SlideShare una empresa de Scribd logo
1 de 12
ÇOCUK RUH SAĞLIĞI
        ÖDEVİ

-Kişiliği,kişilikle ilgili temel kavramları
         ve kişiliği etkileyen faktörleri
                   araştırınız
 -Kişilik,kişilikle ilgili temel kavramlar ve
  kişiliği etkileyen etmenler konusunda
  çevrenizdeki çocukları gözlemleyiniz.
KİŞİLİK NEDİR ?
 Kişilerden söz ederken "hoş" "canlı" "mutlu" "mutsuz"
    "iyilik yapan" "güçlü" gibi tanımlamalar kullanırız.
Burada anlatılmak istenen, bireyin gösterdiği davranış
                        özellikleridir.
     Kişilik, bir bireyin tüm ilgilerinin, tutumlarının,
   yeteneklerinin, konuşma tarzının, dış görünüşünün
  ve çevresine uyum biçiminin özelliklerini içeren bir
                          terimdir. 
  Asıl olan, kişiliğin kendine özgü ve ahenkli bir bütün
olmasıdır. Bireyin belleği, dış görünüşü, direnme süresi,
    sesi ve konuşma tarzı, tepki hızı, sporculuğu gibi
   özelliklerinin hepsi o insanın kişiliğini betimlemede
                          önemlidir.
KİŞİLİK İLE İLGİLİ TEMEL

                         KAVRAMLAR ortak kişilik yapısını
    Temel kişilik kavramı, belirli bir toplumun üyelerinin
    ifade etmektedir. Temel kişilik, aile ortamının, eğitimin ve sosyal
    çevrenin etkisiyle bireylerde benzer tutumlar, inançlar, değerler,
    eğilimler, duygular, vb. oluşmasına dayanmaktadır. Kardiner'e göre temel
    kişilik dört temel öğeden oluşur:
    1) Düşünce teknikleri; yani bireyin gerçekliği düşünme tarzı,
    2) Güvenlik sistemleri; bireylerin çevresel engellenmelerin yarattığı
    kaygılarla başa çıkmak için başvurduğu savunma sistemleri,
    3) Geniş anlamda üst-ben; diğerlerinin takdir ve sevgisini kazanma
    arzusuna dayalı süper-ego söz konusu,
    4) Dinsel tutumlar. Kardiner'e göre bu dört temel kişilik öğesi,
    kurumlarla ilişkilidir; bir yandan, 'birincil kurumlar' denen bazı kurumlar
    tarafından üretilirler, Öte yandan 'ikincil kurumlar' denilen bazı
    kurumları üretirler.
KİŞİLİĞİ ETKİLEYEN

