keyfi idare asla söz konusu
olamaz Kaynağını kanundan almayan hiç bir
yetki kullanılamaz. Hukuk devletinde idare
etme yetkisi kanuna dayandığı gibi,
kanunlar anayasa ve evrensel hukuk
prensiplerine aykırı olamaz ve kanuna
aykırı bir muamele de yapılamaz.
15. Başkalarının onurunu tıpkı kendi
onuru gibi koruyarak davranmayı
başaran toplumlar demokrasiyi
yaşayan toplumlardır.
23. İNSAN HAKLARI
Bütün insanların, insan olması hasebiyle
sahip olduğu temel hak ve özgürlükler
İnsan hakları, özgürlükçü siyaset bilimi
teorilerine göre, devletin var oluş nedeni
olarak kabul edilmektedir.
İnsan hakları insan olmaktan dolayı sahip
olunan ve doğrudan insanlık onurunu
korumayı amaçlayan bir takım özel
24. İnsan haklarını konu edinen ilk yazılı belge
Hammurabi kanunlarıdır.
Eski Yunan medeniyetinde de haklar bugünkü
gibi olmasa da tartışılmıştır. Aristo özel mülkiyet
ve demokratik katılım gibi bir takım haklardan
bahsetmektedir.
İran Pers imparatorlarından Büyük Kiros'un
bildirisi, temelde Babilli kölelerin serbest ve
özgür olması gerektiğinden bahsettiği için kimi
uzmanlar onu ilk insan hakları belgesi olarak da
kabul etmektedir.
25.
26. İslam dünyasında Medine ve civarındaki bütün
toplulukların haklarını garanti altına alan 622 tarihli
Medine Sözleşmesi ve bütün insanların eşitliğini
vurgulayan ve kadın haklarından bahseden 632 tarihli
Veda Hutbesi de insan haklarına kaynaklık eden
tarihi birer belge olarak kabul edilmektedir.
1215 tarihli Magna Carta ya da Büyük Özgürlük
Sözleşmesi de bugünkü insan haklarının kaynakları
arasında değerlendirilmektedir.
Modern İnsan Haklarının John Locke modern insan
haklarının kurucu babası olarak kabul edilmektedir.
27. İngiltere’de 1689 devriminden sonra geliştirilen Yurttaş Hakları
Beyannamesi, bugünkülere benzer temel hak ve özgürlükleri
belirlerken, Aynı şekilde 1776 ABD Bağımsızlık Bildirgesinde
de “bütün insanlar eşit yaratılmıştır, yaratıcı tarafından
kendilerine bahşedilen devredilemez hakları vardır” ifadesi yer
almaktadır.
1789 tarihli Fransa İhtilali sonrasında ilan edilen İnsan ve
Yurttaş Hakları Bildirgesi “insanların özgür doğduğunu ve eşit
yaşamaları gerektiğini, her türlü egemenliğin esasının millete
dayalı olduğunu …” içermektedir.
18. ve 19. yüzyılda özellikle kölelik karşıtı hareketler,
demokrasi mücadelesi, özellikle demokratik katılım, genel oy
ilkesi ve kadınların oy kullanma hakkı gibi alanlarda insan
hakları mücadelesi yoğunlaşmıştır
28. 1945’te Birleşmiş Milletler’in (BM) kurulmasıyla insan
hakları kurumsal olarak da dünya politikasına girmiştir.
Zira BM Şartı’nın ilk maddesi, BM’nin dört görevi
arasında insan haklarını geliştirmeyi de
vurgulamaktadır.
Daha sonra kurulan İnsan Hakları Komisyonu, Evrensel
İnsan Hakları Beyannamesini (EİHB) hazırlamış ve
modern insan hakları belgelerinin temel referansı haline
gelen Beyanname, 10 Aralık 1948 tarihinde BM Genel
Kurulu tarafından kabul edilmiştir.