Bilgi işleme kuramı- Sulenur Tavuz 22310521028- Agah Tuğrul Korucu.pptx
1. BİLGİ İŞLEME
KURAMI
H a z ı r l a y a n :
Ş u l e n u r TAV U Z - 2 2 3 1 0 5 2 1 0 2 8
D a n ı ş m a n :
D o ç . D r. A g a h Tu ğ r u l K O R U C U
2. BILGI IŞLEME KURAMI
• Bilgi işleme kuramı, insanın dünyayı
anlamada kullandığı zihinsel süreçleri
inceleyen bir kuramdır.
• Bilişsel açıdan öğrenme, bireyin zihinsel
yapılarındaki değişme olarak
tanımlanmaktadır. Bireyin zihinsel
yapılarında meydana gelen bu değişme,
performansa dönüşerek davranış
değişimi ya da yeni davranış kazanımı
sağlamaktadır.
3. B I LG I I Ş L E M E
KU R A M I N DA ;
İnsanların öğrenme süreci ile,
bilgisayarların işleyiş sistemi
arasında benzerlik olduğu
belirtilmiştir.
Her ikisi de bilgiyi dışarıdan alır;
insanlar duyu organları ile,
bilgisayar ise bellek girişleri, optik
okuyucu ve klavyesi ile.
Her ikisi de çok geniş bir depoya
sahiptir.
Her ikisi de bilgiyi çevreye geri
verir.
4. BILGI IŞLEME SÜRECI IŞLEM
BASAMAKLARI
• Bu kuramda öğrenme süreci girdilerin işlenip çıktılara dönüştürülmesi olarak
görülmektedir.
• Uyaranın tanımlanması -> Girdi
• Tepkinin seçimi, karar verme -> Bilgi işleme
• Tepkinin programlanması, hareket için hazırlama -> Bilgi işleme
• Tepki verilmesi, Hareketin yapılması -> Çıktı
5. • Aşağıdaki Şemada Çevreden Gelen Uyarıcıların Bilgi İşleme
Kuramcılarına Göre Hangi Aşamalardan Geçtiği Gösterilmektedir.
6. BELLEK
• Bellek kısaca bireyin öğrendiği
bilgilerin zihinde tutulduğu yerdir.
Zihinde saklanan bilgiyi de gerektiği
zaman geri getirir.
• Bellek; duyusal bellek, kısa süreli
bellek ve uzun süreli bellek olmak
üzere üç kategoride incelenir.
• Belleğin üç önemli işlevi vardır: Kodlama, depolama ve geri çağırma.
Kodlama, öğrenilen bilgiyi zihinde tutmak için kullanılan yoldur. Depolama,
kodlanan bilginin zihinde saklanmasıdır. Geri çağırma, kodlanmış ve
depolanmış bilginin gerektiği zaman geri getirilmesidir.
7. DUYUSAL BELLEK
• Duyusal bellek bilginin ilk işlendiği yerdir.
Çevreden gelen uyarıcılar ilk olarak
duyusal kayıtta tutulur. Kapasitesi sınırsız
olmakla birlikte gelen bilgi anında
işlenmezse, çok hızlı bir şekilde kaybolur.
• Duyusal kayda gelen uyarıcı dikkat ve algı
süreçlerinden geçerek kısa süreli belleğe
geçiş yapar. Bu noktada dikkat, dışarıdan
gelen birçok uyarıcıdan sadece birey için
önem taşıyan veya onun ilgisini çekenleri
alır. Algı ise dikkat sonucu alınan bilginin
yorumlanması ya da anlamlandırılması
işlevini görür.
8. KISA SÜRELI BELLEK
• Duysal kayıttan dikkat ve algı süzgecinden
geçen bilgi kısa süreli bellekte işlenir, geri
kalan bilgiler ise yok olur. Kısa süreli belleğin
bilgiyi tutma süresi sınırlıdır. Yaklaşık olarak
20 ile 30 saniye arasında bilgi burada
kalır. Bilgiyi tutma süresi sınırlı olması ile
birlikte kapasitesi de sınırlıdır. Buna göre
insanların çoğu 5 ile 9 arasında bilgi
örüntüsünü bir arada tutabilir.