    kabul
                   FAKTÖRLER
    Kişiliğin gelişiminde önemli rol oynayan çok sayıda faktörün varlığı bilim adamlarınca
    edilmiş ve bunların ne ölçüde kişiliğin oluşum ve gelişimini etkilediği incelenmiştir. Genel
    olarak bu faktörler biyolojik ve çevresel olarak iki ana başlık altında incelenmişlerdir.
    Biyolojik Faktörler
    Kalıtım: Kişinin anne ve babasından ya da soyundan gelen özellikleri içerir. Bu özellikler
    kromozomlar içinde bulunan genlerle çocuğa aktarılır. Beden yapısı, saç, göz ve cilt rengi
    doğrudan kalıtıma bağlanabilir. Ancak kalıtım yolu ile anne ve babadan birtakım
    özelliklerin
    geçmesi, kişiliğin onlara benzeyeceği anlamına gelmez. Kişiliğin gelişmesinde çevrenin de
    önemli rolü vardır. Örneğin, hırsız bir anne babanın çocuğu da hırsız olacak demek
    değildir.
    kişiliğin oluşumunda biyolojik-kalıtsal etkenlerle çevresel  etkenlerin ne düzeyde rol
    oynadığı
     halen tartışma konusudur.
    İç Salgı Bezleri: Kişiliği düzenleyen ve gelişimini sağlayan önemli etkenlerden biridir.
    Bedensel ve ruhsal yapının oluşmasında, gelişmesinde önemli rol oynayan hiper (fazla) ya
    da hipo (az) çalışmaları organizmada büyük değişiklikler yapar ve bu da bireyin kişiliğinin
    gelişimini etkiler.
   Beden yapısı: Kişilikle beden yapısı arasında
    bağlantı olduğunu savunan bilim adamları
    insanları beden yapılarına göre çeşitli tiplere
    ayırmışlardır. Örneğin, Kreeshmer, beden
    yapısını piknik, astenik, atletik, Sheldan ve
    Stones ise, endomografik ektomorfik,
    mezomorfik olarak sınıflandırmışlardır. Piknik-
    endomorfik beden yapısı yuvarlak ve yumuşak
    olan kişilerdir ve bunlar yemeyi, rahatı, sevki
    ve sosyal ilişkileri severler. Astenik ya da
    ektomorfik beden yapısında olanlar, ince, uzun,
    narindirler. Duygusallık, entellektüel ve içe
    dönük kişilik özellikleri gösterirler.
    Mezamorfik-atletik beden yapısı kas ve
    kemiklerin iyi gelişmiş olduğu, güçlü adaleli
    kişilerdir ve enerjik, hareketli, atılgan hatta
    saldırgan kişilik özellikleri gösterirler.
    Zeka: Kişinin kalıtım yoluyla doğuştan getirdiği
    ve eğitimle geliştirdiği bir kuvvettir.
    İnsanın olumlu ya da olumsuz davranışları, zeka
    gelişimine bağlıdır. Burada hem kalıtsal
    hem çevresel etkenler rol oynar.
   Çevresel  Faktörler
    Doğum öncesi ve doğum sonrası faktörler ele alınmaktadır. Doğum öncesi çevrenin kişilik
    üzerindeki etkileri döllenme anından başlar. Örneğin annenin gebeliği sırasında sigara, al-
    kol, uyuşturucu kullanması, yetersiz beslenmesi ya da aşırı heyecansal durumlar
    yaşaması, doğacak çocuğun kişiliğini dolaylı olarak etkilediği bilinmektedir. Bu her sigara
    kullanan ya da alkol içen annenin çocuğunun da bu alışkanlıkları mutlaka göstermesi demek
    değildir, ancak bu alışkanlıklara eğilim gösterdikleri saptanmıştır.
    Doğum sonrası çevre, çocuğun doğuştan getirdiği özelliklerinin yoğrularak biçimlendiği
    yerdir. Çocuk önce ailesi içinde büyür, gelişir, kişiliğinin kökenini orada alır. Daha sonraları
    ailesinden aldığı belli özelliklerle toplum içinde kişiliğini biçimlendirir, geliştirir. Bu nedenle
    çocukluğun ilk yıllarındaki yaşantılarının, sosyal çevresi ile olan etkileşiminin kişilik gelişiminde
    önemli rol oynar.
    Her toplumun kendine özgü bir yapısal ve yaşama biçimi vardır. Çocuk toplumsallaşma diye
    nitelendirdiğimiz bir gelişme sürecinden geçerken, ailesinin ve toplumunun bilim, kültür,
    ekonomi, din, sanat, adet ve gelenekler, töreler gibi tüm değerleri, standartları ve
    beklentilerine uygun olarak gelişmektedir. Örneğin, tüm kültürlerde bebeklerin beslenmesi,
    korunması daha sonraları cinsel ve saldırganlık gibi dürtülerini kontrol etme yollarının
    öğretilmesi
    gibi konular yer almaktadır. Ancak bunları uygulama biçimleri kültürden kültüre değişir.
    Bir toplum kültürü bebeklerin anne sütü ile beslenmesinin önemini vurgularken diğer bir toplum
    kültürü hazırlamalarla besleme üzerinde durabilir. Bebekleri kundaklama tuvalet eğiti-
    mi vb. davranışların geliştirilmesi, toplumdan topluma değişiklik gösterir. Ayrıca yaş, cinsi-
    yet, sosyoekonomik düzey, iş ve meslek, din gibi etkenlerde kişilik gelişiminde önemli rol
    oynarlar. Kız ve erkek çocukların yaşadıkları toplum içindeki rollerine ilişkin yetiştirilmeleri
    örneğin kızlardan ev içi işlerini, erkekler ise ev dışı işlerini benimsemeleri istenmekte ve bu
    da onların kişiliklerini biçimlendirmektedir.
BEDEN YAPISINA GÖRE
              İNCELENEN İNSANLAR
   Beden yapısının mizaç, karakter ve kişilikle ilişkisi üzerinde Hippocrates’le başlayan
    görüşler, yeni çağlarda bilimsel nitelik kazanmaya başlamıştır. Kısalık, uzunluk, zayıflık,
    şişmanlık, güzellik, çirkinlik gibi nitelikler, saç, göz, ten rengi gibi özellikler, yürüyüş, oturuş,
    mimik, jest gibi hareketler, insanın beden yapısına bağlıdır. Bunların hepsi, başkalarının
    insana karşı gösterdiği tepkiyi, ilgi ve ilişkiyi etkiler. Örneğin; şişman bir insana karşı
    çevrenin gösterdiği tepkinin algılanışı ve benlikte yerleşmesi, kişilikte olumsuz izler
    bırakabilir. Saçının rengi, gözünün güzelliğiyle ilgi çeken bir insanın kişiliğine, aşırı ve
    gereksiz güven duygusu ve bencillik yerleşebilir. Yani, beden yapısına ilişkin özellikler, kişilik
    gelişmesine ve yapısına belirgin nitelikler katar. Bunlar, diğer insanların tepkilerini etkiler.
    İnsanın bu tepkilere karşı geliştirdiği cevaplar, yani karşı tepkiler farklı olur. Bu karşı
    tepkilerin uzun süre benzer biçimde olması, değişik kişilik yapılarının oluşmasına neden olur.
   Kafa, Göğüs, Karın ve Kas Yapısına Göre Ayırım :
   Bedende diğerlerine oranla daha çok gelişmiş ve belirgin duruma gelmiş sistemlere göre
    (kafa, göğüs, karın ve kas), “Cerebral”, “Respiratoire”, “Musculaire” ve “Digestive” olmak
    üzere dört tip insandan söz edilir.
   İnce, Uzun, Zayıf ya da Kısa, Geniş, Şişman Olmaya Göre Ayırım :
   1923 yılında, Amerikalı araştırmacı Davenport, insanları beden yapılarına göre, “Slender”,
    “Medium” ve “Fleshy” olarak ayırmış ve ince, uzun, orta, şişman, etli olan insanların,
    birbirlerinden farklı kişilik yapısı olduğuna dikkati çekmiştir.
   1927 yılında, Sovyet araştırmacı Galant, beden yapılarına göre insanları, “Stenosom”,
    “Mesosom” ve Megalosom” olarak üçe ayırarak, Davenport’un görüşüne yakın bir yaklaşım
    getirmiştir.
   1927 yılında, Kretschmer, kafatası yapısının, yüzün, bedenin, kol ve bacakların ölçümünü
    yaparak insanları, “piknik”, “astenik / leptozom” ve “atletik” olarak üç temel tipe ayırmıştır.
    Ayrıca, beden yapısı bakımından bunların karışımından oluşan “karma” tiplerden ve bu üç tipe
    de uygun düşmeyen biçimsiz, tipsiz anlamına gelen “displastik” tiplerden de bahsetmiştir .
   İçe ya da Dışa Dönük Olmaya Göre Ayırım :
   Yine Kretschmer tarafından yapılan bu ayırıma göre, insanlar genel olarak, “siklotimik” ve
    “şizotimik” olmak üzere iki tiptir:
   Siklotimikler; çoğunlukla piknik beden yapısında bulunurlar. Dışa dönük, canlı, neşeli, sevecen,
    insancıl kişilerdir. Kolay ve çabuk duygulanır, sever, kızar, öfkelenirler. Uygulamalı ve toplumsal
    alanlarda başarı gösterirler. 
    Şizotimikler; içe dönük, soğukkanlı, duygularını dışarıya yansıtmayan insanlardır. Çekingen ve
    alıngandırlar. Yalnızlıktan hoşlanırlar. Soyut konularla uğraşırlar. İradeleri güçlüdür. Başladıkları
    işin sonunu getirirler. Sürekli olarak iyi ve doğru yapmak çabası yüzünden, kimi kez hiçbir şey
    yapamadıkları da olur.
   Kretschmer’in görüşlerinden esinlenen Corman, insanın beden ve ruh yapısının en iyi biçimde,
    yüze yansıdığını kabul ederek, birbirinden farklı beş kişilik yapısı olduğunu ileri sürmüştür. Bu
    tiplerin bir ucunda açık tip (dışa dönük, kolay ve çabuk uyum sağlayan özellikler taşır) yer
    almakta, öteki uçta ise kapalı tip (içe dönük, geç, güç ve zor uyum sağlayan özellikler taşır) yer
    almaktadır. Arada bulunan tipler, açık ve kapalı kişilik yapılarının değişik oranda karışımı sonucu
    oluşmaktadır.
   1940-1942 yıllarında Amerikalı Sheldon, kafatasını, iskeleti, gövdeyi, kol ve bacakları daha ince
    ve duyarlı yöntemlerle ölçmüş, Kretschmer’in kurduğu sistemi geliştirmiştir. Sheldon beden
    yapılarını, döl yatağı içinde gelişen oğulcukta ilk gelişen katmanlara göre; “endomorf”,
    “mezomorf” ve “ektomorf” olarak üç temel tipe ayırmış ve bu beden yapılarının üzerinde, bunlara
    uygun üç ayrı kişilik yapısının bulunduğunu ileri sürmüştür. Bu kişilik yapılarının her birinde
    birbirinden farklı yirmi kişilik niteliği yer almakta ve bunlar birden yirmiye kadar sıra
    numarasıyla liste olarak verilmektedir. Bu kişilik yapıları şunlardır:
    Viserotonikler ; yemek içmekten hoşlanan, kolay ve çabuk duygulanan, güvensiz, açık yürekli,
    sevecen, insancıl, kolayca toplumsal uyum sağlayan kişilik yapısı gösterirler. (endomorf beden
    yapısına sahiptirler)
    Somatotonikler ; spordan, serüvenden hoşlanan, güçlü görünen, acıya ve sıkıntıya dayanıklı kişilik
    yapısı gösterirler. (mezomorf beden yapısına sahiptirler.)
    Serebrotonikler ; içe dönük, insandan kaçan, diğer insanlarla kolay ilişki kuramayan, soyut
    düşünen kişilik yapısı gösterirler. (ektomorf beden yapısına sahiptirler.)
   Bu tipler ve bunlarda bulunan kişilik yapıları, bu kadar kesin sınırlar ve özelliklerle birbirlerinden
    ayrılmazlar. Sheldon, bu tiplerden birinin bütün özelliklerini taşıyan insanlara ender rastlandığına
    dikkati çekmiş, her insanın kişiliğinde üç tipte ayrı ayrı bulunan kişilik özelliklerinin, değişik
    oranlarda bulunduğunu belirtmiştir. İnsanların çoğunluğunun kişiliği, bu üç tipte bulunan
    niteliklerin karışımından oluşmuştur.
RUHSAL VE TOPLUMSAL YAPIYA GÖRE
               İNCELENEN İNSANLAR
    Spranger : Alman ruhbilimci Spranger, kişilik yapılarını toplumsal yer, rol, durum ve amaca göre altı temel tipe
    ayırmıştır:
   1. Teorik tip : Soyut düşünen, düşüncelerini gerçekleştirmek için sürekli arayış içinde olan insanlardır.
    2. Estetik tip : Sürekli olarak yenilik ve değişiklik peşinde koşan insanlardır.
    3. Ekonomik tip : Maddi çıkarlarını üstün tutarlar. 
    4. Sosyal tip : Başkalarına yardımcı olmaktan hoşlanırlar.
    5. Politik tip : Mevki elde etmek, güçlü, kudretli olmak için çabalarlar.
    6. Dindar tip : Günlük yaşamdan çok öbür dünya ile ilgilenen, ikisi arasında sürekli bağlantı kurmaya çalışan
    insanlardır.
    Heymans ve Wiersman :Kişiliğe ilişkin özellikleri, duygulanım, etkinlik ve verilen kararların süresine göre iki uçlu,
    üç boyutta toplamışlardır (duygulanım, etkinlik, karar). Duygulanım boyutunun bir ucunda, aşırı duygulanım ve coşku
    (E), öbür ucunda bu durumun bulunmaması (nE), yani duygusuzluk, ilgisizlik yer alır. Etkinlik boyutu, aşırı etkinlik (A)
    ve etkinliğin olmaması (nA), kararlara ilişkin üçüncü boyut da, bunların sürdürülmesi (P) ve sürdürülmemesi (S) ne
    göre, iki uçla sonlanır. Üç boyut üzerinde yer alan bu özelliklerin birleşmesi sonucu sekiz tip tanımlanmıştır:
   1. E A P : Sinirli
    2. E A S : Kuşkulu, endişeli, takıntılı
    3. E nAP : Dışa dönük, neşeli
    4. E nAS : Öfkeli
    5. nE AP : İçe dönük, durgun
    6. nE AS : Tutarsız
    7. nE nAP : İlgisiz
    8. nE nAS : İlgisiz, tutarsız
   Jung :Hippocrates döneminden beri süregelen, içe ve dışa dönük kişilik yapısı görüşlerinden esinlenen Jung, bunlara
    yeni nitelikler ve özellikler katmış, insanın kişiler ve nesnelerle olan ilişkilerini değerlendirerek, bunlara yönelme ya
    da bunları iç dünyasına alıp benimseme biçimine bakarak kişiliği, içe ve dışa dönük olarak başlıca iki tipe ayırmıştır:
   * Freud’a göre; “id”, “üstben” ve “ben”, insan davranışlarını yöneten, çoğu kez bilincin dışında kalan, kişiliğin üç temel
    öğesidir. 
    İd, kişiliğin çekirdeğini oluşturur, en eski ve en ilkel yönlerini, en doğal duygu ve dürtülerini içerir; insanın gerçek
    doğasıdır. İçgüdü, içtepki, istek, tutku gibi dinamik güçlerin barınağıdır. Biyo-psikolojik ve özellikle cinsel
    gereksinimler, doyuma ulaşmak için çaba gösteriler. İdin önemli bir bölümü baskı altında bulunduğu için, bilince
    kapalıdır. 
    Üstben ise, idin karşıtı olarak, kişilik yapısında çevreyi, yani bireyin toplum ve kültürden edindiği düşünce, norm ve
    değerleri temsil eder. Üstben, zamanla oluşur. Ancak, bir kere gelişip ortaya çıktıktan sonra, bireyin davranışlarını,
    düşünce, eğilim ve duygularını denetim altına alan, hatta sansür eden güçlü bir etken haline dönüşür. 
    Ben, bir bakıma idin savunucusu ve koruyucusu gibidir. Ben’in görevi, idin yinelenen doğal talepleri ile üstbenin
    sınırlayıcılığı arasında, birey hesabına sağlıklı ve sürekli bir psikolojik denge ve uyum sağlamaktır. Yani, bireyin iç
    evreni ile dış evren arasındaki ilişkileri düzenleyen bir arabulucu olarak ortaya çıkmaktadır.
   1. İçe dönük tip ; nesnelerle zor ve olumsuz bağlantı kurar. Nesneden çok özneye bağlıdır. Nesne geri
    planda kalır, kişilik yapısı ve davranışın oluşmasına dolaylı olarak etki yapar. Bu tiplerin içinde bulundukları
    ortama uyumları güçtür. Toplumsal kurallar ve değerlerin benimsenmesi zorlukla olabilir.
    2. Dışa dönük tip ; nesnelerle kolay ve uyumlu bağlantı kurar. Nesnelere değer vererek düşünür. Eylemleri
    nesnelere göre düzenler. İlgisi özneden çok nesneye bağlıdır. Kendisinin dışındaki dünyaya daha çok ilgi
    duyar. İçinde yaşadığı ortamın ortak kurallarına ve değerlerine kolay ve çabuk uyum gösterir.
   Jung’a göre, içe ya da dışa dönük kişilik, kişilik gücünün yöneliş biçimidir. Bu güç doğuştan vardır, amacı
    üstün olan ruhsal işlevi belirlemek ve geliştirmektir. Genel olarak her kişilik yapısında, denge durumunda
    olan, içe ve dışa dönük özellikler vardır. Bilinç, dışa dönük olduğu zaman, bilinçdışı içe dönüktür, ya da bunun
    tersi söz konusudur. Değişik tiplerin özellikleri, kişiler arası ilişkilerde, evlilik sorunlarında, ana baba çocuk
    çatışmalarında, insanlar arası sürtüşmelerde, hatta toplumsal ve siyasi olayların ortaya çıkmasında önemli
    rol oynar.
   Gerçek yaşamda, işlevlerin iki boyut üzerinde dağılmış karışımları bulunur. Duyum, duygu, sezgi ve
    düşüncenin oluşturduğu eksen üzerinde karma durumlar ortaya çıkar.
   Jung’a göre içe ve dışa dönük tipler, kişiliğin duyum, duygu, sezgi ve düşünme gibi temel işlevlerine göre
    biçim alırlar. Bireyin içinde bulunduğu ortama, kültür ve zihinsel gelişme düzeyine göre bu işlevlerden biri
    ön plana geçer, kişilik üzerinde daha etkili rol oynar. Böylece ağırlık kazanan işlev, diğerlerini örter, geri
    planda gölgede bırakır. Ağırlık kazanan işlev, kişiliğin bilinçli yanını oluşturur. Genel olarak, gölgede kalan
    işlevlerden biri, üst işleve yardımcı olur. Geri kalan iki işlevden üçüncüsü, arada sıkışmış, dördüncüsü ise
    gelişmemiş olup, denetim dışı kalmıştır. Buna alt işlev adı verilir. Kişiliğin gelişip olgunlaşması, bu dört
    işlevin bilinç düzeyine çıkmasına, bilinçli olmasına bağlıdır. Kuramsal olarak tasarlanan bu durum, sadece
    ulaşılması gereken bir amaçtır. Günlük yaşamda böyle bir kişilik yapısına rastlama olasılığı ya hiç yoktur ya
    da çok enderdir.
   Kişilikte bulunan dört işlevden birinin gelişmesi, ergenlik çağı sonunda tamamlanır. Ancak, bu çağda olup
    kişilik gelişmesini tamamlamamış insanlar da vardır. Çocuksu kalmış olan bu insanlar, belirli durumlarda dört
    işlevden hangisine başvuracaklarını kestiremezler. Tutarsız davranırlar, kişilikleri dengesiz ve düzensizdir.
    Her an değişme gösterirler. Gelişmiş olan bir kişilik yapısında, söz konusu dört işlevden en az üçünün bilinç
    yüzeyine çıkması gereklidir. İçe ve dışa dönüklükte, uçlara yakın bulunan kişilerde, nevrotik yakınmalar ve
    belirtiler ortaya çıkar.
   Kişilik gelişmesinde amaç, ruhsal bütünlüğün sağlanmasıdır. Dört temel işlev, genel davranış eğilimleriyle
    birlikte değerlendirildiğinde birbirinden farklı sekiz değişik kişilik yapısı, yani tip ortaya çıkar:
   Dışa dönük düşünen tip İçe dönük sezgisel tip
    İçe dönük düşünen tip Dışa dönük sezgisel tip
    Dışa dönük duygusal tip Dışa dönük duyumsal tip
    İçe dönük duygusal tip İçe dönük duyumsal tip
   Freud :
    Çözümleyici (psychoanalitic) öğretiler,
    cinsel gelişmenin çeşitli dönemlerindeki
    saplantılar ya da bu dönemlere doğru
    gerilemelere göre; kişiliği “Ağız”, “Dışkıl”,
    “Üretken” ve “Özsever” olmak üzere
    tiplere ayırmıştır. Ancak, cinsel gelişmenin
    çeşitli dönemlerini birbirinden kesin
    sınırlarla ayırma olanağı bulunmadığından,
    Freud, günlük uygulamada üç farklı kişilik
    tipinin bulunduğunu ileri sürmüştür:
   1. Sevgeç tip (Erotic) : Sevmenin ve
    sevilmenin egemen olduğu, ağır bastığı
    duygusal insanlardır. 
    2. Sado-masohist tip (Sado-masochism)
    : Üstben ile ben* arasında, sürekli
    çatışma ve sürtüşme gösteren insanlardır.
    Bir yanda katı kalıpların baskısı, bir yanda
    bunlara uyamamanın verdiği kaygı ve
    sıkıntı nedeniyle devamlı tedirginlik
    gösterirler. Takıntılı düşünce ve korkuları
    olabilir. 
    3. Özsever tip (Narcissistic) : kendi
    bedenine ve kişiliğine aşırı düşkün olan,
    kendisini seven ve beğenen insanlardır.
   Bu üç tipin karşılıklı olarak bir araya
    gelmesi sonucu, iki tipin de özelliklerinin
    bir bölümünü taşıyan değişik kişilik
    yapıları ortaya çıkabilir: Sevgeç-Özsever,
    Sadomasohist-Özsever gibi.
Çocuk ruh sağlığı ödevi