9. KISA SÜRELI BELLEK
• Kısa süreli belleğin iki işlevi vardır. Bunlar,
kısa süreliğine olsa da bilgileri saklamak ve
zihinsel işlemler yapmak. Zihinsel
işlemlerden kasıt kısa süreli bellekten
çıkan bilginin tepki üreticilerine
gönderilerek, bireyin davranışta
bulunmasını sağlamaktır. Karşınızdaki ile
konuşmak, matematiksel hesaplamalar
yapmak, bir problemin çözümünde
bulunmak birer zihinsel işlemdir. Bundan
dolayı kısa süreli belleğe işleyen bellek de
denmektedir
• Bilginin kısa süreli bellekte daha fazla
kalması için sürekli tekrar ve gruplama
yöntemi kullanılır. Örneğin bir çocuğun
annesinin isteği şeyleri almak
için bakkala giderken istenilenlerin
zihinsel veya sözel olarak tekrar
edilmesi buna örnektir. Eğer alınacak
şeylerin bir kısmı yiyecek, bir kısmı da
temizlik malzemesi ise çocuk bu sefer
de yiyecek ve temizlik ürünleri diye
gruplandırma yaparak bilgiyi daha
fazla zihinde tutmaya çalışır.
10. UZUN SÜRELI BELLEK
• Bilginin uzun süreli olarak
depolandığı yer burasıdır. Kapasitesi
sınırsızdır. Bütün hayatımız boyunca
yaşadığımız anılar, olaylar, tatlar,
kokular, duygular, problem çözme
becerileri vb. yaşantılarımızın hepsi
burada yer almaktadır.
• Uzun süreli bellek; anısal, anlamsal
ve işlemsel olmak üzere üç türü
olduğu kabul edilir.
11. ANLAMSAL (SEMANTIK) BELLEK
• Uzun süreli belleğin bu kısmı olguları,
genellemeleri, kuralları depolar.
• Kısaca öğrendiğimiz kelimeler,
kavramlar, gramer kuralları, bilimsel
bilgiler, anlamsal bellekte yer
almaktadır.
12. ANISAL (EPISODIK) BELLEK
• Uzun süreli belleğin bu kısmında,
kişisel yaşantılarımızın depolandığı
bölümdür. Yaşantımız boyunca
yaşadığımız olaylar, tanıştığımız
kişiler, izlediğimiz filmler, gittiğimiz
yerlerin hepsi burada depolanır.
İŞLEMSEL BELLEK
• Herhangi bir işin nasıl yapılacağına
dair bilgiler burada
depolanmaktadır. Hem motor
becerileri hem de bilişsel becerileri
kapsar.
• Örneğin, bir matematik problemini
nasıl çözeceğimizi bilmek, bir
yemeği hangi aşamalardan
geçirerek yapacağımızı bilmek bu
bellek türünde yer alır.
13. BİLGİ TRANSFERİ
• Bilgiyi işleme kuramında kısa süreli bellekten uzun süreli belleğe bilgi
transferinde izlenen iki önemli yol vardır. Bunlar: tekrar ve kodlamadır.
Tekrar
• Bilginin zihinsel bir şekilde veya sesli olarak tekrar edilmesiyle uzun süreli
belleğe aktarılmasıdır. Şiir ezberlediğimizde genelde tekrar yöntemini kullanırız.
Kodlama
• Kısa süreli bellekten uzun süreli belleğe geçiş yapan bilgi, burada uzun süre
kalmasını sağlayacak yöntem doğru bir kodlamayla uygun şemaya
yerleştirilmesidir. Kodlamanın amacı bilgiyi doğru şemaya yerleştirerek anlamlı
hale getirmektir. Kodlamada iki yöntem vardır. Bunlar: otomatik kodlama ve
çaba harcayarak kodlamadır.