Más contenido relacionado

La actualidad más candente

sağlık bilgisi Unite 2 büyüme ve gelişme
sağlık bilgisi Unite 2 büyüme ve gelişmesağlık bilgisi Unite 2 büyüme ve gelişme
sağlık bilgisi Unite 2 büyüme ve gelişmepelin2000
 
7 kişilik gelişimi
7   kişilik gelişimi7   kişilik gelişimi
7 kişilik gelişimiKenan Polat
 
Yeni microsoft office power point sunusu
Yeni microsoft office power point sunusuYeni microsoft office power point sunusu
Yeni microsoft office power point sunusuNalan Özcan
 
Kisilik ve benlik
Kisilik ve benlikKisilik ve benlik
Kisilik ve benlikkobikobi
 
Maslow’un benlik gelişimi kurami
Maslow’un benlik gelişimi kuramiMaslow’un benlik gelişimi kurami
Maslow’un benlik gelişimi kuramimassive501
 
EğItim Bilimleri 9
EğItim Bilimleri 9EğItim Bilimleri 9
EğItim Bilimleri 9derslopedi
 
9 benlik gelişimi
9   benlik gelişimi9   benlik gelişimi
9 benlik gelişimiKenan Polat
 

La actualidad más candente (14)

S.b.berkay
S.b.berkayS.b.berkay
S.b.berkay
 
Kişilikk slaytı
Kişilikk slaytıKişilikk slaytı
Kişilikk slaytı
 
sağlık bilgisi Unite 2 büyüme ve gelişme
sağlık bilgisi Unite 2 büyüme ve gelişmesağlık bilgisi Unite 2 büyüme ve gelişme
sağlık bilgisi Unite 2 büyüme ve gelişme
 
7 kişilik gelişimi
7   kişilik gelişimi7   kişilik gelişimi
7 kişilik gelişimi
 
Yeni microsoft office power point sunusu
Yeni microsoft office power point sunusuYeni microsoft office power point sunusu
Yeni microsoft office power point sunusu
 
Kişilik
KişilikKişilik
Kişilik
 
Psikanalitik
PsikanalitikPsikanalitik
Psikanalitik
 
Kisilik ve benlik
Kisilik ve benlikKisilik ve benlik
Kisilik ve benlik
 
Maslow’un benlik gelişimi kurami
Maslow’un benlik gelişimi kuramiMaslow’un benlik gelişimi kurami
Maslow’un benlik gelişimi kurami
 
Ki̇şi̇li̇k
Ki̇şi̇li̇kKi̇şi̇li̇k
Ki̇şi̇li̇k
 
EğItim Bilimleri 9
EğItim Bilimleri 9EğItim Bilimleri 9
EğItim Bilimleri 9
 
Sunu1
Sunu1Sunu1
Sunu1
 
9 benlik gelişimi
9   benlik gelişimi9   benlik gelişimi
9 benlik gelişimi
 
Nalan özcan
Nalan özcanNalan özcan
Nalan özcan
 

Destacado

News muscle relaxants 2003
News muscle relaxants 2003 News muscle relaxants 2003
News muscle relaxants 2003 Claudio Melloni
 
Çocuk ruh sağlığı ve sanat
Çocuk ruh sağlığı ve sanatÇocuk ruh sağlığı ve sanat
Çocuk ruh sağlığı ve sanatMeltem Kora
 
Liderliktipleri
LiderliktipleriLiderliktipleri
Liderliktiplerikobikobi
 
Ruh sağlığı
Ruh sağlığıRuh sağlığı
Ruh sağlığıduygu135
 
Self regulatory organisations
Self regulatory organisationsSelf regulatory organisations
Self regulatory organisationsRahul Soni
 
Benlik ve Kişilik
Benlik ve KişilikBenlik ve Kişilik
Benlik ve KişilikEcem Karslı
 
Yönetim Teorilerine Bakış (Klasik Yönetim, Neoklasik Yönetim)
Yönetim Teorilerine Bakış (Klasik Yönetim, Neoklasik Yönetim)Yönetim Teorilerine Bakış (Klasik Yönetim, Neoklasik Yönetim)
Yönetim Teorilerine Bakış (Klasik Yönetim, Neoklasik Yönetim)Salih GÜMÜŞ
 
Mutual Fund Question Bank 2
Mutual Fund Question Bank 2Mutual Fund Question Bank 2
Mutual Fund Question Bank 2shallz
 

Destacado (9)

News muscle relaxants 2003
News muscle relaxants 2003 News muscle relaxants 2003
News muscle relaxants 2003
 
Çocuk ruh sağlığı ve sanat
Çocuk ruh sağlığı ve sanatÇocuk ruh sağlığı ve sanat
Çocuk ruh sağlığı ve sanat
 
öZdenetim nedir
öZdenetim nediröZdenetim nedir
öZdenetim nedir
 
Liderliktipleri
LiderliktipleriLiderliktipleri
Liderliktipleri
 
Ruh sağlığı
Ruh sağlığıRuh sağlığı
Ruh sağlığı
 
Self regulatory organisations
Self regulatory organisationsSelf regulatory organisations
Self regulatory organisations
 
Benlik ve Kişilik
Benlik ve KişilikBenlik ve Kişilik
Benlik ve Kişilik
 
Yönetim Teorilerine Bakış (Klasik Yönetim, Neoklasik Yönetim)
Yönetim Teorilerine Bakış (Klasik Yönetim, Neoklasik Yönetim)Yönetim Teorilerine Bakış (Klasik Yönetim, Neoklasik Yönetim)
Yönetim Teorilerine Bakış (Klasik Yönetim, Neoklasik Yönetim)
 
Mutual Fund Question Bank 2
Mutual Fund Question Bank 2Mutual Fund Question Bank 2
Mutual Fund Question Bank 2
 

Similar a Çocuk ruh sağlığı ödevi

EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1derslopedi
 
Ruhsal ci nsel-ve_ruhsal-toplumsal_ge_lisim (fazlası için www.tipfakultesi.org)
Ruhsal ci nsel-ve_ruhsal-toplumsal_ge_lisim (fazlası için www.tipfakultesi.org)Ruhsal ci nsel-ve_ruhsal-toplumsal_ge_lisim (fazlası için www.tipfakultesi.org)
Ruhsal ci nsel-ve_ruhsal-toplumsal_ge_lisim (fazlası için www.tipfakultesi.org)www.tipfakultesi. org
 
Günümüzde İnsan ve İnanlar - Bölüm 9
Günümüzde İnsan ve İnanlar - Bölüm 9Günümüzde İnsan ve İnanlar - Bölüm 9
Günümüzde İnsan ve İnanlar - Bölüm 9Ömer Durmuş
 
05 i̇nsan davranışları ve kişilik tipleri
05   i̇nsan davranışları ve kişilik tipleri05   i̇nsan davranışları ve kişilik tipleri
05 i̇nsan davranışları ve kişilik tipleriSerdal KOÇİYİT
 
Ruh sağliğinin tanimi ve önemi̇
Ruh sağliğinin tanimi ve önemi̇Ruh sağliğinin tanimi ve önemi̇
Ruh sağliğinin tanimi ve önemi̇Edanur Kurt
 
Beden İmajında Bozulma Sunum
Beden İmajında Bozulma SunumBeden İmajında Bozulma Sunum
Beden İmajında Bozulma Sunumnandacepte.org
 
Ahlak psikolojisi ve sosyal yaşam
Ahlak psikolojisi ve sosyal yaşamAhlak psikolojisi ve sosyal yaşam
Ahlak psikolojisi ve sosyal yaşamTuran SARICAM
 
3 gelişim psik. giriş
3   gelişim psik. giriş3   gelişim psik. giriş
3 gelişim psik. girişKenan Polat
 
İsmail Acarkan - Enneagram İle Kendini Keşfet.pdf
İsmail Acarkan - Enneagram İle Kendini Keşfet.pdfİsmail Acarkan - Enneagram İle Kendini Keşfet.pdf
İsmail Acarkan - Enneagram İle Kendini Keşfet.pdfssuserc8d8e0
 
GelişIm Psikolojisi
GelişIm PsikolojisiGelişIm Psikolojisi
GelişIm Psikolojisiderslopedi
 
Www.kpss10.com gelişim psikolojisi 2012
Www.kpss10.com gelişim psikolojisi 2012Www.kpss10.com gelişim psikolojisi 2012
Www.kpss10.com gelişim psikolojisi 2012wikioogle
 
Maslow ve Varoluşcu Yaklaşım
Maslow ve Varoluşcu YaklaşımMaslow ve Varoluşcu Yaklaşım
Maslow ve Varoluşcu YaklaşımUniverist
 
Birey ve Toplum (Sosyoloji)
Birey ve Toplum (Sosyoloji) Birey ve Toplum (Sosyoloji)
Birey ve Toplum (Sosyoloji) Konu Anlatımı
 
Materyal tasarımı-sunum.blog
Materyal tasarımı-sunum.blogMateryal tasarımı-sunum.blog
Materyal tasarımı-sunum.blogsinemgul
 
İYİLİKSEVERLİĞİN KÖTÜLÜKLERİ
İYİLİKSEVERLİĞİN KÖTÜLÜKLERİ İYİLİKSEVERLİĞİN KÖTÜLÜKLERİ
İYİLİKSEVERLİĞİN KÖTÜLÜKLERİ COSKUN CAN AKTAN
 
FMP Eğitimi Bölüm 5.pdf
FMP Eğitimi Bölüm 5.pdfFMP Eğitimi Bölüm 5.pdf
FMP Eğitimi Bölüm 5.pdfSeyfettinColak
 
Toplumsal cinsiyet ve kalıpyargıları
Toplumsal cinsiyet ve kalıpyargılarıToplumsal cinsiyet ve kalıpyargıları
Toplumsal cinsiyet ve kalıpyargılarımercangrel1
 

Similar a Çocuk ruh sağlığı ödevi (20)

EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1EğItim Bilimleri 1
EğItim Bilimleri 1
 
Ruhsal ci nsel-ve_ruhsal-toplumsal_ge_lisim (fazlası için www.tipfakultesi.org)
Ruhsal ci nsel-ve_ruhsal-toplumsal_ge_lisim (fazlası için www.tipfakultesi.org)Ruhsal ci nsel-ve_ruhsal-toplumsal_ge_lisim (fazlası için www.tipfakultesi.org)
Ruhsal ci nsel-ve_ruhsal-toplumsal_ge_lisim (fazlası için www.tipfakultesi.org)
 
Günümüzde İnsan ve İnanlar - Bölüm 9
Günümüzde İnsan ve İnanlar - Bölüm 9Günümüzde İnsan ve İnanlar - Bölüm 9
Günümüzde İnsan ve İnanlar - Bölüm 9
 
05 i̇nsan davranışları ve kişilik tipleri
05   i̇nsan davranışları ve kişilik tipleri05   i̇nsan davranışları ve kişilik tipleri
05 i̇nsan davranışları ve kişilik tipleri
 
Ruh sağliğinin tanimi ve önemi̇
Ruh sağliğinin tanimi ve önemi̇Ruh sağliğinin tanimi ve önemi̇
Ruh sağliğinin tanimi ve önemi̇
 
Beden İmajında Bozulma Sunum
Beden İmajında Bozulma SunumBeden İmajında Bozulma Sunum
Beden İmajında Bozulma Sunum
 
Ahlak psikolojisi ve sosyal yaşam
Ahlak psikolojisi ve sosyal yaşamAhlak psikolojisi ve sosyal yaşam
Ahlak psikolojisi ve sosyal yaşam
 
3 gelişim psik. giriş
3   gelişim psik. giriş3   gelişim psik. giriş
3 gelişim psik. giriş
 
İsmail Acarkan - Enneagram İle Kendini Keşfet.pdf
İsmail Acarkan - Enneagram İle Kendini Keşfet.pdfİsmail Acarkan - Enneagram İle Kendini Keşfet.pdf
İsmail Acarkan - Enneagram İle Kendini Keşfet.pdf
 
GelişIm Psikolojisi
GelişIm PsikolojisiGelişIm Psikolojisi
GelişIm Psikolojisi
 
Eri
EriEri
Eri
 
Www.kpss10.com gelişim psikolojisi 2012
Www.kpss10.com gelişim psikolojisi 2012Www.kpss10.com gelişim psikolojisi 2012
Www.kpss10.com gelişim psikolojisi 2012
 
431 6
431 6431 6
431 6
 
Maslow ve Varoluşcu Yaklaşım
Maslow ve Varoluşcu YaklaşımMaslow ve Varoluşcu Yaklaşım
Maslow ve Varoluşcu Yaklaşım
 
Birey ve Toplum (Sosyoloji)
Birey ve Toplum (Sosyoloji) Birey ve Toplum (Sosyoloji)
Birey ve Toplum (Sosyoloji)
 
Materyal tasarımı-sunum.blog
Materyal tasarımı-sunum.blogMateryal tasarımı-sunum.blog
Materyal tasarımı-sunum.blog
 
Ruh sağliği
Ruh sağliğiRuh sağliği
Ruh sağliği
 
İYİLİKSEVERLİĞİN KÖTÜLÜKLERİ
İYİLİKSEVERLİĞİN KÖTÜLÜKLERİ İYİLİKSEVERLİĞİN KÖTÜLÜKLERİ
İYİLİKSEVERLİĞİN KÖTÜLÜKLERİ
 
FMP Eğitimi Bölüm 5.pdf
FMP Eğitimi Bölüm 5.pdfFMP Eğitimi Bölüm 5.pdf
FMP Eğitimi Bölüm 5.pdf
 
Toplumsal cinsiyet ve kalıpyargıları
Toplumsal cinsiyet ve kalıpyargılarıToplumsal cinsiyet ve kalıpyargıları
Toplumsal cinsiyet ve kalıpyargıları
 