14. BİLGİYİ UZUN SÜRELİ BELLEKTEN GERİ
GETİRME
Hatırlama
• Önceden kazanılmış bir bilgi veya geçmişe ait bir anı, belli ipuçları doğrultusunda
uzun süreli bellekten geri getirilmesidir.
• Örneğin, biri adres sorduğunda, eğer sorduğu yeri biliyorsak oraya dair bilgiler
hemen gelir.
Çağrışımla Hatırlama
• Bu yöntemle hatırlamanın oluşabilmesi için, birbiriyle daha önceden ilişkilendirilmiş
iki durumdan birisiyle karşılaşınca diğer durumun da hatırlanmasıdır.
Tanıma
• Daha önceden öğrenilen bilgilerin, farklı bir durumda karşımıza çıktığında tekrardan
tanınmasıdır. Örneğin KPSS de sorulan bir sorunun şıklarına baktığımızda doğru cevabı
o an bilmemiz gibi.
15. UNUTMA
• Uzun süreli bellekteki bilginin geri
getirilmemesi unutma olarak
adlandırılmaktadır. Aslında bilgi uzun süreli
bellekte bir yerde durmaktadır. Problem onu
bulmadadır.
Bozulma
• Öğrenilen her yeni bilgi, her yaşantı bellekte
kodlanarak bir iz bırakır bu bırakılan izlere
bellek izi denir. Uzun süreli bellekteki bu bellek
izleri zaman ilerledikçe ve bilgide herhangi bir
değişme olmamasına rağmen bozulur.
16. Bellek kaybı (Amnezi)
• Bireyin beynine almış olduğu bir darbe sebebiyle, verilen yanlış ilaçlar
sebebiyle veya yaşadığı travmatik olaylar sonucunda geçici veya kalıcı hafıza
kaybına denir.
Çarpıtma
• İnsanlardaki ön yargılar veya yanlış düşünceler yüzünden bilgilerin yanlış
hatırlanması veya unutulmasıdır.
17. KET VURMA
• İleriye ket vurma
• Önceki öğrenmelerin, yeni öğrenmelerin ortaya çıkışını zorlaştırmasıdır.
Örneğin Türkiye’de araba kullanan birisinin, İngiltere’de soldan akan şeritte
araba kullanırken zorlanmasıdır.
• Geriye ket vurma
• Yeni öğrenmelerin, önceki öğrenmeleri bastırılması veya ortaya çıkışını
zorlaştırmaktadır. Örneğin, yeni kız arkadaşı edinen birisine, eski kız arkadaşının
ismi sorulduğunda yeni kız arkadaşının ismini söylemesi, eski kız arkadaşının
adını o an unutması.
18. BİLİŞSEL YAPIDA YÜRÜTÜCÜ
SÜREÇLER
• Bilgiyi işleme kuramına göre bilişsel olarak
bilginin duyusal kayıttan kısa süreli belleğe,
buradan da uzun süreli belleğe geçişini sağlayan;
kodlama, hatırlama ve geri getirme süreçlerini
kontrol eden yapıya yürütücü süreçler denir.
• Kısaca bilginin alınmasını, transfer edilmesini ve
başka yerde kullanılmasını kontrol eden
yapıdır. Kendi içinde yürütücü kontrol ve
yürütücü biliş olmak üzere ikiye ayrılır.
19. YÜRÜTÜCÜ KONTROL
• Bireyin güdüsel süreçlerinin kontrolü de dahil
olmak üzere, bilginin dışarıdan alınan performans
olarak üretilinceye kadar tüm bilgi işleme
süreçleri yürüten, yörüngeleri üretip uygulanan
bir sistemdir.
YÜRÜTÜCÜ BİLİŞ
• Yürütücü biliş, genel olarak bireyin kendi biliş
sistemi, yapısı, çalışması hakkındaki bilgisidir.
Kısaca kendimiz ile ilgili nasıl öğrendiğimizin
farkında olmaktır.