Çocuk ruh sağlığı ödevi

  • 1. ÇOCUK RUH SAĞLIĞI ÖDEVİ -Kişiliği,kişilikle ilgili temel kavramları ve kişiliği etkileyen faktörleri araştırınız -Kişilik,kişilikle ilgili temel kavramlar ve kişiliği etkileyen etmenler konusunda çevrenizdeki çocukları gözlemleyiniz.
  • 2. KİŞİLİK NEDİR ? Kişilerden söz ederken "hoş" "canlı" "mutlu" "mutsuz" "iyilik yapan" "güçlü" gibi tanımlamalar kullanırız. Burada anlatılmak istenen, bireyin gösterdiği davranış özellikleridir. Kişilik, bir bireyin tüm ilgilerinin, tutumlarının, yeteneklerinin, konuşma tarzının, dış görünüşünün ve çevresine uyum biçiminin özelliklerini içeren bir terimdir.  Asıl olan, kişiliğin kendine özgü ve ahenkli bir bütün olmasıdır. Bireyin belleği, dış görünüşü, direnme süresi, sesi ve konuşma tarzı, tepki hızı, sporculuğu gibi özelliklerinin hepsi o insanın kişiliğini betimlemede önemlidir.
  • 3. KİŞİLİK İLE İLGİLİ TEMEL  KAVRAMLAR ortak kişilik yapısını Temel kişilik kavramı, belirli bir toplumun üyelerinin ifade etmektedir. Temel kişilik, aile ortamının, eğitimin ve sosyal çevrenin etkisiyle bireylerde benzer tutumlar, inançlar, değerler, eğilimler, duygular, vb. oluşmasına dayanmaktadır. Kardiner'e göre temel kişilik dört temel öğeden oluşur: 1) Düşünce teknikleri; yani bireyin gerçekliği düşünme tarzı, 2) Güvenlik sistemleri; bireylerin çevresel engellenmelerin yarattığı kaygılarla başa çıkmak için başvurduğu savunma sistemleri, 3) Geniş anlamda üst-ben; diğerlerinin takdir ve sevgisini kazanma arzusuna dayalı süper-ego söz konusu, 4) Dinsel tutumlar. Kardiner'e göre bu dört temel kişilik öğesi, kurumlarla ilişkilidir; bir yandan, 'birincil kurumlar' denen bazı kurumlar tarafından üretilirler, Öte yandan 'ikincil kurumlar' denilen bazı kurumları üretirler.
  • 4. KİŞİLİĞİ ETKİLEYEN  kabul FAKTÖRLER Kişiliğin gelişiminde önemli rol oynayan çok sayıda faktörün varlığı bilim adamlarınca edilmiş ve bunların ne ölçüde kişiliğin oluşum ve gelişimini etkilediği incelenmiştir. Genel olarak bu faktörler biyolojik ve çevresel olarak iki ana başlık altında incelenmişlerdir. Biyolojik Faktörler Kalıtım: Kişinin anne ve babasından ya da soyundan gelen özellikleri içerir. Bu özellikler kromozomlar içinde bulunan genlerle çocuğa aktarılır. Beden yapısı, saç, göz ve cilt rengi doğrudan kalıtıma bağlanabilir. Ancak kalıtım yolu ile anne ve babadan birtakım özelliklerin geçmesi, kişiliğin onlara benzeyeceği anlamına gelmez. Kişiliğin gelişmesinde çevrenin de önemli rolü vardır. Örneğin, hırsız bir anne babanın çocuğu da hırsız olacak demek değildir. kişiliğin oluşumunda biyolojik-kalıtsal etkenlerle çevresel  etkenlerin ne düzeyde rol oynadığı halen tartışma konusudur. İç Salgı Bezleri: Kişiliği düzenleyen ve gelişimini sağlayan önemli etkenlerden biridir. Bedensel ve ruhsal yapının oluşmasında, gelişmesinde önemli rol oynayan hiper (fazla) ya da hipo (az) çalışmaları organizmada büyük değişiklikler yapar ve bu da bireyin kişiliğinin gelişimini etkiler.
  • 5. Beden yapısı: Kişilikle beden yapısı arasında bağlantı olduğunu savunan bilim adamları insanları beden yapılarına göre çeşitli tiplere ayırmışlardır. Örneğin, Kreeshmer, beden yapısını piknik, astenik, atletik, Sheldan ve Stones ise, endomografik ektomorfik, mezomorfik olarak sınıflandırmışlardır. Piknik- endomorfik beden yapısı yuvarlak ve yumuşak olan kişilerdir ve bunlar yemeyi, rahatı, sevki ve sosyal ilişkileri severler. Astenik ya da ektomorfik beden yapısında olanlar, ince, uzun, narindirler. Duygusallık, entellektüel ve içe dönük kişilik özellikleri gösterirler. Mezamorfik-atletik beden yapısı kas ve kemiklerin iyi gelişmiş olduğu, güçlü adaleli kişilerdir ve enerjik, hareketli, atılgan hatta saldırgan kişilik özellikleri gösterirler. Zeka: Kişinin kalıtım yoluyla doğuştan getirdiği ve eğitimle geliştirdiği bir kuvvettir. İnsanın olumlu ya da olumsuz davranışları, zeka gelişimine bağlıdır. Burada hem kalıtsal hem çevresel etkenler rol oynar.
  • 6. Çevresel  Faktörler Doğum öncesi ve doğum sonrası faktörler ele alınmaktadır. Doğum öncesi çevrenin kişilik üzerindeki etkileri döllenme anından başlar. Örneğin annenin gebeliği sırasında sigara, al- kol, uyuşturucu kullanması, yetersiz beslenmesi ya da aşırı heyecansal durumlar yaşaması, doğacak çocuğun kişiliğini dolaylı olarak etkilediği bilinmektedir. Bu her sigara kullanan ya da alkol içen annenin çocuğunun da bu alışkanlıkları mutlaka göstermesi demek değildir, ancak bu alışkanlıklara eğilim gösterdikleri saptanmıştır. Doğum sonrası çevre, çocuğun doğuştan getirdiği özelliklerinin yoğrularak biçimlendiği yerdir. Çocuk önce ailesi içinde büyür, gelişir, kişiliğinin kökenini orada alır. Daha sonraları ailesinden aldığı belli özelliklerle toplum içinde kişiliğini biçimlendirir, geliştirir. Bu nedenle çocukluğun ilk yıllarındaki yaşantılarının, sosyal çevresi ile olan etkileşiminin kişilik gelişiminde önemli rol oynar. Her toplumun kendine özgü bir yapısal ve yaşama biçimi vardır. Çocuk toplumsallaşma diye nitelendirdiğimiz bir gelişme sürecinden geçerken, ailesinin ve toplumunun bilim, kültür, ekonomi, din, sanat, adet ve gelenekler, töreler gibi tüm değerleri, standartları ve beklentilerine uygun olarak gelişmektedir. Örneğin, tüm kültürlerde bebeklerin beslenmesi, korunması daha sonraları cinsel ve saldırganlık gibi dürtülerini kontrol etme yollarının öğretilmesi gibi konular yer almaktadır. Ancak bunları uygulama biçimleri kültürden kültüre değişir. Bir toplum kültürü bebeklerin anne sütü ile beslenmesinin önemini vurgularken diğer bir toplum kültürü hazırlamalarla besleme üzerinde durabilir. Bebekleri kundaklama tuvalet eğiti- mi vb. davranışların geliştirilmesi, toplumdan topluma değişiklik gösterir. Ayrıca yaş, cinsi- yet, sosyoekonomik düzey, iş ve meslek, din gibi etkenlerde kişilik gelişiminde önemli rol oynarlar. Kız ve erkek çocukların yaşadıkları toplum içindeki rollerine ilişkin yetiştirilmeleri örneğin kızlardan ev içi işlerini, erkekler ise ev dışı işlerini benimsemeleri istenmekte ve bu da onların kişiliklerini biçimlendirmektedir.
  • 7. BEDEN YAPISINA GÖRE İNCELENEN İNSANLAR  Beden yapısının mizaç, karakter ve kişilikle ilişkisi üzerinde Hippocrates’le başlayan görüşler, yeni çağlarda bilimsel nitelik kazanmaya başlamıştır. Kısalık, uzunluk, zayıflık, şişmanlık, güzellik, çirkinlik gibi nitelikler, saç, göz, ten rengi gibi özellikler, yürüyüş, oturuş, mimik, jest gibi hareketler, insanın beden yapısına bağlıdır. Bunların hepsi, başkalarının insana karşı gösterdiği tepkiyi, ilgi ve ilişkiyi etkiler. Örneğin; şişman bir insana karşı çevrenin gösterdiği tepkinin algılanışı ve benlikte yerleşmesi, kişilikte olumsuz izler bırakabilir. Saçının rengi, gözünün güzelliğiyle ilgi çeken bir insanın kişiliğine, aşırı ve gereksiz güven duygusu ve bencillik yerleşebilir. Yani, beden yapısına ilişkin özellikler, kişilik gelişmesine ve yapısına belirgin nitelikler katar. Bunlar, diğer insanların tepkilerini etkiler. İnsanın bu tepkilere karşı geliştirdiği cevaplar, yani karşı tepkiler farklı olur. Bu karşı tepkilerin uzun süre benzer biçimde olması, değişik kişilik yapılarının oluşmasına neden olur.  Kafa, Göğüs, Karın ve Kas Yapısına Göre Ayırım :  Bedende diğerlerine oranla daha çok gelişmiş ve belirgin duruma gelmiş sistemlere göre (kafa, göğüs, karın ve kas), “Cerebral”, “Respiratoire”, “Musculaire” ve “Digestive” olmak üzere dört tip insandan söz edilir.  İnce, Uzun, Zayıf ya da Kısa, Geniş, Şişman Olmaya Göre Ayırım :  1923 yılında, Amerikalı araştırmacı Davenport, insanları beden yapılarına göre, “Slender”, “Medium” ve “Fleshy” olarak ayırmış ve ince, uzun, orta, şişman, etli olan insanların, birbirlerinden farklı kişilik yapısı olduğuna dikkati çekmiştir.  1927 yılında, Sovyet araştırmacı Galant, beden yapılarına göre insanları, “Stenosom”, “Mesosom” ve Megalosom” olarak üçe ayırarak, Davenport’un görüşüne yakın bir yaklaşım getirmiştir.  1927 yılında, Kretschmer, kafatası yapısının, yüzün, bedenin, kol ve bacakların ölçümünü yaparak insanları, “piknik”, “astenik / leptozom” ve “atletik” olarak üç temel tipe ayırmıştır. Ayrıca, beden yapısı bakımından bunların karışımından oluşan “karma” tiplerden ve bu üç tipe de uygun düşmeyen biçimsiz, tipsiz anlamına gelen “displastik” tiplerden de bahsetmiştir .
  • 8. İçe ya da Dışa Dönük Olmaya Göre Ayırım :  Yine Kretschmer tarafından yapılan bu ayırıma göre, insanlar genel olarak, “siklotimik” ve “şizotimik” olmak üzere iki tiptir:  Siklotimikler; çoğunlukla piknik beden yapısında bulunurlar. Dışa dönük, canlı, neşeli, sevecen, insancıl kişilerdir. Kolay ve çabuk duygulanır, sever, kızar, öfkelenirler. Uygulamalı ve toplumsal alanlarda başarı gösterirler.  Şizotimikler; içe dönük, soğukkanlı, duygularını dışarıya yansıtmayan insanlardır. Çekingen ve alıngandırlar. Yalnızlıktan hoşlanırlar. Soyut konularla uğraşırlar. İradeleri güçlüdür. Başladıkları işin sonunu getirirler. Sürekli olarak iyi ve doğru yapmak çabası yüzünden, kimi kez hiçbir şey yapamadıkları da olur.  Kretschmer’in görüşlerinden esinlenen Corman, insanın beden ve ruh yapısının en iyi biçimde, yüze yansıdığını kabul ederek, birbirinden farklı beş kişilik yapısı olduğunu ileri sürmüştür. Bu tiplerin bir ucunda açık tip (dışa dönük, kolay ve çabuk uyum sağlayan özellikler taşır) yer almakta, öteki uçta ise kapalı tip (içe dönük, geç, güç ve zor uyum sağlayan özellikler taşır) yer almaktadır. Arada bulunan tipler, açık ve kapalı kişilik yapılarının değişik oranda karışımı sonucu oluşmaktadır.  1940-1942 yıllarında Amerikalı Sheldon, kafatasını, iskeleti, gövdeyi, kol ve bacakları daha ince ve duyarlı yöntemlerle ölçmüş, Kretschmer’in kurduğu sistemi geliştirmiştir. Sheldon beden yapılarını, döl yatağı içinde gelişen oğulcukta ilk gelişen katmanlara göre; “endomorf”, “mezomorf” ve “ektomorf” olarak üç temel tipe ayırmış ve bu beden yapılarının üzerinde, bunlara uygun üç ayrı kişilik yapısının bulunduğunu ileri sürmüştür. Bu kişilik yapılarının her birinde birbirinden farklı yirmi kişilik niteliği yer almakta ve bunlar birden yirmiye kadar sıra numarasıyla liste olarak verilmektedir. Bu kişilik yapıları şunlardır: Viserotonikler ; yemek içmekten hoşlanan, kolay ve çabuk duygulanan, güvensiz, açık yürekli, sevecen, insancıl, kolayca toplumsal uyum sağlayan kişilik yapısı gösterirler. (endomorf beden yapısına sahiptirler) Somatotonikler ; spordan, serüvenden hoşlanan, güçlü görünen, acıya ve sıkıntıya dayanıklı kişilik yapısı gösterirler. (mezomorf beden yapısına sahiptirler.) Serebrotonikler ; içe dönük, insandan kaçan, diğer insanlarla kolay ilişki kuramayan, soyut düşünen kişilik yapısı gösterirler. (ektomorf beden yapısına sahiptirler.)  Bu tipler ve bunlarda bulunan kişilik yapıları, bu kadar kesin sınırlar ve özelliklerle birbirlerinden ayrılmazlar. Sheldon, bu tiplerden birinin bütün özelliklerini taşıyan insanlara ender rastlandığına dikkati çekmiş, her insanın kişiliğinde üç tipte ayrı ayrı bulunan kişilik özelliklerinin, değişik oranlarda bulunduğunu belirtmiştir. İnsanların çoğunluğunun kişiliği, bu üç tipte bulunan niteliklerin karışımından oluşmuştur.
  • 9. RUHSAL VE TOPLUMSAL YAPIYA GÖRE İNCELENEN İNSANLAR   Spranger : Alman ruhbilimci Spranger, kişilik yapılarını toplumsal yer, rol, durum ve amaca göre altı temel tipe ayırmıştır:  1. Teorik tip : Soyut düşünen, düşüncelerini gerçekleştirmek için sürekli arayış içinde olan insanlardır. 2. Estetik tip : Sürekli olarak yenilik ve değişiklik peşinde koşan insanlardır. 3. Ekonomik tip : Maddi çıkarlarını üstün tutarlar.  4. Sosyal tip : Başkalarına yardımcı olmaktan hoşlanırlar. 5. Politik tip : Mevki elde etmek, güçlü, kudretli olmak için çabalarlar. 6. Dindar tip : Günlük yaşamdan çok öbür dünya ile ilgilenen, ikisi arasında sürekli bağlantı kurmaya çalışan insanlardır.   Heymans ve Wiersman :Kişiliğe ilişkin özellikleri, duygulanım, etkinlik ve verilen kararların süresine göre iki uçlu, üç boyutta toplamışlardır (duygulanım, etkinlik, karar). Duygulanım boyutunun bir ucunda, aşırı duygulanım ve coşku (E), öbür ucunda bu durumun bulunmaması (nE), yani duygusuzluk, ilgisizlik yer alır. Etkinlik boyutu, aşırı etkinlik (A) ve etkinliğin olmaması (nA), kararlara ilişkin üçüncü boyut da, bunların sürdürülmesi (P) ve sürdürülmemesi (S) ne göre, iki uçla sonlanır. Üç boyut üzerinde yer alan bu özelliklerin birleşmesi sonucu sekiz tip tanımlanmıştır:  1. E A P : Sinirli 2. E A S : Kuşkulu, endişeli, takıntılı 3. E nAP : Dışa dönük, neşeli 4. E nAS : Öfkeli 5. nE AP : İçe dönük, durgun 6. nE AS : Tutarsız 7. nE nAP : İlgisiz 8. nE nAS : İlgisiz, tutarsız  Jung :Hippocrates döneminden beri süregelen, içe ve dışa dönük kişilik yapısı görüşlerinden esinlenen Jung, bunlara yeni nitelikler ve özellikler katmış, insanın kişiler ve nesnelerle olan ilişkilerini değerlendirerek, bunlara yönelme ya da bunları iç dünyasına alıp benimseme biçimine bakarak kişiliği, içe ve dışa dönük olarak başlıca iki tipe ayırmıştır:  * Freud’a göre; “id”, “üstben” ve “ben”, insan davranışlarını yöneten, çoğu kez bilincin dışında kalan, kişiliğin üç temel öğesidir.  İd, kişiliğin çekirdeğini oluşturur, en eski ve en ilkel yönlerini, en doğal duygu ve dürtülerini içerir; insanın gerçek doğasıdır. İçgüdü, içtepki, istek, tutku gibi dinamik güçlerin barınağıdır. Biyo-psikolojik ve özellikle cinsel gereksinimler, doyuma ulaşmak için çaba gösteriler. İdin önemli bir bölümü baskı altında bulunduğu için, bilince kapalıdır.  Üstben ise, idin karşıtı olarak, kişilik yapısında çevreyi, yani bireyin toplum ve kültürden edindiği düşünce, norm ve değerleri temsil eder. Üstben, zamanla oluşur. Ancak, bir kere gelişip ortaya çıktıktan sonra, bireyin davranışlarını, düşünce, eğilim ve duygularını denetim altına alan, hatta sansür eden güçlü bir etken haline dönüşür.  Ben, bir bakıma idin savunucusu ve koruyucusu gibidir. Ben’in görevi, idin yinelenen doğal talepleri ile üstbenin sınırlayıcılığı arasında, birey hesabına sağlıklı ve sürekli bir psikolojik denge ve uyum sağlamaktır. Yani, bireyin iç evreni ile dış evren arasındaki ilişkileri düzenleyen bir arabulucu olarak ortaya çıkmaktadır.
  • 10. 1. İçe dönük tip ; nesnelerle zor ve olumsuz bağlantı kurar. Nesneden çok özneye bağlıdır. Nesne geri planda kalır, kişilik yapısı ve davranışın oluşmasına dolaylı olarak etki yapar. Bu tiplerin içinde bulundukları ortama uyumları güçtür. Toplumsal kurallar ve değerlerin benimsenmesi zorlukla olabilir. 2. Dışa dönük tip ; nesnelerle kolay ve uyumlu bağlantı kurar. Nesnelere değer vererek düşünür. Eylemleri nesnelere göre düzenler. İlgisi özneden çok nesneye bağlıdır. Kendisinin dışındaki dünyaya daha çok ilgi duyar. İçinde yaşadığı ortamın ortak kurallarına ve değerlerine kolay ve çabuk uyum gösterir.  Jung’a göre, içe ya da dışa dönük kişilik, kişilik gücünün yöneliş biçimidir. Bu güç doğuştan vardır, amacı üstün olan ruhsal işlevi belirlemek ve geliştirmektir. Genel olarak her kişilik yapısında, denge durumunda olan, içe ve dışa dönük özellikler vardır. Bilinç, dışa dönük olduğu zaman, bilinçdışı içe dönüktür, ya da bunun tersi söz konusudur. Değişik tiplerin özellikleri, kişiler arası ilişkilerde, evlilik sorunlarında, ana baba çocuk çatışmalarında, insanlar arası sürtüşmelerde, hatta toplumsal ve siyasi olayların ortaya çıkmasında önemli rol oynar.  Gerçek yaşamda, işlevlerin iki boyut üzerinde dağılmış karışımları bulunur. Duyum, duygu, sezgi ve düşüncenin oluşturduğu eksen üzerinde karma durumlar ortaya çıkar.  Jung’a göre içe ve dışa dönük tipler, kişiliğin duyum, duygu, sezgi ve düşünme gibi temel işlevlerine göre biçim alırlar. Bireyin içinde bulunduğu ortama, kültür ve zihinsel gelişme düzeyine göre bu işlevlerden biri ön plana geçer, kişilik üzerinde daha etkili rol oynar. Böylece ağırlık kazanan işlev, diğerlerini örter, geri planda gölgede bırakır. Ağırlık kazanan işlev, kişiliğin bilinçli yanını oluşturur. Genel olarak, gölgede kalan işlevlerden biri, üst işleve yardımcı olur. Geri kalan iki işlevden üçüncüsü, arada sıkışmış, dördüncüsü ise gelişmemiş olup, denetim dışı kalmıştır. Buna alt işlev adı verilir. Kişiliğin gelişip olgunlaşması, bu dört işlevin bilinç düzeyine çıkmasına, bilinçli olmasına bağlıdır. Kuramsal olarak tasarlanan bu durum, sadece ulaşılması gereken bir amaçtır. Günlük yaşamda böyle bir kişilik yapısına rastlama olasılığı ya hiç yoktur ya da çok enderdir.  Kişilikte bulunan dört işlevden birinin gelişmesi, ergenlik çağı sonunda tamamlanır. Ancak, bu çağda olup kişilik gelişmesini tamamlamamış insanlar da vardır. Çocuksu kalmış olan bu insanlar, belirli durumlarda dört işlevden hangisine başvuracaklarını kestiremezler. Tutarsız davranırlar, kişilikleri dengesiz ve düzensizdir. Her an değişme gösterirler. Gelişmiş olan bir kişilik yapısında, söz konusu dört işlevden en az üçünün bilinç yüzeyine çıkması gereklidir. İçe ve dışa dönüklükte, uçlara yakın bulunan kişilerde, nevrotik yakınmalar ve belirtiler ortaya çıkar.  Kişilik gelişmesinde amaç, ruhsal bütünlüğün sağlanmasıdır. Dört temel işlev, genel davranış eğilimleriyle birlikte değerlendirildiğinde birbirinden farklı sekiz değişik kişilik yapısı, yani tip ortaya çıkar:  Dışa dönük düşünen tip İçe dönük sezgisel tip İçe dönük düşünen tip Dışa dönük sezgisel tip Dışa dönük duygusal tip Dışa dönük duyumsal tip İçe dönük duygusal tip İçe dönük duyumsal tip
  • 11. Freud : Çözümleyici (psychoanalitic) öğretiler, cinsel gelişmenin çeşitli dönemlerindeki saplantılar ya da bu dönemlere doğru gerilemelere göre; kişiliği “Ağız”, “Dışkıl”, “Üretken” ve “Özsever” olmak üzere tiplere ayırmıştır. Ancak, cinsel gelişmenin çeşitli dönemlerini birbirinden kesin sınırlarla ayırma olanağı bulunmadığından, Freud, günlük uygulamada üç farklı kişilik tipinin bulunduğunu ileri sürmüştür:  1. Sevgeç tip (Erotic) : Sevmenin ve sevilmenin egemen olduğu, ağır bastığı duygusal insanlardır.  2. Sado-masohist tip (Sado-masochism) : Üstben ile ben* arasında, sürekli çatışma ve sürtüşme gösteren insanlardır. Bir yanda katı kalıpların baskısı, bir yanda bunlara uyamamanın verdiği kaygı ve sıkıntı nedeniyle devamlı tedirginlik gösterirler. Takıntılı düşünce ve korkuları olabilir.  3. Özsever tip (Narcissistic) : kendi bedenine ve kişiliğine aşırı düşkün olan, kendisini seven ve beğenen insanlardır.  Bu üç tipin karşılıklı olarak bir araya gelmesi sonucu, iki tipin de özelliklerinin bir bölümünü taşıyan değişik kişilik yapıları ortaya çıkabilir: Sevgeç-Özsever, Sadomasohist-Özsever gibi.